Başbakan Ahmet Davutoğlu, HDP'li bir milletvekilin Ankara saldırısını gerçekleştiren ve 29 kişinin ölümüne neden olan teröristin taziye çadırına gitmesini eleştirdi. Davutoğlu, "Kimse dokunulmazlık zırhına sarılıp suç işleyemez, kimse canlarımızı alan teröristlerin meşru gösterilmesine yol açacak eylemlerde bulunamaz. Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir demokratik ülkesinde herhangi bir terör eylemini böyle gerçekleştirmiş bir caninin taziyesi olmaz." dedi.
Davutoğlu, Konya'da katıldığı bir programda gazetecilerin sorularını cevapladı. Gazetecilerin 'Terörist taziyesine giden milletvekili' hakkındaki sorusuna Davutoğlu şöyle cevap verdi: "Dokunulmazlıklar siyaset üzerinde herhangi bir baskı vesayet oluşmaması için konulmuş ilkesel bir prensiptir. Dokunulmazlık bu gayeye dayanmakla birlikte herhangi bir suçun gerekçesi de olamaz. Yani ortada bir suç varsa ve konu özgürce fikrini ifade etmenin ötesine geçecek bir şekilde terörle işbirliği, terörü teşvike kadar giden bir suça yönelmişse hiç kimse dokunulmazlık zırhının arkasına saklanarak suç örtbas edemez. Meclis'te bir milletvekilimizin hangi partiden olursa olsun kanaatini ifade etmesine kim engel olursa onun karşısında ilk önce biz dururuz. Ama Meclis dışında kim teröristle iş birliği içinde ve 28 canımızı almış, onların bedenlerinin dahi yakınları tarafından görünmeyecek hale getirilmiş olan hain, alçak, barbar bir teröristin taziyesi gibi utanç verici bir vesile katılırsa bunun dokunulmazlıkla izah edilir bir yönü yoktur. Kimse dokunulmazlık zırhına sarılıp suç işleyemez, kimse canlarımızı alan teröristlerin meşru gösterilmesine yol açacak eylemlerde bulunamaz. Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir demokratik ülkesinde herhangi bir terör eylemini böyle gerçekleştirmiş bir caninin taziyesi olmaz. O taziye gidip de oranın parlamenterleri katılmaz. Bunun tek bir örneği yoktur. Kimse bunu meşru gösteremez, kimse bunu meşru kılamaz. Zaten öncelikle halkımızın vicdanında, öncelikle Doğu ve Güneydoğu'da bu terör örgütün baskısı altında olan Kürt vatandaşlarımızın bu tür eylemler gereken cezayı bulur. Sonra da hukuk ve parlamenter nezdinde gereken adımlar atılır."
"RUSYA, HAVA HAREKATINA DEVAM EDERSE ATEŞKESİN BİR ANLAMI KALMAZ"
Suriye'de alınan ateşkes kararını desteklediklerini ifade eden Başbakan Davutoğlu, "Ancak bu ateşkes kararının yeni bazı saldırılara mesnet teşkil etmemesi lazım. Rusya son 5 aydır sürdürdüğü bombardımanı ılımlı muhalefete karşı yapıyor ama 'Nusra'ya karşı yapıyorum' diyor. Bayırbucak'ta tek bir DEAŞ yok, tek bir Nusra yok, herkes bilir ki orası Türkmen bölgesidir. 'Sivil halkın okullarını, hastanelerini niye bombalıyorsun?' denildiğinde, 'Ben orada Nusra'yı bombalıyorum' diyor. Yani DEAŞ, Nusra bahane, esas itibariyle sivillere saldırıyor. Eğer bu uygulama devam ederse ve Rusya sorumsuzca bir hava harekatına devam ederse ateşkesin bir anlamı kalmaz." dedi.
"ATEŞKES, SURİYE İÇİN GEÇERLİDİR, TÜRKİYE GÜVENLİĞİ İÇİN GEREKENİ YAPAR"
Suriye bölgesindeki terör unsurlarının, ateşkesi fırsat bilerek Türkiye'ye yönelik terör eylemlerinde bulunması durumunda gerekenin yapılacağını vurgulayan Davutoğlu, "Türkiye'nin güvenliği söz konusu olduğunda hiç kimseden izin almaz, hiç kimseye sormaz, gereğini yaparız çünkü o andan itibaren mesele Suriye meselesi olmaktan çıkar, Türkiye meselesi haline gelir. Dolayısıyla YPG, PKK unsurları da buradan açık bir şekilde ifade ediyorum, sakın 'burada ateşkes oldu, nasılsa Türkiye bize bir şey yapmaz' diyerek Türkiye'deki terörü destekleyen tutumlarına devam etmesinler. Ateşkes Suriye için geçerli bir ateşkestir. Türkiye'nin alacağı güvenlik tedbirleri konusunda ise karar verecek yer sadece Ankara'dır." şeklinde konuştu.
"ARTVİN'DE 50 BİN DEĞİL, 3 BİN 500 AĞAÇ KESİLECEK"
Artvin Cerattepe'de yapılacak maden işletmesi ve halkın tepkilerine yönelik alınan kararları da değerlendiren Davutoğlu, 50 bin ağaç kesileceği bilgisinin yanlış olduğunu söyledi. Davutoğlu, "Artvin'in genel kaygısı olması itibariyle -ki Artvin'i ben de tanırım, aşkla severim, geçen sene de bir kaç günümü geçirip o güzel havasını teneffüs etme fırsatım olmuştu- kesinlikle açık galeri olmayacak. Bu konuyla firma sahibi yetkilileriyle de görüştüm. Bugün ve yarın ve daha sonraki yıllarda hiçbir şekilde Artvin'de açık galeri sistemi olmayacak ve çevreye zarar verecek bir uygulama gerçekleşmeyecek. Yine bu bağlamda madenin taşınması teleferikle gerçekleştirilecek ve en minimum sayıda 50 bin gibi rakamlar zikrediliyor, kesinlikle doğru değil. Hem firma yetkilileri hem Orman ve Şu İşleri Bakanlığımız yetkilileriyle ayrı ayrı görüştüm. Dün Artvinli dostlarımıza da ifade ettim, bana zikredilen rakam 3 bin 500 ağaç olarak. Bundan bir ağaç daha fazla kesilemez. Kesilen ağaçların yerine de mutlaka 10 misliyle ağaç oralara dikilecek. Ekosistemi etkileyen hususlar varsa da bununla ilgili tedbirler alınacak. İşletme orada olmayacak, kapalı galerinin giriş kapısı dışında orada herhangi bir işleme yapılmayacak. Dolayısıyla siyanürdü, efendim altın işlemesiydi vesaire gibi hususlar söz konusu olmayacak." diye konuştu.
CİHAN