THY'nin 3 Ocak 2015 tarihinde saat 21.55'te Antalya- Istanbul seferini yapan uçağında emniyet kemerini bağlamamakta direnen Bülent Ersoy hakkında, uçuşu 40 dakika geciktirdiği iddiasıyla yolcular Cafer Dikici, Hasan Gencer ve Akın Özkan şikayetçi oldu. Ersoy hakkında, Antalya 18'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'huzur ve sükunu' bozma suçundan 1 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Davanın ilk iki duruşmasına katılamayan, geçen hafta Antalya'ya gelerek ifade veren Bülent Ersoy, suçlamaları kabul etmedi.
Davanın bugünkü karar duruşmasına katılan Bülent Ersoy'un avukatı Mustafa Işık, müvekkilinin beraatını talep etti. Uçaktaki agresiflikten dolayı bizzat Bülent Ersoy'un kendisinin polis çağırdığını söyleyen Mustafa Işık, "Müvekkilim şikayetçiyken sanık durumuna düşmüştür. Müvekkilimin bir mağdura yönelik eylemi yoktur. Müvekkilimin uçak kemeriyle ilgili meşru bir mazereti de vardır. Ayrıca müvekkilim müştekilerden özür de dilemiştir" dedi.
ERSOY, BERAAT KARARINA SEVİNDİ
Yargılama sonucu mahkeme, sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, suçun işlendiğinin sabit olmadığı anlaşıldığından Ersoy'un beraatına karar verdi. Mahkeme, 1800 liralık vekalet ücretinin de Hazine'den alınıp sanığa verilmesine hükmetti. Şikayetçilerden Akın Özkan'ın avukatı kararı temyiz edeceklerini söyledi. Duruşma sonrası avukat Mustafa Işık, Bülent Ersoy'u arayıp beraat kararını bildirdi. Karara sevinen Bülent Ersoy, teşekkür etti. Mustafa Işık gazetecilere yaptığı açıklamada, müştekilerden bazılarının tazminat beklentisiyle şikayetçi olduğunu ileri sürdü.