CNN Türk'te yayınlanan ve Tahir Elçi'nin "PKK terör örgütü değildir." görüşünü ifade ettiği 'Tarafsız Bölge' programına katılan HDP İstanbul Milletvekili Celal Doğan, "Sizin kendi görüşünüzü soruyorum ben, PKK sorusu sormuyorum" diyen Ahmet Hakan'a, "Birine sordun, adam cevap verdi, herifin ölümüne mal oldun sonra ya." dedi.

CNN Türk'te Ahmet Hakan ile Celal Doğan arasında geçen tartışma şöyle:

Celal Doğan: Siyasette doğru nedir? Halkların talebi nedir? Bu örgüt nasıl buraya nasıl geldi? Nasıl mücadele verdi?

Ahmet Hakan: O zaman bana şunun cevabını verin...

Celal Doğan: PKK'nın avukatlığını bana yaptırıyorsun, ben kendi tespitlerini söylüyorum yani...

Ahmet Hakan: Kendi görüşünü soruyorum ben de zaten size PKK sorusu sormuyorum yani.

Celal Doğan: Birine sordun, adam cevap verdi, herifin ölümüne mal oldun sonra ya.

Ahmet Hakan: Aşkolsun.

Celal Doğan: Ne oldu, öyle olmadı mı?

Ahmet Hakan: Ne yapayım ben, konuşuyoruz, konuşmasın mı yani. Ben mi yaptım, aşkolsun.

Celal Doğan: Müsaade et, 'yaptın' demiyorum. Bakın Tahir Elçi bu programda bir tek cümle söyledi değil mi?

Ahmet Hakan: Ben mi yaptım.

Celal Doğan: Allah, 'dur' yahu. Ben 'yaptın' demiyorum.İnsanların başına gelenleri söylemeye çalışıyorum. Barışı istedi demi, şiddeti istemedi.

Ahmet Hakan: Celal Bey, bakın bu stüdyoda Tahir Elçi oturuyordu, ben ona herhangi bir soru sormadım. O kendisi söyledi onu. Kendi anlatırken...

Celal Doğan: Sen de sorabilirsin ya...

Ahmet Hakan: Ben de sorabilirdim ayrıca. Ama şimdi bana...

Celal Doğan: Bu mu olmalıydı yani. Bu mu olmalıydı?

Ahmet Hakan: Şimdi şu olmadı, ben size bir soru soracağım, Diyorsunuz ki 'bak sen soru sordun burda adam öldü' diyorsun. Ama şimdi ben soru sormayım o zaman. O zaman hadi iyi akşamlar.

Celal Doğan: Sen sor kardeşim, ben de sana diyorum ki bu mu olmalıydı diyorum.

Ahmet Hakan: Olmamalıydı tabi ki.

Celal Doğan: Sen kendini oradan ne kadar zaman sıyırabildin, PKK'nın, şiddet örgütlerinin sahipliğini yapıyor diye o soru üzerine. Sen ne yaptın, bir şey mi yaptın yani? Bugün Türkiye bundan kurtulmak zorunda.

Ahmet Hakan: Anlamıyorum ne demek istediğinizi.

Celal Doğan: Bütün herkes itham altında. Sen de ben de o da. Şimdi sen program yapıyorsun. Senin televizyonun Allah aşkına hiç terör örgütüne yandaş oldunuz mu siz? (Gülüyor.)

Ahmet Hakan: Olmadık olmayız. Saçma sapan ithamlarda bulunanlar olabilir. Onun maksadı bellidir. Bi dakika bitireyim cümlemi bitireyim. O adam başka bir maksatla sana saçma sapan ithamlarda bulunabilir. Onun cevapları verilir, gerek yok. Biz şimdi burada program yapıyoruz. İki milletvekili var. İki partinin milletvekili, iki değerli ismi. Ben şimdi soruyorum, 'Siz diyorum, PKK hakkında ne düşünüyorsunuz?' Sen bana dersen ki 'Kardeşim bu sorunun cevabını verirsem adam öldürülüyor' falan dersen olur mu böyle bir şey. Böyle bir şey olur mu? Böyle program mı yapılır yani?

