Bunlar CHP milletvekili mi?
TBMM’de partisinin grup toplantısında konuşan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Dolmabahçe Görüşmeleri’nin fotoğrafındaki dönemin bakanlarını göstererek, “buradakiler CHP milletvekili mi, kim bunları oraya gönderdi” dedi. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Ne olacak diye vatandaş kaygı duyuyor. Ben de şunu net söylüyorum; asla umutsuz olma kardeşim, asla umutsuz olma. Ne olursa olsun, vatanın birliğini savunun CHP var. Başkanlık gelmezse Türkiye bölünür diyorlar. Söyledim, cevap veremiyorlar. Bu lafı edenler Başbakanlık koltuğunda oturamaz. Bunu söyleyenler bölücülük taşeronluğu yapmaktadır.
Devleti devlet yapan adalet yoktur. O nedenle işimiz zor. Bizim kaygılarımızı bütün dünya da taşıyor. Ne olacak bu Türkiye’nin hali, nereye gidecek. Ve Türkiye dünyadan izole oluyor. Peki biz Cumhuriyeti niye kurduk?
Demokrasiyi niye geliştiriyoruz. Kadın – erkek eşitliğine neden önem veriyoruz? Uygar dünyanın bir parçasıdır ama bugün Türkiye bu dünyanın dışında. Kuzey Kore’ye benziyor, orada da bir diktatör var, kendi dünyalarını yaşıyorlar. Diyorlar ki; efendim herkes bize düşman.
‘BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DE Mİ BİZE DÜŞMAN’
Almanya, Fransa, ABD, AB, Rusya, Japonya düşman. Ben merak ediyorum? Birleşmiş Milletler de mi bize düşman? Bizim de temsil ettiğimiz, dünyanın tüm devletlerinin olduğu BM. “Türkiye’de hükümetin bir yandan OHAL ilan edip insan hakları sözleşmesinin bazı maddelerinin askıya alınmasından endişe duyuyoruz” diyorlar. Endişe duyuyoruz diyorlar arkadaşlar.
‘HAPİSHANELERDE TUTUKLU SAYISI 4 KAT ARTTI’
Hapishaneler, 2002 rakamını veriyorum 59 bin küsurdu. Yuvarlak 60 bin kişi hükümlüydü. Şimdi, tam dört kat artmış 17 Ağustos itibariyle 214 bine ulaşmış. 214 bin kişi. 10 kişilik koğuşta 30 kişi kalıyor.
HAPİSTEKİ GAZETECİLER
Öğrencisi hapiste, öğrenciler hapiste arkadaşlar. Binlerce suçsuz insan var hapiste sorgusuz sualsiz yatıyor. Üniversite hocaları, gazeteciler hapiste. 241’e çıktı biliyor musunuz gazeteci sayısı. Dünyada en çok gazetecileri hapse tıkan ülke Türkiye. Bir de nerede birinciydik? İş kazalarında. Ve dönüp millete diyeceksiniz ki “Demokrasi var” Kimse inanmıyor. Er, erbaşlar, astsubaylar hapiste. Bunların ne günahı var, öğrencilerin ne günahı var?
“SEÇİMLE GELEN DARBEYLE GİDER’ Mİ DEMELİYDİK?”
Ben “Seçimle gelen seçimle gider” dedim, bu havuz medyası ve onların ekibi blok halinde “Vay sen bunu nasıl söylersin” şunu mu söylemeliydim? “Seçimle gelen darbeyle gider” mi demeliydik? Saraya bağımlı beyinleri, oradan aldıkları talimat üzerine gereğini yapıyorlar.
“HDP’LİLERİ İMRALI’YA SİZ GÖNDERDİNİZ”
Devleti yöneten insanların duygularına hakim olması lazım. Devlet öç alma duygusuyla, kinle yönetilmez. Birikimle, adaletle yönetilir. Az önce söyledim. İmralı’ya siz gönderdiniz. 2010’da “Biz PKK ile görüşmedik, görüştüğümüzü söyleyenler şerefsizdir” diyor, 2012’de dönemin Başbakanı “PKK ile görüşen arkadaşı ben gönderdim, sıkıntısı olan bana söylesin” diyor. Kazara bir CHP’li söyleseydi ne olurdu? Oslo’da masayı biz mi kurduk arkadaşlar, bu PKK’ya yardım ve yataklık yapanlar bunlar değil mi? Bizi suçluyorlar. İki kanattan saldırı alıyoruz. Bir PKK, iki AKP. Çünkü ikisi de iş birliği yapıyor.
“DOLMABAHÇE’NİN HESABINI VERECEKSİNİZ”
Dolmabahçe mutabakatı, üç kişi serbest, kalanları tutuklu. Kim bunlar, CHP milletvekilleri mi? Kim bunları Dolmabahçe’ye gönderdi. Önce bunun hesabını vereceksiniz. Bunun hesabını vermezseniz namertsiniz, vereceksiniz. Şehirler Diyarbakır, Şırnak, Sur bombalarla döşendi. Nusaybin’de kamyonun üzerinden kalaşnikoflar dağıtıldı, PKK vergi topladı.
“PKK’YA MEŞRUİYET KAZANDIRDILAR”
Mahkemeler kurdu, adalet dağıtıyorum dedi. Kim vardı iktidarda CHP mi vardı? Bizi suçluyorlar şimdi, PKK’ya destek veriyorsunuz diye. Benim söylediklerim yanlışsa destek veriyorum evet, ama doğruysa bunun hesabını siz vereceksiniz, vermezseniz namertsiniz. Habur’da bu ülkenin hakim ve savcılarını terör örgütünün ayağına kim gönderdi, çadır mahkemelerini kim kurdu?