Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kayseri Milletvekili Çetin Arık, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya Milli Eğitim Bakanlığı'nda yaşanan sorunları hatırlattı. AK Parti iktidarında milli eğitimin yapboza döndüğünü ifade eden Arık, mahkemeyi kazanan okul yöneticilerinin görevlerine neden iade edilmediğinden atanamayan öğretmenlere kadar birçok konuya dikkat çekti.

CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçesinin görüşüldüğü Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan Bütçe Komisyonu'nda söz alarak milli eğitimde yaşanan sorunlara dikkat çekti. Konuşmasında ilk olarak daha önce yazılı soru önergesi ile gündeme getirdiği Suriyeli çocukların okullara dağıtılması konusuna değinen Arık, bu kez de sorularını Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya sözlü olarak sordu.

Oldubittiye getirilen bir uygulama ile hem Türk çocuklarına hem de Suriyeli çocuklara yazık edildiğini ifade eden Arık, şöyle konuştu: "Sayın Bakan, size ilk olarak daha önce yazılı olarak sorduğum ancak aylardır yanıt alamadığım bir konuyu sormak istiyorum. Ülkemiz milyonlarca Suriyeliye kucak açtı. Siz Suriyeliler konusunda yapılan her eleştiriye insaniyet ile yanıt vermeyi tercih ediyorsunuz. Öncelikle altını çizmek isterim ki biz kimsenin mağdur edilmesini istemiyoruz. Ama siz uygulamalarınızla herkesi mağdur ediyorsunuz. Bu eğitim öğretim yılının başında Suriyeli çocukları üçer beşer okullara serpiştirdiniz. Suriyeli sığınmacı çocuklar hangi kriterlere göre okullara alındı, devam edecekleri sınıf neye göre belirlendi? Tek kelime Türkçe bilmeyen Suriyeli çocuklar ile tek kelime Arapça bilmeyen öğretmenler ve herhangi bir 3. ortak dili olmayan öğrencilerin birbirleri ile uyumuna ilişkin bir eğitim planı oluşturdunuz mu? Türkçe bilmeyen Suriyeli çocuklar ve Arapça bilmeyen öğretmenlerimize bu eğitim öğretim yılında nasıl bir müfredat öngördünüz? Kültürel farklılıkları bariz bir şekilde görülen her iki grup çocuklar için kültürel çatışmayı önleyici pedagojik bir programı yaptınız mı? Eğitim-öğretim yılı içinde bariz bir şekilde yaşanacak olan eğitim seviye farkının Türk çocuklarının eğitimlerini geri bırakacağı yönündeki kaygıları bertaraf edecek bir program hazırladınız mı? Bu sorulara gerçek ve içimizi rahatlatacak bir yanıt verebileceğinizi düşünmüyorum. Çünkü 'Ben yaptım oldu' kolaycılığı ile her şeyi oldu bitti ye getirdiniz. Hem bizim çocuklarımız hem Suriyeli çocuklar mağdur edildi."

"İDARECİ ATAMALARINDA LİYAKATI GETİRİN"

Mahkeme kararlarına rağmen görevlerine iade edilmeyen okul idarecilerinin yaşadığı sıkıntıları da gündeme taşıyan Arık, sözde paralel yapı ile mücadele adı altında Türkiye'de binlerce idarecinin görevden alındığını vurguladı. Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Sonrasında yerlerine neredeyse tamamı bir sendikanın üyesi idareciler atadınız. Görevden aldığınız eğitim idarecileri yasal yollara başvurdu. Mahkemeleri kazandı. Bazı idareciler 3. kez mahkemeleri kazandı. Ama siz hukuku hiçe sayarak bu eğitim idarecilerini görevlerine iade etmediniz. Milli Eğitim Bakanlığı çocuklarımıza hukuka saygıyı hukuk kurallarını hiçe sayarak mı gösterecek? Sayın Bakan lütfen idareci atamalarına liyakate dayalı bir kriter getirin. Maalesef şu anki tek kriter hükümete yakın sendikanın mensubu olması. Maalesef şu an milli eğitim yöneticileri eğitimcilikten çok sendika temsilciliği yapıyor. İl Milli Eğitim müdürleri sendika başkanlarıyla okul okul gezip eğitimcilere hükümete yakın sendikaya üye olmaları için baskı yapıyor."

"SEÇMELİ DERSLER KONUSUNDA SAMİMİYETSİZLİK VAR"

Okullarda seçmeli dersler konusunda okul idarecilerinin ve Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin öğrencilere baskı yaptığını belirten Arık, dini içerikli dersler konusunda öğrencilere baskı yapıldığını hatırlatarak, din istismarı yapıldığını ifade etti. İsteyen öğrencilere istediği seçmeli dersi seçmesi gerektiğinin altını çizen Arık, karşı oldukları durumun dini dersler değil, samimiyetsiz yaklaşım olduğunu ifade etti. Arık, Milli Eğitim müdürlerinin okul yöneticileri ile yaptıkları toplantıların da bunun bir kanıtı olduğunu söyledi. Talepten fazla imam hatip okulu açıldığını hatırlatan Arık, açılan imam hatip okullarına öğrenci bulunamazken diğer okullara giden öğrencilerinin kalabalık sınıflara mahkum edildiğine dikkat çekti.

Öğretmenlerin göstergesinin 3 bin 600 olması gerektiğini dile getiren Arık, eğitimdeki plansızlık nedeniyle diplomalı işsizler ordusunun her geçen gün büyüdüğünü söyledi. Bu konudaki en dikkat çeken grubun atanamayan öğretmenler olduğunu belirten Arık, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu konuda bir çalışmasının olup olmadığını sordu. Arık, ayrıca eğitim çalışanlarının özür grubu atamalarında sıkıntı çektiğini dile getirerek, sorunların bir an önce çözülmesini beklediklerini ifade etti.
CİHAN