ANKARA (CİHAN)- Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici herhangi bir siyasi partiyle ittifak yapma fikrini değerlendirerek, "Seçim işbirliği yasal bir imkan tanınmamış olsa da ayıp da değildir, günah da değildir, suç da değildir. Ama bunun şartlarının oluşması lazım. Ülkemiz adına katkı sağlayacağına inandığımız anda bu konuda mütereddit davranmayız. Şu an itibariyle müşahhaslaşmış bir şey var mı derseniz, yok." dedi.
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici'yi makamında ziyaret etti. Her iki genel başkan da ziyaret sırasında basın mensuplarının sorularını cevapladı. 'Sizlerin de MHP, Saadet Partisi, Demokrat Parti ile bazı görüşmeler yaptığınızı biliyoruz ama gelinen durumda bir ittifak söz konusu olabilecek mi? sorusuna BBP Genel Başkanı Destici, 2001 yılından beri seçim teklifleri olduğunu söyleyerek, bu teklifi dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na ve diğer partilere sunduğunu kaydetti. Destici, şöyle devam etti: "Bizim teklifimiz iki turlu bir seçim sistemi önermiştik. 2. Turda siyasi partilerin kendi amblemleriyle iş birliği yapabildikleri tercihli bir sistem. Milletvekilini tamamen milletin seçtiği. Bu kabul edilmedi. Biz resmi olarak yaptığımız bu teklif yasalaşmadıysa gayri resmi olarak da yapma hakkına sahibiz. Bunu yapmaktan çekinmeyiz. Geçmişte de Büyük Birlik Partisi seçim ittifakları yaşamış, seçim ittifakı deneyimi olan bir siyasi partidir. Uzlaşmacıyız. Ülkemiz için milletimiz için hangi adımı atmamız gerekirse biz yaparız. Yelpazenin sağındaki tüm siyasi partilerle de bu anlamda görüşürüz. Bunun da gizli ya da saklı bir tarafı yoktur. Seçim işbirliği yasal bir imkan tanınmamış olsa da ayıp da değildir, günah da değildir, suç da değildir. Ama bunun şartlarının oluşması lazım. Ülkemiz adına katkı sağlayacağına inandığımız anda bu konuda mütereddit davranmayız. Şu an itibariyle müşahhaslaşmış bir şey var mı derseniz, yok."
DP Genel Başkanı Gültekin Uysal ise ittifak sorusuna karşı, Türkiye'nin siyasi şartları ortada olduğunu söyleyerek, "Memleket öncelikleri de ortada. Üzerine mesuliyet düşen her siyasi aktör, her siyasi parti üzerine düşeni yaparlar. Komünist Rusya'sında olduğu gibi bir iklime evrildiği endişesinin bile konuşuluyor olması demokrasi adına ciddi bir zafiyettir. Türkiye'de son 20 yılda insanlarımızı seçim barajı nedeniyle stratejik bir oy kullanma haline getirdik. Korkular üzerine aman A partisi gelmesin B partisine oy verelim. Türkiye'nin korkularla bir mesafe alamayacağını, silahlı terör örgütlerine demokratik bir zemin üzerinde sağlanan imkanların farklı siyasi düşüncelere sahip ve meşru çerçeve içerisinde siyaset yapan aktörlere bugün sağlanmadığını da görüyor olmaktan ayrıca üzüntü duyuyoruz. Önümüzdeki Meclis adeta Türkiye'nin 1. Meclis gibi. Büyük Millet Meclisi'nin meşruiyetini sorgulayanların 2002 yılında yüzde 9 buçukla baraj altı kaldığımız zaman niçin bu sorgulamaları yapmadığını açıkçası merak ediyorum. Türkiye'nin bu tehditlere pirim verme imkanı yoktur. Vermemenin yolu da bellidir. Milletin bu ortak değerler altında Meclis yapısındaki ittifakını orada somut temsiliyetin önünü açacak her tür değerlendirmeye açıkçası bizde, bugün ziyarette bulunduğumuz Büyük Birlik Partisi de onun dışındaki siyasi aktörler de yapar diye tahmin ediyoruz." ifadelerini kullandı. CİHAN