Çocuklar neden aynı kitabı tekrar tekrar okumayı sever? Çünkü çocuklar aşinalık yani alışık olduğu durum içinde rahatlık bulurlar. Çoğu insan gibi çocuklar da içgüdüsel olarak yenilik yerine aşinalık ararlar.

Küçük çocukların bilgiyi kodlaması büyük çocuklara göre daha uzun sürer. Ancak aynı zamanda bu bilgiyi daha hızlı unuturlar. Aynı şeye tekrar tekrar maruz kalmak, yeni bilgilerin büyüyen beyinlerinde sağlamlaşmasına ve kalıcı olarak kodlanmasına yardımcı olur.

Aslında, yeni yürümeye başlayan çocukları kapsayan bir araştırmada, aynı hikayeyi dört kez okuyan çocuklar, bir oyuncak çıngırak yapmak için gereken eylemleri yeniden üretmede, aynı hikayeyi yalnızca iki kez okuyan çocuklara kıyasla çok daha başarılıydı.

Okumanın çocukların kelime dağarcığını genişlettiği bilinen bir gerçektir. Aslında çocuklar tekrarlayarak öğrenirler. Çocuklar etraflarındaki insanların konuşmalarını dinlerken ebeveynler tekrar tekrar 'Küçük Kurbağa:' şarkısını söylediğinde, anahtar kelimeleri ne sıklıkta tekrarlandıklarına göre seçerler.

Bu nedenle çocukların bir kitabı birden çok kez okumasının, çok çeşitli sözcüklere daha aşina olmalarına yardımcı olması şaşırtıcı değildir. Yazının kelimeleri temsil ettiği fikrini birbirine bağladıkça, sık sık tekrarlanan bu harfleri ve kelimeleri ve ayrıca kelimelerin nasıl bir araya gelerek dilbilgisel ifadeler ve cümleler oluşturduğunu daha hızlı tanıyacaklar.

Hikâye kitaplarının karmaşık olduğunu düşünmeyebilirsiniz ama bunlar, televizyonun en iyi zamanlarında yayınlanan programlardan ve hatta üniversite öğrencilerinin konuşmalarından %50 daha nadir kelimeler içerir! Bu, küçük kelime dağarcığını genişletmek için hayati öneme sahiptir.

Aynı şekilde, kitapları yeniden okumak da çocukların çeşitli seslere daha iyi uyum sağlamalarına ve daha iyi ifade etmelerine yardımcı olur. Ebeveynler çocuklarına yüksek sesle kitap okuduğunda, çocuklarına belirli kelimelerin nasıl telaffuz edildiğini öğreten fonetik bir bağlam sağlamış olurlar. Kelimeyi sayfada görmek ve tekrar tekrar okunduğunu dinlemek bu fonetik boşluğun kapatılmasına yardımcı olur.

Ayrıca, mevcut bilgilere dayanarak yeni kelimelerin nasıl telaffuz edileceğini anlayarak yeni kelimeler öğrenmelerine de yardımcı olacaktır. Daha geniş bir kelime dağarcığına sahip olmak aynı zamanda onlara daha fazla ifade yolu aşılayacak ve böylece özgüvenlerini artıracaktır.

Bu, daha büyük çocuklar için de aynı şekilde küçük çocuklar için geçerlidir; burada tekrarlanan okumalar, okuma güçlüğü çeken okuyucuların gelişmesine yardımcı olacak bir strateji olarak kasıtlı olarak kullanılır.

Nasıl ki sınava çalışırken bir metni tekrar tekrar okuyorsak, bir kitabı tekrar okumak da çocukların okudukları hakkında daha fazla bilgi edinmelerine yardımcı olur. Her okuma daha fazla fikir verebilir; belki de sonunda ineklerin neden "möö", domuzların "möö" dediğini anlarlar veya belki de aniden belirli bir illüstrasyonda komik bir şey fark edebilirler.

Her okuma başka bir anlama katmanı üretir. Çocuklar, anlatının çeşitli nüanslarını (karakterler veya olay örgüsü aracılığıyla) ve bunların bütünün bir parçası olarak nasıl iç içe geçtiğini ve etkileşime girdiğini gerçekten anlamaya başlayacakları tek şey çoklu okumalardır.

Çocuklar belirli bir kitaptan alabilecekleri her şeyi aldıklarını hissettiklerinde genellikle tutunacakları yeni kitaplar aramaya başlarlar!

Genç yaşta okuma sevgisi, gelecekteki öğrenmeler için iyi bir temel sağlar ve ebeveynler, çocuklarına çeşitli edebiyat türlerini keşfetmeleri için yeterli kaynaklar sağlayarak bunu daha da geliştirebilirler. Çocuklarınıza farklı türlerde, uzunluklarda ve okuma seviyelerinde seçebilecekleri çeşitli kitaplar verin.

George R. R. Martin bir keresinde şöyle demişti: "Bir okuyucu ölmeden önce bin hayat yaşar... Hiç okumayan adam ise yalnızca bir hayat yaşar."

Çoğu yetişkin okuması gerektiği kadar okumaz; bu nedenle ebeveynler çocuklarıyla birlikte okuma fırsatını değerlendirmelidir; evet, bu aynı kitabı tekrar tekrar okumak anlamına gelse bile.