CHP PM üyesi Gaye Usluer şunları söyledi:

"16 Temmuz 2018 tarihinde TBMM’de yine delegelerimizi temsilen, temsili bir heyet olarak olağanüstü kurultay talebimizi açıklamıştık. Bugün yine delegelerimizi temsilen, bir il başkanımız, bir yüksek disiplin kurulu üyemiz, iki vekil arkadaşımız ve bir PM üyesi olarak temsili heyet olarak imzaları teslim etmeden bir basın açıklaması yapmayı uygun gördük.

Bir düğüm var. Ve biz diyoruz ki bu düğümü, bir düğüne çevirelim. Biz diyoruz ki, CHP’nin kurultayları aynı zamanda CHP’nin düğünleridir. Önümüzde yerel seçimler var. Ve 24 Haziran 2018 tarihinde genel seçimlerde almış olduğumuz yüzde 22,6’lık bir sonucumuz var. Biz diyoruz ki yerel seçimlere hazırlanırken en büyük anket yakın zamandaki seçimlerdir. 16 Temmuz’daki basın açıklamamızda da söylemiştik. İsteğimiz şudur, CHP’nin siyasal ideolojik tutarlılık göstermesidir. İsteğimiz bir kadro hareketinin CHP’de başlamasıdır.

Delege imzaları için bir noter şartının olmadığını görüyoruz. Siyasi partiler yasasına bakıyoruz, belediyelerin salt çoğunluğunun 5’te biri talebiyle olağanüstü kurultay toplanabiliyor. Bizim tüzüğümüzde noter şartı var. Yüzde 50+1 şartı var. Yani toplam delege sayısının yarısının bir fazlasının imzası alınmış olması gerekiyor ki olağanüstü kurultay yapılabilsin. Süreçte delegeliği düşen arkadaşlarımız var. Bunları ayıkladığımızda 1240 delege sayımız. İmza sayısının 621 olması gerekiyor.

Günlerdir merak ettiğiniz rakamı paylaşmak istiyoruz. Noter tasdikli imza sayımız 630.

Noter tasdiki yaptırmıştık, bugün tekrar bir noter kaydı yaptırdık. 630 imzanın, 622’sini Ankara 47’inci noterine tasdik ettirdik. Bunun ötesinde 50 delegemizin daha notere giderek kurultay için imza verdiğini biliyoruz. Biliyorsunuz belgelerin teslimi için son gün pazartesi 17:00’ye kadar olan süreç.

Bazı delegelerimiz belgeleri genel merkeze göndermişler. Genel merkezimiz tarafından açıklanmasını bekliyoruz. İmzasını çeken delegelerin olduğuna ihtimal vermemiştik. Ama farklı illerden farklı şekilde imzasını çeken, çektirilen arkadaşların olduğu bilgisi ulaştı. Bu rakamın ne olduğunu bizim bilme ihtimalimiz yok.

Ve 16 Temmuz’daki basın açıklamamızdaki demiştik ki, talebimiz sayısal bir talep değil siyasi bir talep. Bu talebi yapan CHP delegeleri değil, biz tüm seçmenlerden gelen talebi bir olağanüstü kurultay çağrısına dönüştürerek yapmıştık. Şimdi CHP’de bir çığlık var, bunu hepimiz duyuyoruz. Bir arayış var ve sadece CHP’de değil tüm Türkiye’de bir umut isteği var. Türkiye’de demokrasi istiyoruz. CHP olarak diyoruz ki, demokrasinin talebini biz yapıyoruz. Türkiye’ye demokrasiyi biz getireceğiz. Eğer Türkiye’de demokrasi istiyorsak önce CHP’de demokrasi olmalı.

Şimdi kurultay delegesinin karşısına çıkamazsak, siyasal analizi yapamazsak, daha demokratik bir tüzük, program içeriği ile toplanamazsak biz yarın milletimizin karşısına nasıl çıkacağız? Nasıl oy isteyeceğiz? Bir an önce diyoruz ki, gerek partimizin içinde ve kamuoyunda bu tartışmalar sonlandırılmalıdır. Bir an önce Türkiye’nin sıcak gündemine dönülmelidir.

Bizim Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’ndan beklentimiz, imzaların takibini devam eden süre içerisinde olağanüstü kurultay sürecinin bir an önce sayın genel başkanımız tarafından başlatılmasıdır. Sağ duyunun ortak aklın bizzat sayın genel başkanımız tarafından oluşturulmasıdır.

Şunu da belirtmek istiyoruz ki, biz Atatürk’ün kendi öz partisini asla ve asla AKP’nin mahkemelerinde tartışılır duruma getirmeyeceğiz. İlaveten söylemek istiyoruz ki, olağanüstü kurultay CHP’nin tüm örgütleri için, tüm üyeleri için bir birleştirici güç olacaktır. Ben buradan tüm imza veren delegelerimize teşekkür etmek istiyorum. Ve buradan yine son söz olarak diyoruz ki, önümüzdeki süreç olağanüstü kurultayımız önce partimiz sonra tüm Türkiye için hayırlı uğurlu olsun.

Elimizde şu anda belgeli 630 imza var. Ancak bunun dışında, hesapladığımız olduğunu bildiğimiz 50 imzalı belge var, bize ulaşmadı henüz. Arkadaşlarımıza sesleniyoruz, hafta başı pazartesi saat 17:00’ye kadar bu belgelerin ulaşması dahilinde onlar da işleme alınacaktır. 

Bu bizim iç meselemizdir. Biz seçmenin talebini, delege imza beyanına dönüştürerek genel merkezimize iletiyoruz. Bundan sonra olacakları tahmin etmemiz mümkün değil. Diyoruz ki, biz CHP’yi AKP yargısında tartıştırmayacağız.