Su Politikaları Derneği'nce 'Depremde Su Temini ve Çevre Sağlığı' başlıklı rapor hazırlandı.
Devlet Su İşleri (DSİ) eski yöneticilerinden Dursun Yıldız'ın öncülüğünde gerçekleşen çalışmada, İstanbul'da büyüklüğü 7'yi aşan depremlerin, özellikle Avrupa yakasında Marmara Denizi kıyısındaki ve yakınındaki ilçelerin su ve kanalizasyon şebekesine büyük hasar vereceği vurgulandı.
Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre raporda, depremin, Büyükçekmece Barajı gövde dolgusu ile Küçükçekmece Gölü çevresinde, tsunaminin büyüklüğüne bağlı olarak hasar ve can kaybına neden olabileceği belirtildi.
Raporda, "Bu nedenle bu barajın öncelikle depremin gövdede oluşturacağı yarılma riskine ve daha sonra tsunami dalgası ile gövdenin yıkılması riskine karşı kontrol edilmesi faydalı olacaktır. Bu barajın ve hemen yanında yer alan içme suyu arıtma tesisinin depremde hasar görmemesi ve işletmeye devam edebilmesi çok büyük önem taşımaktadır. Çünkü bu baraj ve arıtma tesisi, depremden en fazla zarar göreceği tahmin edilen bölgenin içme suyunu temin edebilecek çok önemli bir yapıdır” denildi.
'PLANDA BELİRTİLMELİ'
Raporda, "Depremden sonraki ilk 3 gün 8.7 milyon kişiye 'acil durum su ve yiyecek arzı' yapılması gerekecektir. Daha sonra 1-3 hafta içinde çadır kentlerde iskan edilmesi gerekecek depremzede sayısının ise 1 milyon 330 bin kişi olacağı tahmin edilmektedir. Bu nüfusun günlük minimum su ve tuvalet ihtiyacının yanı sıra yiyecek ihtiyacının da nasıl karşılanacağı acil durum eylem planları içinde belirtilmelidir. Deprem anında boru hatları ya da kablolar hasar görecektir. İstanbul'da su şebekesinin önemli bölümü son on yılda yenilenmiştir. Bununla birlikte zemin durumu ve boru malzeme tipine göre birçok hasar noktası hesaplanmıştır. Kanalizasyon arıtma tesislerinin deprem dayanıklılıkları da kontrol edilmeli ve iyileştirmeler yapılmalıdır" uyarıları yer aldı.