Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin Ankara mitinginde, İpek Grubu'na ait televizyon ve gazetelerin AK Parti kontrolüne girdiğini söyleyerek, "Dünyada hiçbir yönetim, hiçbir iktidar uzun süre zulümle ayakta duramamıştır." dedi.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin Anadolu (Tandoğan) Meydanı'ndaki Ankara mitinginde konuştu. 13 yıllık AK Parti iktidarının PKK'yı bitiremediği gibi muhatap aldığını 'Neticede ne oldu' diye soran Destici, "Cebinde akrep taşırsan elbette bir gün seni sokar ve geldi, soktu. Şimdi 'yandım Allah' diyorlar. Biz sizin yanmanızdan muzdarip değiliz. Memleket, vatan, şehitlerimizin aileleri yandı. Vebali sizin. AKP'nin hesabı millet değildi, devlet değildi. AKP'nin hesabı iktidarda kalmaktı. Bu süreçte şehitler gelmez, terör olmazsa 'ben iktidarımı devam ettiririm' sandı. PKK'ya 'ne istiyorsun' dedi. Oslo'da pazarlığa oturdu. 'Milli proje' dediler. İngiltere'nin belirlediği yerde yapıldı. İmralı ile görüştüler. Dolmabahçe'de PKK'nın siyasi uzantılarıyla görüştüler. Milli değil, tamamen Batı orjinli bir proje olduğu ortaya çıktı. Şimdi Sayın Başbakan Davutoğlu, PKK'nın belini kırdığını söylüyor. Kendisi de inanmıyor söylediği söze. Belini kırdığınız da bizim askerlerimizi, polislerimizi kim şehit ediyor? Tam tersine çözüm süreciyle birlikte kırılan belini de, kolunu da, bacağını da usta bir cerrah gibi onardınız." ifadelerini kullandı.
"BEN DE BUNU HANGİ BAKANIN BANA SÖYLEDİĞİNİ AÇIKLAYAYIM"
7 Haziran'dan sonra AK Parti'nin muhataplara 'çözüm sürecinin filmini çekersiniz' dediğini kaydeden Destici, şunları kaydetti: "Onlar da zaten bütün hazırlıklarını yapmıştı. Her gün eylem yapmaya başladı. 'Niye 7 Haziran'dan önce eylem yapmıyordu da bugün yapıyor' diyenler işte cevabı bu. AKP tamamen seçime endeksli bir süreç yürüttü. PKK da bunu değerlendirdi. Şu anda hiçbir dönemde olmadığı kadar güçlü konuma geldi. Bütün bunlar olurken Suriye'nin kuzeyinde de PKK'nın bir kolu olan PYD Suriye de iç karışıklıktan istifade ederek Türkmen kardeşlerimizi yerlerinden ederek silahla hakimiyet kurdular. Bütün bunlar olurken Türkiye'yi yönetenler sadece seyrettiler. PYD ilk bayrağını çektiğinde bizimkiler 'bayrağını indir' dedi. İndirme karşılığında 'yaralılarımıza tedavi ederseniz, bana yardım edersen, koridor oluşturup PKK'lıları dağdan bana yardıma gönderirsen' dediler. Bunları hepsini yaptı bu AKP. Onun için 7 Haziran'da milletimiz dersin küçüğünü verdi, inşallah 1 Kasım'da daha büyüğünü verecek. Buradan söylüyorum, doğru söylemiyorsam çıksınlar cevabını versinler. Ben de bunu hangi bakanın bana söylediğini açıklayayım. Şimdi 'PKK eşittir, PYD, Suriye'nin kuzeyinde bir PKK yapılanmasına müsaade etmeyiz, ABD'ye o silahları bize karşı kullanırsanız imha ederiz' diyorlar. Kime karşı kullandığını sanıyorsun Sayın Başbakan?"
"DÜNYADA HİÇBİR YÖNETİM, HİÇBİR İKTİDAR UZUN SÜRE ZULÜMLE AYAKTA DURAMAMIŞTIR"
Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasına değinen Destici, "Bize de 'o televizyona çıkıyorsunuz, bu televizyona çıkıyorsunuz, o zaman siz de ondansınız' dediniz. İşte şimdi çıkmıyoruz. Gazete AKP'nin kontrolüne geçti. Televizyonlar da karartıldı, kontrolüne geçti. Şimdi bunu diyenler, rahatladınız mı, amacınıza erdiniz mi? Zaten yapılmak istenen buydu. AKP çökünce her şey gün gibi ortaya çıktı. Dünyada hiçbir yönetim, hiçbir iktidar uzun süre zulümle ayakta duramamıştır. Adaleti hakim kılanlar, Osmanlı gibi yüzyıllarca ayakta durmuş, üç kıtada hüküm sürmüşlerdir. Ama sen adaletten ayrılırsan burnunun dibinde Suriye'de yere çakılırsın. Güneydoğu'da tepe taklak gidersin, Kırım'da gıkını çıkartamazsın." diye konuştu.
TRT'de anayasal hakkı olan konuşmayı yaptığını anlatan Destici, 3 defa 'bu antidemokratik seçim yasasını, bu adaletsiz seçim yasasıyla seçime götüren AKP iktidarını, seçim hükümetinin Başbakanı Davutoğlu'nu, milletin parasıyla ayakta duran devletin televizyonu olan TRT'yi kınıyorum, hakkımı helal etmiyorum' cümlesini kullandığını söyledi. Destici, "Abdest alsanız' dediler. 'Fetva hocanızı bir arayın, buradaki su ile abdest alsam acaba namazım kabul olur mu' diye. Adam nasıl olsa her şeye fetva veriyor. AKP'ye oy verilecek diye fetva veren büyük hocanızı bir arayın, dedim." şeklinde söylediklerini aktardı. CİHAN