Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Milletvekillerinin ‘adalet reformu’ önerilerini dinlediği toplantıda anne-baba tutukluluğu nedeniyle sahipsiz kalan çocukları gündeme getirdi.
Adalet Bakanı Gül’ün de “Aslolan tutuksuz yargılamadır. Tutukluluk istisnadır” sözleriyle yakındığı tutuklu yargılamayı gündeme getiren HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Uzun tutukluluk meselesi gerçekten çok büyük bir yara -erkekler, kadınlar- çok çok büyük sıkıntı devam ediyor. Denetimli serbestlik ve Yargıtay’ın geç karar vermesi durumunda çok büyük sıkıntılar var. Bu, çok büyük bir yara, yüzlerce insan şu anda böyle bekliyor. Cezaevi gözlem kurulları büyük bir keyfilik içinde -bunu bütçe görüşmelerinde de söyledim- tamamen müdürler ve gözlem kurulunun kendi keyfine kalmış, çok ihlal dolu kararlar veriyorlar” şeklinde konuştu.
“HASTA MAHPUSLAR İÇİN İNFAZ ERTELEME VERİLMELİ”
Hasta mahpusların durumunu da Bakan Gül’e anlatan Gergerlioğlu, şöyle konuştu: “Bakın, Hüseyin Özen, Bursa Cezaevinde Covid’den vefat etti. Çok büyük ihlaller var. Ahmet Kaplan İskenderun T Tipi Cezaevinde kanser hastalığı ve çok gecikmiş bir şekilde, hastane süreçleri ve infaz ertelemenin gecikmesi sonrasında cezaevinde vefat etti, kanser hastasıydı. Cengiz Karakurt Siirt E Tipi Cezaevinde; hepsinde ihlal dolu ölümler var. Ümit Gökhasan Afyon Cezaevindeydi ve çok gecikmiş teşhisler sonrasında hayatını kaybetti. Abdulalim Kaya Bursa H Tipi Cezaevinde, 85 yaşında, altına kaçıran bir mahpus ve hâlen içeride tutuluyor. Hasta mahpuslar konusunda biz en azından bu dönemde suç grubuna göre ayırt edilmeksizin bir yıl infaz erteleme olması gerektiğini söylüyoruz”
‘BİNLERCE ÇOCUK PERİŞAN DURUMDA’
Anne-baba tutukluluk konusunu da gündeme getiren Gergerlioğlu, bu sorun nedeniyle binlerce çocuğun perişan durumda olduğunu kaydetti. Gergerlioğlu’nun toplantıdaki konuşmasının ilgili bölümü şöyle: “Anne baba mahpusluklar var. Bu konuda çok büyük sıkıntılar yaşanıyor gerçekten. Ben size bir fotoğraf göstereceğim Sayın Bakanım. Bakın, şu fotoğraf, anne baba mahpusluklarla ilgili çok ciddi aile dramlarının olduğunu gösteriyor. Boynu bükük binlerce çocuk var Türkiye’de şu anda. Cezaevlerinde 800’den aşağı değil çocuk sayısı. Ama asıl aysbergin görünmeyen kısmı, anne baba mahpus olduğu için evlerinde anneanne, babaanne yanında perişan durumda olan binlerce çocuk var. Bakın, bu çocukların boynu bükük, sersefil durumdalar. Bu çocuklar -suçlu veya suçsuz, neyse bilemem- bir şekilde hapishaneye girmiş insanların çocukları ama suçlu değil ve bu çocuklar çok büyük dramlar yaşıyor, bunu bilmemiz lazım.”
“Sayın Bakanım, anne-baba mahpusluklarla ilgili yasal bir düzenleme yapılabilir. Binlerce çocuk evlerinde perişan durumda. En azından bir ceza ertelemesi olabilir, anne çıkar baba girer gibi bir şey olması gerekir çünkü neslimizi mahvedecek bir olay yaşanıyor şu anda. Şu an insanlar görmüyor ama çok büyük bir sorun yaşanıyor. Böyle bir şeyi ben teklif ediyorum, olması gerekir. İkincisi, on sekiz aylığa kadar mahkûmiyetlerde bebekler cezaevine girmiyor, evet ama tutuklamalarda girebiliyor. Hâkimin insafına kalmış durumda. Şimdi, bunun ilerletilmesi gerekiyor, en azından şöyle bir yasa teklifim var: On sekiz-yetmiş iki ay arasındaki çocuklar için apart tarzında yapılacak ceza infaz kurumlarında infaz yapılabilir, bu denenebilir. Bu teklifi ben size de takdim edeceğim. Bunların çok önemli olduğunu düşünüyorum.”