Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 26 Kasım’da İstanbul’daki evinde gözaltına alındıktan sonra getirildiği başkentte, 29 Kasım’da sevk edildiği Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklanan Metin Gürcan hakkında yürütülen soruşturmayı tamamladığını belirterek, iddianamesini mahkemeye sundu. Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan iddianamede, "Gürcan'ın yabancı devlet görevlileriyle paylaştığı tespit edilen bilgilerin, devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgilerden olduğu" öne sürüldü. İddianamede, "Elde edilen deliller ışığında Metin Gürcan'ın, Türk Ceza Kanunu'nun 328'inci maddesi gereğince 'siyasal ve askeri casusluk' suçunu işlediğinin sabit olduğu" savunularak, 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Gürcan ise, iddianamedeki ifadesinde casusluk suçlamalarını kabul etmediğini, emekli olduktan sonra askeri ve jeo-stratejik analizler yaptığını, açık kaynaklardan derlediği analizleri telif karşılığında diplomatlara sunduğunu söyledi. Bu kapsamda kamuoyu erişimine açık bilgiler üzerinden derleme yaptığını, casusluk faaliyeti yürütmediğini ve gizli belgelerin paylaşımını yapmadığını belirten Gürcan, Ankara'da diplomatlarla düzenli olarak görüştüğünü, kendilerine analizler sunduğunu ve karşılığında para aldığını söyledi.
Gürcan’ın gözaltına alınmasıyla birlikte basına da sızdırılmış olan ve Metin Gürcan'ın casusluk faaliyetlerine ilişkin olduğu öne sürülen güvenlik kamera kayıtlarından elde edilen fotoğraflar da iddianamede yer aldı. Fotoğraflarda Ankara'da kafede buluştuğu yabancı diplomatla aynı masada görülen Gürcan, başka karede diplomattan içinde para olduğu belirtilen zarfı alırken görüldü. Gürcan’ın, aynı diplomatla başka bir zaman kapalı bir otoparkta görüştüğü ana ilişkin fotoğraf da yer aldı.