İzmir’de bir yıl önce, İstanbul’daki Gezi eylemleri sırasında başına aldığı polisin gaz fişeği sonucu komaya girip ölen Berkin Elvan anıldı. Etkinlik sırasında 11’i lise öğrencisi 13 kişi hakkında, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettikleri iddiasıyla 1 ile 3’er yıl arasında hapis cezası istendi.

Açılan davada, yaşları büyük olan 2 sanıktan Sercan Ö. 354 gün karşılığı 7 bin 80 TL adli para cezasına çarptırılıp hükmün açıklanması geri bırakıldı. Yağmur G.’nin ise beraatine karar verildi. Yaşı küçük 11 sanık hakkında açılan dava ise sonuçlanmadı.

Davaya konu eylem, geçen yıl 13 Mart’ta İzmir Konak Meydanı’ndaki tarihi İzmir Saat Kulesi önünde yapıldı. Yere serdikleri Berkin Elvan’ın fotoğrafı ve yüzlerine taktıkları maskeyle, bir grup lise öğrencisi oturma eylemi yaptı. Lise öğrencileri hep bir ağızdan ‘Berkin Elvan ölümsüzdür’ ve ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sloganları attı. Polis, önce öğrencilere herhangi bir müdahalede bulunmayıp uzaktan izledi.

TAYYİP ERDOĞAN HER İKİ DAVAYA DA MÜDAHİL OLDU

İddiaya göre daha sonra öğrenciler, dönemin başbakanı Erdoğan aleyhine hakaret içeren sloganlar attı. Polis, bu sloganlarla ilgili ‘155 Polis İmdat’ hattına çok sayıda şikayet geldiği gerekçesiyle gençlerin önce kimliklerini topladı, daha sonra da gözaltına aldı. İşlemlerin ardından adliyeye sevk edilen 11 lise öğrencisi ile yaşları büyük olan Yağmur G. ve Sercan Ö., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Soruşturmayı yürüten iki ayrı savcı 11’i lise öğrencisi 13 kişi hakkında ‘Kamu görevlisine alenen hakaret’ suçundan 1 ila 3’er yıl arasında hapis cezası istemiyle 4’üncü Çocuk Mahkemesi ve 27’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde ayrı ayrı dava açtı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, her iki davaya da müdahil oldu.

27’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki davanın son duruşmasına tutuksuz sanıklar Sercan Ö. ve Yağmur G. ile avukat İlhan Gül Kireçkaya katıldı. Duruşmada ifade veren sanıklar, suçlamaları kabul etmedi. Yağmur G. “Ben gruba daha sonra katıldım. Hiçbir şekilde hakaretvari slogan atmadım ve atılan bu sloganlara iştirak etmedim. Beraatimi istiyorum” dedi.

Sercan Ö. ise, “Olay günü ben kimseye slogan attırmadım. Sadece sloganlara eşlik ettim, ancak hakaretvari sloganlara eşlik etmedim. Benim bulunduğum zamanda zaten hakaretvari slogan yoktu. Kimseye de hakaret etmedim. Beraatimi talep ediyorum” dedi.

HAKARET DEĞİL, DEMOKRATİK ELEŞTİRİ

Hakim Dr. Fuat Şenoğlu, Ankara Kriminal Polis Laboratuvar’ından gelen raporu okudu. Şenoğlu, raporda olay sırasında çekilen fotoğraflar ile görüntülerin karşılaştırıldığını, sanıklardan Sercan Ö.’nün hakaret içeren sözlerini söyleyen grupta yer aldığını, sloganlara eşlik ettiğini ve attırdığını; Yağmur G.’nin ise yüzü görülmediği için bu sloganlara eşlik edip etmediğinin tespit edilmediğini belirtti.

Sanıkların avukatı İlhan Gül Kireçkaya ise gelen raporu kabul etmediklerini, CD’yi tamamen inceleyip izlediklerini, görüntülerde slogan attıran kişilerin sivil polis memuru olduğunu düşündüklerini, müvekkillerinin hakaret sözlerini söylediğine dair herhangi bir görüntü ve kaydın olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte o sözler söylenmiş bile olsa, bunun hakaret suçunu oluşturacak söylem olmadığını, demokratik eleştiri bağlamında söylenmiş sözler olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Hakim Dr. Fuat Şenoğlu, Sercan Ö.’yü 354 gün karşılığı 7 bin 80 TL adli para cezasına çarptırdı. Hakim hükmün açıklanmasının geri bırakırken, Yağmur G.’nin ise beraatine karar verdi. Hakim ayrıca, Recep Tayip Erdoğan’ı davada avukatı Ali Özkaya temsil ettiğinden, sanık Sercan Ö.’nün 1500 TL vekalet ücreti ödemesini de kararlaştırdı. 4’üncü Çocuk Mahkemesi’nde yaşı küçük 11 sanık hakkında açılan dava ise henüz sonuçlanmadı.

DHA