Davutoğlu Karar TV'de 'Liderlerle Ekonomi' programının canlı yayın konuğu oldu. Davutoğlu, AKP'nin ekonomi politikalarına çok sert eleştiriler getirdi.
"Türkiye'yi yeri dibine getirdiler ve bunun korona ile ilgisi yok" ifadelerini kullanan Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin faiz dışı bütçe dengesinde 2002'den beri ilk kez eksiklere düştüğünü söyledi.
Davutoğlu, 2016'da kendisinin yönetimde olduğum dönemde 12 aylık açığın eksi 12 milyar TL olduğunu ifade ederek "Şimdi ise 12 aylık açık eksi 117 milyar lira. Şimdi ben sormaz mıyım bu 110 milyar lira nereye gitti? İhtiyat akçesi nereye gitti? Bu bütçe kaynakları kimlere aktarıldı? Faiz dışı bütçe çok önemlidir ekonomide. Bıraktığımızda faiz dışı bütçe artı 37 milyar liraydı. Şimdi eksi 12 milyar lira. Faiz dışı bütçe dengesinde ilk defa 2001'den bu yana negatife düştük."
Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Turkcell hisselerinin Varlık Fonu'nun devri doğru bir operasyon değil. Başka bir ülkenin şirketine avantaj sağlıyorsun. Varlık Fonu'nun görevi bu olamaz. Güveni yok eden yabancı yatırımı ürküten bir operasyondur.
Kimsenin dikkatini çekmeyen büyük bir tehlike var. Her bakanlıkta mini bir başkanlık birimi kurdular. Bunlar bakanlıktan daha güçlü. CB filozof kral olsa bu sistem yürümez.
Demokrasi ve ekonomide 2001'e geri dönüldü. Müsteşarlıkları kaldırmayın diye yalvardım. Seçimi kaybeden Bakan yardımcısı yapılıyor. Mesela sınavlar üç kez değişti. Bakanın bundan haberi mi var? CB hükümet sistemi nelere mal oluyor
Türkiye'de ciddi bir orta sınıf fakirleşmesi var. Öncelikle bu durumu ortadan kaldırmak lazım. Sosyal yardımları kesmeyeceğiz. Yardıma ihtiyacı olanı iş sahibi yapacağız. Bunlar gelirse yardım kesilecek diyorlar. Kesmeyeceğiz.
Bugünkü Türkiye'nin psikolojisi kazanımları kaybetme korkusu. Bir ülkeyi korku ile yönetebilirsiniz ama korku ile kalkındıramazsınız. Bu yüzden müthiş bir propaganda yürütülüyorlar.
2016 Haziran ayında AB liderleri ile o fotoğraf verilmiş olsaydı, o hainler 15 Temmuz'da bu darbeye kalkışmazlardı. 'Pelikan'a bakın, o sıralarda bana saldırmaya başlamışlardı.
Gelecek Partisi olarak ekonomi paketinde en çok şeffaflık ilkesine dikkat ettik. Siyasi etik yasasını çıkarmamız nedeni de; kamunun çıkarını sağlamak. Kamu bankasında yakın akrabaların çalıştığını görünce hepsini görevden aldım.
Ekonomi elitleri ile siyasi elitler arasındaki gizli kapaklı işleri kaldırmak istedim. Bu ilişkilerin şeffaflaşması gerekiyordu. Kamu ile özel sektör arasındaki ilişkiler de şeffaflaşmalıydı. Bu yüzden özellikle torba tekliflere de karşı çıktım.
Hükümetin programından yolsuzlukla mücadele ve şeffaflık paragrafının kaldırılması için benim gitmem gerekti.
Ekonomiyi yönetenleri, ekonominin temel kavramlarıyla ilgili sınava soksanız geçemez. Hukuk yoksa ekonomi olmaz. Türkiye'deki problem ekonomi iklimi yok edildi.
