Azimut Portföy Genel Müdürü Murat Salar, Haziran’daki ABD Merkez Bankası faiz kararının Türkiye için bir risk taşıyabileceğine de işaret etti.
İtalya’nın en büyük bağımsız portföy yatırım şirketi Azimut Portföy Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Murat Salar ile artan siyasi gerginliğin gölgesinde kalan yatırım dünyasını ve bu süreçte atılabilecek en akıllı yatırım adımlarını konuştuk.
YURTDIŞI GELİŞMELER TÜRKİYE'NİN LEHİNE AMA HAZİRAN'A DİKKAT
Son dönemde yurtdışındaki gelişmelerin Türkiye’nin de içinde olduğu gelişen ülkeler için oldukça iyi fırsatlar sunduğuna dikkat çeken Salar, Haziran ayına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
ABD Merkez Bankası Fed’in, Haziran ayındaki toplantısından, genel algının tersine, faiz artırımı kararı çıkacağına inandığını, bunun gerçekleşmesi durumunda, yatırımlarda dolara kayışın olabileceğine işaret etti.
FAİZ ARTIRIMI BİZİM İÇİN RİSK
Salar, Haziran’daki beklentisini şöyle açıkladı:
''Fed, Haziran’da yapmazsa Eylül ya da Aralık’ta yapacak. Kasım ayında ABD’de başkanlık seçimi var. Haziran’da karar alınması durumunda, bu zamana kadar süreçte faiz artırımı sonrası dolardaki değerlenme hazmedilebilir. Bu yüzden Haziran ayında faiz artırımı bekliyorum. Eylül’de yaparsa seçime az bir süre kalacağından tepki görebilir. Haziran olması durumunda bu bizim için bir risk. Diğer yandan Avrupa Merkez Bankası’nın genişlemeci adımlar atması bizim için bir artı. İçerde ne olacak? İçerde iktidar partisinde bir kongre olacak. Yeni genel başkan seçilecek. Başbakan göreve gelecek. Yeni ekonomi yönetimi belirlenecek.''
PİYASA DEĞİŞİMİ SEVMEZ
Ekonomi yönetiminde değişim bekleyip beklemedikleri sorusuna karşı, ''Piyasa değişimi sevmez. Başbakan Yardımcısı Şimşek 2007 yılından bu yana piyasaların yakından bildiği, hareketlerini öngördüğü bir isim'' dedi.
SİYASİ BELİRSİZLİK BİR AN ÖNCE BİTMELİ
Salar, genel resimde içerde siyasetin biraz belirsizliğin olmasının yatırımcıların risk almaktan kaçmasına ve biraz garantici adımlar atmasına neden olabileceğine işaret etti.
Salar, “Bu dönemde yatırım portföylerinde dövizin artabileceğine inanıyorum, kişisel olarak Amerikan dolarını öneriyorum, Fed’den beklentiler sonrasında yükseliş ihtimali olmasından dolayı böyle dile getiriyorum” dedi.
TEK ENDİŞEMİZ: TERÖR
Beş farklı kıtada faaliyet gösteren bir şirket olarak Türkiye’deki siyasi belirsizliklerinden çok büyük endişe duymadıklarını ifade eden Salar, siyasi gelişmelerin eninde sonunda bir düzene gireceğine her zaman inandıklarını, tek büyük endişelerinin terör olduğunu söyledi ve şöyle dedi:
“Bizim en büyük endişemiz terör. Terör, adı üzerinde insanlar üzerinde bir korku yaratıyor ve bunun reel ekonomiye yansıması daha büyük oluyor. Terörü fiyatlamak da mümkün değil maalesef. Büyük şehirlerde terör olayları oldu, hala da devam ediyor. Siyasetin bütün gelişmeleri aslında işin cilvesi. Dünyanın her yanında olan şeyler, bu işin doğasında olan şeyler. Ama terör, insan canı bambaşka bir olgu. Bir an önce sakinliğe kavuşmasını diliyoruz.”
CARİ AÇIK İÇİN NET FORMÜL
Salar, portföy yönetim şirketlerine olan ilginin artmasının aslında bir anlamda cari açığın azaldığının da bir işareti olacağını belirtti ve şöyle devam etti:
“Türkiye’nin en zayıf noktası cari açık. İçerde tasarruf oranlarının düşük olmasından dolayı, Türkiye dışardaki tasarruflara ihtiyaç duyuyor. Bu da dışardan finansmanın artması ve cari açığın yükselmesi anlamına geliyor. Eğer içerde tasarruf artarsa, insanlar da tasarruflarını yönetmek için portföy yönetim şirketlerine başvurursa, bu da içerde dönen paranın artması, dışardan finansman ihtiyacının azalması anlamına gelir.”