Fethullah Gülen Hocaefendi 2012 yılında yaptığı bir sohbette Allah'ın (CC) bazı kişileri, bazı zaman dilimlerini ve ismi azamı gizleyerek insanlara önemli bir mesaj verdiğini hatırlatarak önemli uyarılarda bulundu.
Ramazan'ın son gününde özellikle Kadir Gecesi için dikkatli olunmasını tavsiye eden Hocaefendi insanın hangi amelinin cennete götüreceğinin gizlendiğini söyledi
İşte o sohbetin satır başları...
Bir Türk atasözünde “Her geceyi Kadir, kapına gelen her insanı da Hızır bil!” denir. Evet, her geceyi “Kadir” diye ihya eden insanın, bir gün “Kadir”i yakalaması muhakkaktır; her gelen insanı “Hızır” bilip ona ihsanda bulunanın da, bir gün “Hızır”la karşılaşması mukadderdir anlayışıyla hareket edip her fırsatta kurtuluşumuza vesile aramamız gerekmektedir.
Pek çok zat ‘İsm-i A’zam’ı (en büyük isim) öğrenip onun zikrine devam etmek istemiş, bu istikamette çok gayret göstermiş ve İsm-i A’zam’ın Allah’ın (celle celâlühû) isimlerinden hangisi/hangileri olabileceği hususunda farklı mülâhazalar sergilemişlerdir. İmam-ı Gazzalî Hazretleri, Esma-yı İlâhiye’den “Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs” isimlerini İsm-i A’zam olarak kabul etmiş; haklarında bir risalecik yazarak onları okumanın değişik hastalık ve belalara şifa ve kalkan olacağını söylemiştir. Gümüşhânevî Hazretleri de, onun dualarını Mecmûatu’l-Ahzâb’a dâhil etmiştir. Mesela, on defa “Allahu ekber” dedikten sonra “Bismillâhirrahmânirrahîm”le başlayıp “Ferdun, Hayyun, Kayyûmun, Hakemun, Adlun, Kuddûs” demenin şerlilerin şerrinden korunmaya ve zafer kazanmaya vesile olacağını nakletmiştir. Üstad Hazretleri de, Sekîne ve Tahmîdiye gibi duaların başında bu isimleri zikretmiştir. Haddizatında “kendisiyle dua edildiğinde kabul gören, bir şey istenildiğinde icabette bulunulan” İsm-i A’zam hakkında Efendiler Efendisi’nden (sallallâhu aleyhi ve sellem) gelen değişik rivayetler de mevcuttur. Bu rivayetler bazı dua mecmualarında bir arada verilmiştir. Bununla beraber Peygamber Efendimiz (aleyhissalâtü vesselâm); “Şu isim, İsm-i A’zam’dır.” diye bir beyanda bulunmamış, dolayısıyla da İsm-i A’zam, tıpkı Kadir gecesi, icabet saati, Hızır (aleyhisselâm) gibi gizli kalmıştır. Allahu a’lem, murad-ı İlâhî, bütün Esmâ-yı Hüsnâ’sıyla Kendisine teveccüh edilmesidir.