Said ülkenin ilk kadın başbakanını neden kovdu ve bu ekonomik sorunlarla boğuşan ülke için ne anlama geliyor?
Yerel medyada yer alan haberlere göre Said, başbakanın un tedariğindeki sıkıntı nedeniyle devlet tarafından sübvanse edilen fırınlarda yaşanan ekmek krizini yönetememesinden rahatsızdı.
AFP'ye konuşan Hatem Nefti "Problemler söz konusu olduğunda bu yönetimin çok küçük bir hareket alanı var ve cumhurbaşkanı için en önemli şey problemlerin sorumlusu olarak görülmemek. O yüzden sürekli olarak hakimler, siyasi mahkumlar ve son olarak da Afrikalı göçmenler gibi günah keçisi arıyor," ifadelerini kullandı.
Ekonomistler de fırınlardaki un sıkıntısını tahıl yetersizliğine bağlıyor. Tedarikçiler borç sarmalına giren ülkeye artık kredi açmak istemiyor.
1970'li yıllardan beri Tunus'ta un, yemeklik yağ, şeker, süt ve akaryakıt gibi temel ürünler devlet tarafından sübvanse ediliyor.
Nefti başbakanın Said'in etrafındakiler arasında popülaritesini kaybettiğini muhalefet tarafından da sadece batılı ülkelerin gözünü boyamak için bir vitrin malzemesi olarak görüldüğünü aktardı.
Columbia Global Centers'dan Siyaset Bilimci Yusuf Şerif de halkın ilginç bir şekilde ekmek yokluğu ve kötü ekonomiden cumhurbaşkanlığını değil hükümeti ve muhalefeti suçladığını belirterek yeni bir başbakan atayarak Said'in halkın sesini dinlediğini göstermiş olacağını belirtti.
Kays Said, Ekim 2019'da yapılan demokratik seçimleri kazanmış fakat Temmuz 2021'de kendi yetkilerini artırarak meclisi askıya almış ve bütün gücü elinde toplamıştı.
Said'in planı ne?
Bazı uzmalar Said'in gelecek sene ağustos ayında yapılacak seçimler için hazırlıklara başladığına inanıyor.
Fakat Buden'in yerine atanan Ahmed Haçani merkez bankasında çalışan bir avukat ve hiçbir politik tecrübesi bulunmuyor. Haçani, Said'in hukuk fakültesinden arkadaşı.
Uzmanlar başbakanın isminin önemli olmadığını ve tamamen Said'in emirlerini yerine getireceğini belirtiyor.
Analistler diğer bakanlarda fazla değişiklik beklemezken IMF ile müzakereler yürüten Ekonomi Bakanı Samir Said'in gitmesine kesin gözüyle bakıyor. Bu da IMF'nin kurtarma planının rafa kaldırılması anlamına geleceğini belirtiyorlar.
Said'in IMF'nin talep ettiği reformları reddederek başka yerlerden kaynak bulacağını açıklaması Batı karşıtı popülist bir yaklaşım olarak görülüyor ve bu halk arasında popülaritesini artırıyor.