Önceki dönem CHP Milletvekili Rıza Türmen, AİHM’in eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve iş insanı Osman Kavala kararlarının uygulanmamasını doğuracağı sonuçları ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi.
'BU BİZİM İÇ İŞLERİMİZE KARIŞMAK DEĞİLDİR'
"AİHM gerek Demirtaş gerek Kavala kararlarında tutuklamanın meşru olmadığını, hukuka uygun olmadığını, tutuklamanın makul bir şüpheyi doğuracak nedenlere dayanmadığını, o yüzden tutuklamanın bir hak ihlali olduğunu söylüyor. Ama bununla kalmıyor. AİHM, her iki davada da 18. madde ihlali, yani tutuklamanın siyasi nedenlerle yapıldığını söylüyor. Şimdi, bu çok ağır bir ihlal."
'DEMEK Kİ YARGI SİYASİ TALİMATLA HAREKET EDİYOR'
Kavala kararının Demirtaş'tan önce geldiğini hatırlatan Türmen, Kavala için yürütülen sürecin birkaç içinde Demirtaş için de gerçekleşeceğini belirtti.
'TÜRKİYE KAVALA'YI SERBEST BIRAKMAMAKTA DİRENİYOR'
'TÜRKİYE'NİN İHRACINI KİMSEYE ANLATAMAZSIN'
"Bundan sonra, Bakanlar Komitesi, bir ihtimalle önümüzdeki 30 Kasım’daki toplantıda ihlal prosedürünü başlatacak. Yani üçte iki çoğunlukla kararı tekrar AİHM’e yollayacak. Kararı uygulamamasından doğan bir ihlal var mı diye? Kararı uygulamaması başlı başına bir ihlal tabii. AİHM, ‘Evet, vardır’ diye bir karar çıkarırsa o zaman vidaları iyice sıkıştırmaya başlayacak. O zaman Türkiye’ye müeyyide uygulamaya başlayacak. Bu, Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nden ihracına kadar gider. Böyle bir yola girdi bu iş. Buna rağmen Türkiye, büyük bir inatla Osman Kavala’yı ve Selahattin Demirtaş’ı serbest bırakmamakta direniyor. Bu direnci anlamakta çok zorluk çekiyorum doğrusu. Yani hukuk devleti olmamak için bu kadar büyük bir direnç gösterilmesini, bu kadar büyük bir kararlılık gösterilmesini anlamak mümkün değildir. Bir şekilde halledileceğini ümit ediyorum. En son noktaya gitmeyecek diye düşünüyorum. Çünkü, yani hukuka aykırı, hukuksuzluk nedeniyle Türkiye’nin Avrupa Konseyi’nden ihracını kimseye anlatamazsın."