İnsan Hakları Derneği (İHD) Akdeniz Bölge Temsilciliği, Tarsus C Tipi Kadın Cezaevi’nden yeni açılan Tarsus T Tipi Kadın Cezaevi’ne sevkler sırasında yaşanan işkence ve kötü muamele iddialarıyla ilgili suç duyurusunun ardından Tarsus T Tipi Kadın Cezaevi’nde hak ihlallerinin sürdüğü belirtildi. Gazetemize konuşan avukat Mehdi Zana Akkaya, sevk sırasında gardiyanların “Dayak için izin veren komutanın elini öpmek lazım” diye konuştuğunu belirtti. Akkaya, tutuklulara gazete ve televizyon verilmediğini, cezaevine günde 4 saat verilen suyun çamurlu aktığını, 3 kişiye bir kişilik yemek, 15-17 kişilik koğuşlara ise 1 damacana su verildiğini, bir müvekkillerinin kendisine “bizi burada yavaş yavaş öldürecekler” dediğini söyledi. Tarsus T Tipi Cezaevi’nde müvekkilleriyle görüşen Akkaya, “İHD raporuna yansıyan darp ve işkence bildirimleri C tipi cezaevinden T tipi cezaevine sevkler sırasında yaşanmış. Bu sevk sırasında müvekkilimin de aralarında olduğu bazı tutuklulara zorla marş söyletilmek, slogan attırılmak istenmiş. Cezaevinde görevli gardiyanların, tutukluların duyabileceği şekilde ‘Dayak için izin veren komutanın elini öpmek lazım’ diye konuştukları da müvekkiller tarafından bize aktarıldı” diye konuştu.
Dilekçeler gitti mi?
Tutuklu ve hükümlülerin başta işkence ve darp olmak üzere, cezaevindeki durumla ilgili olarak Adalet Bakanlığı’na dilekçe gönderdiğini belirten Akkaya, “Bu dilekçelerin cezaevi idaresi tarafından muhatabına gönderilmediğinden şüphe ediyorlar. Çünkü dilekçeler için evrak kayıt numarası istenmiş ancak müdürlük herhangi bir kayıt numarası vermediği için dilekçelerinin takibini yapamamışlar” dedi.
Malzemeler depoda
Cezaevinde su, yemek ve fiziki şartlarla ilgili sıkıntıların devam ettiğini söyleyen Akkaya, “Tarsus T Tipi Kadın Cezaevi yeni inşa edildi. Avukat görüşme odasında çimentolar arasında müvekkil görüşmesi yapıyorduk. Koğuşlarda serinletici cihaz, buzdolabı ve televizyon yok. Eski cezaevine 2 koğuş vardı, burada ise 6 koğuş var. Eski cezaevinden getirilen serinletici cihazlar, buzdolapları ve televizyonlar depoda bekletiliyor, koğuşlara verilmiyor” diye konuştu.
Dünyadan bihaber
Su ve yemek sıkıntının devam ettiğini anlatan Akkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Müvekkillerin ifadesine göre koğuşlara şebeke suyu sabah 08.00 - 10.00 saatleri arasında, akşam 16.00 - 22.00 saatleri arasında veriliyor. Ancak suyun içilemeyecek kadar kötü olduğunu, çamurlu aktığını söylediler. Koğuşlarda 15 ila 17 kişi kalıyor. Her koğuşa günde bir damacana su verildiği, suyun da sıcak olduğu ifade edildi. Üç kişiye bir kişilik yemek düştüğü ifade edildi. Bir müvekkilimiz içinde bulundukları durumu ‘bizi burada yavaş yavaş öldürecekler’ sözleriyle özetledi. Tutuklular, İHD raporunu da bizden öğrendi. Çünkü kendilerine gazete ve televizyon verilmiyor. Dünyadan bihaber yaşıyorlar.”