Görüntülerle ilgili olarak "Rus birliklerinin bölgeden çekilirken sivilleri kurşuna dizdiği" suçlamaları ortaya atıldı. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy yapılanların "soykırım" olduğunu söylerken Batı ülkelerinden de kınama mesajları geldi. Almanya Başbakanı Olaf Scholz, "Rus güçlerinin suçlarını kınadığını", Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres de "derin bir şok" içinde olduğunu açıkladı.
Rusya taraftarları ise sosyal medyada Buça'daki görüntülerin "düzmece" olduğunu ileri sürdü. Rusya Savunma Bakanlığı, paylaşım sitesi Telegram'dan yaptığı açıklamada Buça'ya dair yayınlanan videoların "düzmece ve provokasyon amaçlı" olduğunu iddia etti. Almanya'daki Rusya Büyükelçiliği de Buça'ya dair görsel ve videoların "Kiev rejiminin Batılı medya için yaptığı bir prodüksiyon" olduğunu ileri sürdü. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova ise "ABD ile NATO'nun bu görüntüleri Rusya'yı suçlamak amacıyla ısmarlayıp ısmarlamadığını bilmek istediğini" kaydetti.
"Cesetler hareket ediyor" iddiası
Örneğin bir kullanıcı, Buça'ya dair söz konusu görselde "sağda yer alan ceset kolunu kımıldattığını" yazıyor. Bir diğeri de ironik şekilde "Caddenin kenarları cesetle çevrilmiş, korkunç bir görüntü, ama bir saniye, biri elini mi kımıldattı ne? Biri ayağa mı kalktı? Burada neler dönüyor?" paylaşımını yapıyor.
DW'nin doğrulama ekibine göre bu iddia yanlış. Çünkü videonun tamamında ne elini kaldıran bir ceset görülüyor ne de birden bire ayağa kalkan bir cansız beden.
Hareket eden cesedin eli değil
Cesetlerden birinin elini kımıldattığına ilişkin iddia ise yanılsamadan ibaret. Sözü edilen cansız beden, araçlar geçerken sağda yer alan bir ceset. Gerçekten de ilk bakışta araçlar geçerken bir şeyin hareket ettiği görülüyor, ancak görüntü büyütüldüğünde onun el olmadığı anlaşılıyor.
DW'nin analizinde, görüntüde yer alan aracın ön camındaki bir yağmur damlasının araç giderken oluşan rüzgarda yukarı doğru hareket ettiği ve bunun da videoda bir şey hareket ediyormuş izlenimi yarattığı anlaşılıyor. Videonun daha iyi çözünürlükteki bir başka versiyonunda da hareket eden şeyin aracın ön camındaki bir damla olduğu ve bir el olmadığı daha iyi görülüyor.
ABD'li şirket Maxar'ın kaydettiği uydu görüntüleri, Buça sokaklarındaki cesetlerin 19 Mart'tan, hatta bazılarının 11 Mart'tan beri Yablunska Caddesi'nde durduğuna işaret ediyor.ABD'li şirket Maxar'ın kaydettiği uydu görüntüleri, Buça sokaklarındaki cesetlerin 19 Mart'tan, hatta bazılarının 11 Mart'tan beri Yablunska Caddesi'nde durduğuna işaret ediyor.
ABD'li şirket Maxar'ın kaydettiği uydu görüntüleri, Buça sokaklarındaki cesetlerin 19 Mart'tan, hatta bazılarının 11 Mart'tan beri Yablunska Caddesi'nde durduğuna işaret ediyor.Fotoğraf: Maxar Technologies
Ceset ayağa kalkmıyor
Ancak bu da gerçeği yansıtmıyor. DW'nin yaptığı analizde araç geçtikten sonra cansız bedenin yerde kalmaya devam ettiği görülüyor. İddianın ortaya atılma nedeni bir yanılsama, aracın hareket etmesiyle kameranın kadrajının öne doğru kayması ve bunda dış aynanın oynadığı rol. Otomobillerin dış aynası normalde görüntü alanının geniş bölgeyi kapsaması amacıyla belli bir açıyla hafif eğri olarak yapılıyor. Dolayısıyla bu iddiaya yol açan video, yanıltıcı bir rol oynuyor. Yavaş çekimde video yeniden oynatıldığında otomobil geçtikten sonra da yanından geçilen cansız bedenin hâlâ yerde kımıldamadan durduğu görülüyor.
19 Mart'tan beri sokaklarda duruyorlar
Dolayısıyla da bu durumun Rus tarafının iddia ettiği gibi Buça sokaklarından Rus birliklerin çekildiği "30 Mart sonrasında ortaya çıktığı" iddiası yalanlanıyor.
Rusya'nın Ukrayna'da savaş suçu işlediğine dair iddialar ilk kez Buça'da yaşananlarla ortaya atılmadı ve Rusya da kendisine yönelik iddiaların gerçek olmadığı yönündeki savunmayı ilk kez yapmadı. Daha önce de Mariupol kentindeki doğum hastanesine yönelik saldırı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki Rus büyükelçi tarafından "tiyatro" diye nitelenmişti. Oysa sivillere yönelik bu saldırıya ve sonuçlarına dair veriler de detaylı bir şekilde belgelendi. Rus tarafının iddia ettiği gibi yaşananların düzmece olduğuna dair söylemler ise hâlâ kanıtlanmayı bekliyor.
Tatjana Schweizer'in katkısıyla