Celal Doğan: Hayır, itham sana değil. Niye biliyor musun? Türkiye'de bu soruların cevabını verip, hiç şiddet istemeyen ve şiddete karşı olan adam bir caminin önünde öldürüldü biliyor musun?

Ahmet Hakan: Biliyorum.

Celal Doğan: Türkiye bunu yaşamalı mıydı?

Ahmet Hakan: Yaşamamalıydı.

Celal Doğan: Ben de onu sana söylüyorum.

Ahmet Hakan: Ne alakası var şimdi ama?

Celal Doğan: Hani senin burada bir taksiratın yok ki! Ben geldiğimiz ortamı söylüyorum sana. Ortam bu işte..

Ahmet Hakan: Doğru, konuşmayalım mı?

Celal Doğan: Konuşalım ama öldürülmesin (Gülüyor)

Ahmet Hakan: PKK da şiddet uygulamasın mesela.

Celal Doğan: Uygulamasın, icazeti bizden mi alıyor. (Gülüyor)

Ahmet Hakan: Hayır almıyor, tamam. Ben size soru soruyorum diyorum ki 'PKK ile ilgili böyle bir değerlendirme yapılıyor' diyorum..

Celal Doğan: Ben hayatta çok netimdir. Açık ve net. O olayları söyleyenlerin delillendirmesi gerekir. Çok ayıp bir şey.

Ahmet Hakan: O zaman şu sorunun cevabını verin. 7 Haziran seçimlerinde siz yüzde 13-14 oy almışsınız, 80 milletvekili seçilmiş. Siz niye mesela PKK'ya çıkıp da 'kardeşim artık ben yüzde 14 oy alıyorum Türkiye gibi bir ülkede, şu kadar milletvekilim var, sen bu silahları sustur' diye niye çıkıp konuşmadınız?

Celal Doğan: Söylenmedi zannediyorsunuz. Ben sana diyorum bu sayısız defa söylendi.

Ahmet Hakan: Peki, Siz başarı kazanmışsınız siyaseten, PKK sizce niye silahları konuşturdu?

Celal Doğan: Niye? Onu ona soracaksın. Ben olsam silahları kullanmazdım.

Ahmet Hakan: Peki, PKK'nın taşeron olamayacağına dair bir görüşünüz varsa buna dair de bir görüşünüz olmalı.

Celal Doğan: Hayır, ben şu anlamda söylüyorum taşeronluk yapamaz ve niye yapamaz? Çünkü çıkış noktasıyla varış noktası arasında bir zigzak görmedim şu ana kadar.

Ahmet Hakan: Peki son noktasında bir zigzak yok mu? Durup dururken, 7 Haziran'da seçim olmuş, siyasi uzantısı denilen parti büyük oy almış...

Celal Doğan: Hayır, hayır, hayır, bir defa onunla irtibatlanma yani. Eğer o adamlar, biz o partinin siyasi kanadı olarak seçime girsek haklısın. Öyle bir hakkımız yok. Öyle bir şey diyemezsin. O partinin siyasi kanadı değiliz. Biz müstakil bir partiyiz. Bizimle övünüp bizimle övünmemesi konusunda tercih onlara ait. Ben şunu yapardım; demokratik mücadelede eğer ona karşı en ufak bir sempatim varsa onun yukarıda kalmasını arzu ederdim.

Ahmet Hakan: O zaman yok mu sempatisi

Celal Doğan: Bilemem onu, bilmiyorum.

NE OLMUŞTU?

CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sunduğu 'Tarafsız Bölge' programına konuk olan Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, "PKK, terör örgütü değildir. PKK'nın bazı eylemleri terör niteliğinde olsa bile PKK silahlı siyasal bir harekettir. Siyasal talepleri olan toplum çok ciddi bir desteği olan bir siyasal harekettir." sözlerini kullanmıştı. Elçi, bu sözlerinin ardından uğradığı silahlı saldırıda öldürülmüştü.

Türkan Elçi, CNN Türk'te sözleri nedeniyle eşinin birçok tehdit aldığını söylemiş ve cinayetten sonra Hakan'ın kendisini hiç aramadığını dile getirmişti.
CİHAN