Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Geçmişte hem yeterli imarlı alanın olmayışı hem de merkezi yerlere yönelik aşırı talepten dolayı yüksek bina ihtiyacı makul görülebilirdi. Artık dikey yapılaşmadan yatay yapılaşmaya geçmemizin zamanı gelmiştir." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Kentsel Dönüşüm ve Akıllı Şehirler Kurultayı'na katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Kentsel Dönüşüm ve Akıllı Şehirler Kurultayı'na katıldı. Türkiye'deki kentsel dönüşüm çalışmalarına, Doğu'da terör örgütünün hasar verdiği şehirlere ve projelere ilişkin konuşan Erdoğan, Kanal İstanbul'un da mutlaka yapılacağını söyledi.
Erdoğan, toplu konutta özgün ve yerel mimariye geçme çabası içinde olduklarını vurgulayarak, şunları söyledi: "Toplu konutta özgür mimariyi, yerel mimariyi hayata geçirmenin gayreti içindeyiz. 2011 yılına geldik, 500 bin konutluk hedef aşıldı. Şimdi 2013'e kadar ikinci bir 500 bin hedefi var. Bu hedefi de aştık ve toplamda diyoruz ki; 1 milyon 200 binlik bir rakama doğru gidelim. Kanal İstanbul yapıldığı anda, her iki tarafında İstanbul'un şanına yakışır konutlarla Kanal İstanbul farklılık arz etmesi gerekiyor. Buna da hep 'olur mu canım' diyenler çıktı. Arkadaşlar, Kanal İstanbul olacak. Kanal İstanbul'u yapacağız, kim ne derse desin yapacağız."
Dikey yapılaşmadan yatay yapılaşmaya geçmenin zamanının geldiğini belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Geçmişte hem yeterli imarlı alanın olmayışı hem de merkezi yerlere yönelik aşırı talepten dolayı yüksek bina ihtiyacı makul görülebilirdi. Artık dikey yapılaşmadan yatay yapılaşmaya geçmemizin zamanı gelmiştir. Mesela Kanal İstanbul'un çevresinde ben arkadaşlarıma da söyledim kesinlikle dikey mimariye müsaade edilmemelidir.
Ankara, İstanbul hatta diğer şehirlerimizde bu istikamette atılması gerekli adımları görüyorum. Şehir merkezlerinden onlarca kilometre uzakta, oldukça da geniş boş alanların ortasında 30 – 40 katlı binalar yükseliyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil.
Akıllı şehir herhalde yüksek bina demek değildir. Diğer taraftan yeni şehircilik projelerinde yaya öncelikli planlamalar yapılması gerektiğini düşünüyorum. Şu andaki şehir merkezlerimiz binaların ve araçların öylesine istilasına uğramış bulunuyor ki adeta insana yer kalmamış vaziyette. Kimi zaman kaldırımlar gibi yayaların kullanımına tahsis edilen alanların dahi otobüsler tarafından işgal edildiğini görüyoruz. Aslolan insan. İnsana imkan hazırlayacağız. Yaya yollarıyla, bisiklet yollarıyla. Mesela bir örnek, İstanbul'da bisiklet yolu yok, adeta sıfır. Konya öyle değil, bisiklet yolları var."
CİHAN