M.ERTUĞRUL İNCEKUL
Ali Kervancı Ağabey’i tanımla deseniz tevazu ve cömertlik kelimeleri ile özetlerdim. Fethullah Gülen Hocaefendi’nin arandığı dönemlerde Çamlıca'daki evinde kendisini misafir etmiş, Hocaefendi'ye bir ömür boyu yol arkadaşlığında bulunmuştur. 1971 yıllarında Fethullah Gülen Hocaefendi İstanbul'a geldiğinde Erdoğan Tüzün’e Çamlıca tepesini gösterip, orada bir yurdumuz olsa ne kadar isterdim demişti, tam 6 sene sonra Ali Kervancı cömertçe koşturmuş, birçok donanımlı, kaliteli insanların yetişeceği Çamlıca Camii ve yurdunu inşa etmişti. Ayrıca Hocaefendi’nin talebeliğinde bulunacak nice ilim adamı, ilahiyatçı, İslam araştırması yetiştiren Akademi Araştırma Merkezini bir çınar gibi dünyanın bağrına dikmişti.
2007 yılından itibaren Güney Afrika Nizamiye Külliyesi'nin inşasında Ali Kervancı Ağabey'i inşaat alanına park edilmiş karavanın içindeki haliyle hatırlıyorum. İnşaat gecikmesin diye karavanda yaşıyor, işin başında duruyordu. Güney Afrika'da inşaatlarda hırsızlık çok yaygındır. İşçiler Hacı Abi'yi tanıdıkça onlarla yemeğini paylaştığını, alçak gönüllü bir insan olduğunu gördükçe hayran kaldılar. Hatta hırsızlık olayları minimuma düştü. Johannesburg Nizamiye Külliyesi, Selimiye Camiine yakın planı, harika mimarisi, estetiği ile herhalde yurtdışında Türkiye Müslümanlığını en iyi temsil eden komplekstir. Yaklaşık 100 dönüm arazi üzerine kurulu olan Külliye'nin 4 minaresi var ve minareler 55 metre boyunda. Duvarlarında hat ve tezyinat sanatının kullanıldığı Külliye'nin yapımında 13 bin metreküp beton kullanıldı. Külliye'nin 3 büyük kapısı ve 200'den fazla da penceresi bulunuyor.
Bünyesinde Camii, İslami eğitim veren medrese, Mandela'nın isteği ile açılan sağlık kliniği, aşevi, resim müzesi, ilk ve orta öğretimden oluşan İslami Kolej, konferans salonu, etkinlik alanları ve lonca sistemi tarzı dükkanlarını barındırıyor. Ali Kervancı Nizamiye’nin ismini Afrika’ya girişin kapısı olarak, nice hayırlı, donanımlı insanlar yetiştirecek merkez olarak tanımlıyordu.
Ali Kervancı Türkiye’nin gayri menkul zenginlerinden birisi idi. Kendi hatıratını anlattığı belgeselde hayat hikayesini dinleyebilirsiniz. Ciddi gayretler ve fedakarlıklarla Türkiye’nin sayılı zenginlerden olabilmeyi başarmış bir iş adamıdır. 15 Temmuz muamması ile birçok dürüst ve namuslu iş insanlarına yaptıkları gibi Ali Kervancı'nın da tüm mal varlığına el koymuşlardı. Ali Kervancı gerçekten Türkiye’nin bilinmeyen zirve zenginlerinden, mütevazi birisiydi. Güney Afrika’da kendisine yoldaşlık eden kadim dostu Ali Rıza Tanrısever Ağabey zaman zaman Ali Kervancı Abi'ye takılırdı ve derdi ki; Hacı, Allah seni bunca malın mülkün hesabından kurtardı, bir de hicret nasip etti, daha ne istiyorsun...
Zaman zaman şöyle derdi; Türkiye'de el koydukları mallarımı geri versinler, aynı külliyeden bir de Kanada’da yaptıracağım. Çünkü Kanada bu acımasız süreçte çok arkadaşa kucak açtı.
Ali Kervancı bu dönemin önemli bir şahididir. Tayyip Erdoğan'ın Çamlıca Mahallesinden komşusudur. Mütevazi bir apartman dairesinde oturduğu yıllardan Hacı Kervancı'yı çok iyi tanımaktadır. Kendisi de bize çok defa anlatmıştı, zamanında bana hürmet gösterir, beni çok iyi tanır demişti. Ama makamın insanın başını döndürdüğü, en yakınlarını bile tanımaz hale getirdiğine acı acı şahit olmuştu. Belki kıskançlık, belki de kinden Tayyip Erdoğan’ın Güney Afrika ziyareti esnasında yanında bulunan bir sanatçının ifadesiyle; Nizamiye Külliyesi’nin yanından geçerken “neden ziyaret etmiyoruz?” dediğinde, “bunlardan Türkiye’de çok var,gerek yok.” Diyerek geçiştirmişti.
Ali Kervancı Ağabey binlerce onurlu iş insanı gibi birçok kez Türkiye’deki rejimin tekliflerini elinin tersiyle itti, itibarlı olma yolunu, vefayı ve sadakati tercih etti.
Güney Afrika’da az zamanda çok sevilen bir insan oldu. Mütevazi tavırları gönülleri feth etti. Gauteng Eyaleti Başbakanı Nomvula Mokanyan adeta kızı gibi olmuştu. Nizamiye Külliyesi bizzat Güney Afrika Devlet Başkanı Jacob Zuma tarafından 2012 yılında açıldı. Ali Kervancı Mandela'yı hayatta iken ziyaret etti ve dostluğu oldu.
Eşi Necla Hanımefendi Haziran 2022’de vefat etmişti. Gurbette eşinin vefatı çok ağır gelmişti ve dualarında daima “Beni buralarda yalnız bırakma Allah'ım” diye yalvarıyordu. 3 ay sonra eşi Necla Hanım’a Nizamiye Külliyesi’nin kabristanında kavuşmuş oldu. Kendi için hazırladığı mezar yerini eşine vermişti şimdi de yanıbaşına Hacı Ali Kervancı’yı defnediyorlar. Bu kabristan adeta gurbetin bayraktarlığını yapan Galimbek Öğretmen, Ömer Erol, Melih bebek gibi aynı duygu düşünceyi paylaştığı dostlarını sinesinde barındırıyor.
Ali Katırcıoğlu (Kervancı) kimdir: Ali Katırcıoğlu, 1937 yılında Antalya'nın Akseki ilçesinin Büyükalan Köyü’nde doğmuştur. Ali Katırcıoğlu, 1950 yılına kadar kendi memleketinde yaşamış, ekonomik zorluklardan dolayı daha sonra köyünden çıkıp Bursa’ya göç etmiştir. Orada çalışmış ve ticarete el atmıştır. 5 sene sonra tüccar olarak İzmir'e geçmiş 1959 yılında Necla Katırcıoğlu ile evlenmiş ve trikotaj işine girmiştir. Necla Hanım'dan Fatma Nuray,Mustafa ve Abdullah isimli üç çocuğu vardır. 1965 yılında İstanbul'a gelip işlerine orada devam etmiş ve 1970 yılında inşaat ve gayrimenkul işine girmiştir.