-İlk tur görüşmeleri sonrasında CHP ile derinlikli ve kapsamlı görüşmeler gerçekleştirdik. Koalisyon konusunda bize bir teklif gelmedi diyemez. Görüşmelerimiz koliasyon sürecinin hangi zeminde gerçekleşebileceğini yokladık. Sürecin kendisi yürütülen istikşafi görüşmeler neticesinde ortaya çıkan derin görüş ayrılıkları da göz önüne alınarak süreli bir hükümet teklifinde bulundu. Sayın Kılıçdaroğlu kısa süreli reform hükümeti teklifimizi kabul etmedi.
-MHP'ye 4 farklı teklif götürdüm. Ama sayın Bahçeli daha görüşmenin başında 4 seçeneğin tümüne kapıları kapatan ifadelerden sonra kapıları tamamen kapattı.
-Bütün bunları gördükten sonra suçu Ak Parti üzerine atmak, hele hele ülkeyi sıkıyönetime sokma çağrısı siyasi sorumsuzluktur.
-Adımlar atılmadan sıkıyönetim çağrıları, ülkemiz adına bir şansızlık diyorum. Türkiye'de OHAL ve Sıkıyönetim dönemi gerilerde kalmıştır.
-Şimdi önümüzde 2 yol var değerli arkadaşlar. Ben siyasi partilere bir çağrıda bulunmak istiyorum. 24 Ağustos gelmeden önce Cumhurbaşkanı'nın erken seçim kararı almaksızın gelin erken seçim kararını biz Meclis'te karar alalım.
-Mademki hükümet kuramadık seçime giderken ülkemize emaneti size getiriken bu emaneti alan milletvekillerinin kararıyla gidelim. Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeli'ye çağrıda bulunmak istiyorum. İstedikleri gündemle, istedikleri yerde istedikleri şartta görüşmeye çağırıyorum. 3'lü olarak oturmaya, erken seçim için gerekli yasal ve anayasal zemini konuşmaya hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum.
-114 ve 116. maddeleri CHP ve MHP lideri iyi okusun. Cumhurbaşkanı bir Başbakan atar ve o başbakan partilerin oy oranına göre bakanlıklar belirlenir. Anayasa parti gruplarına bu görev verilmişken, Anayasa'nın bu hükmünü yok sayarak ben buna katılmıyorum demek Anayasa'ya saygı göstermemektir.
-Şu partiyi beğenmedim diyor orada olmam diyorsunuz ama Meclis'te bir aradaydınız. İç güvenlik paketinde birlikte hareket ettiniz.
-Anayasa'nın bu hükmünü yok mu sayacağız. 12 Eylül anayasasının bir çok noktasını eleştirebilirsiniz, ama azınlık hükümeti ile uzun süre ülke yönetildiği için böyle bir tedbir geliştirilmiş olur.
-Ne olursa olsun oylarımızın düşmesini de göze alarak terörle mücadele dahil ülkemizin geleceğini etkileyen kararları almaktan vazgeçmeyeceğiz.