Cezaevleri ve gözaltı merkezlerinde uygulanan çıplak arama dayatması, devam ediyor. Bandırma Cezaevinden Afyonkarahisar 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevine nakledilen H.Y'nin de çıplak aramaya maruz kaldığı, yaptığı suç duyurusunda ise "mevzuata uygun" denilerek takipsizlik kararı verildiği ortaya çıktı.
Afyonkarahisar 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan H.Y., 12 Şubat 2020 tarihinde Bandırma Cezaevi’nden Afyon’a sevk edilirken gardiyanlar tarafından çıplak aramaya, darp ve işkenceye maruz kaldığını avukatına anlattı.
18 KİŞİYE AYNI GÜN ÇIPLAK ARAMA
Jin News’ten Öznur Değer’in haberine göre, H.Y.’nin avukatı Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu tutanağında şu ifadeler yer aldı:
“Bandırma’dan Afyonkarahisar’a getirildikten sonra, cezaevi girişinde çıplak arama yapılmak istendiğini, 50’ye yakın gardiyan ve robokop kıyafetli görevlinin olduğunu, ‘çıplak aramanın insan onuruna aykırı bir uygulama olduğunu, cihazla arama yapılabileceğini’ söylediklerini ve çıplak aramayı kabul etmediklerini, bu nedenle kurum ikinci müdürünün emriyle gardiyanların kendilerini üçer kişi olarak karanlık küçük kabinlere aldığını, en az 5 gardiyanın zorla kıyafetlerini çıkardığını, bu sırada tekme ve yumrukla saldırdıklarını, hakaret içeren ve rencide edici pek çok ifade kullandıklarını, darp raporu almak için cezaevinde doktor muayenesinden geçirilmediklerini, zaten cezaevinde doktor olmadığını, hastaneye sevk edilmediklerini, aynı gün sevk olan 18 kişinin de aynı uygulamayı yaşadığını belirtmiştir.”
“ŞÜPHEDEN UZAK, MEZUATA UYGUN”
Ancak Savcılık, yapılan suç duyurusuna “kovuşturmaya yer olmadığı” yönünde karar verdi. Çıplak aramanın mevzuata uygun olduğu belirtilen takipsizlik kararında, şu ifadelere yer verildi:
“Bahse konu şikayet ile ilgili kurum uygulamalarının mevzuata uygun olduğu, hükümlüye mevzuat dışında keyfi uygulamanın söz konusu olmadığı, hakkında yapılan işlemlerde herhangi bir suç ve suç unsuruna rastlanılmadığı, hükümlünün darp edilerek tehdit ve hakarete maruz bırakıldığı, kendisine işkence yapıldığı iddia edilmiş ise de, soyut iddia dışında her türlü şüpheden uzak somut delil ve emareye rastlanılmadığı anlaşılmakla; şüpheli hakkında üzerine atılı suçlarda kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildi.”
H.Y., takipsizlik kararın ardından konuyu Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıma kararı verdi.