Hüseyin Yağmur ile Dua Köşesi
Vira Bismillah
Sevgili dostlar, mübarek Ramazan ayının gölgesi üzerimize düştü..
Efendimiz'in (as) üç aylarla ilgili duasını okuyarak başlayalım:
“Allâhümme bârik lenâ fî Recebe ve Şa’bân ve belliğnâ Ramadân”
“Allahım! Geride bıraktığımız Şehrullah olan Receb ayını ve Şehrullahi’l-muazzam olan Şaban ayını hakkımızda her türlü hayırlara, bereketlere vesile eyle ve bizi sağlık ve afiyet içinde Ramazana kavuştur.” Amin!
Sevgili dostlar bu sene Ramazan ayını Korona Virüsün gölgesinde idrak edeceğiz...
Dünyanın her yerinde her dine ait ibadethaneler pandemi dolayısıyla tedbiren kapatılmış durumda..
Hastalığın en hızlı yayılabileceği mekanlar olarak camiler ve bütün ibadet yerleri de bundan nasibini aldı maalesef..
Mabetlerin kapatılmasına, özellikle Kabe ve Mescid-i Nebevinin ıssızlaşmasına son derece üzülmekle birlikte, alınan tedbirlerin yerinde ve zaruri olduğunu da ifade etmemiz gerekir..
Zira dinimizde ve bütün semavi dinlerde insan hayatının korunması her şeyin ötesinde önem ifade eder..
Bir ayet-i kerimede “bir insanın yaşamasını temin etmek bütün insanları yaşatmak gibidir” (5/32) ifadesini görmekteyiz..
Peygamber Efendimiz zamanında bulaşıcı veba hastalığı vardı. Ona karşı insanları uyarıyor ve şöyle buyuruyordu:
“Eğer bir yerde veba (gibi bulaşıcı) hastalığın olduğunu duyarsanız, sakın oraya gitmeyin, adımınızı atmayın! Bulunduğunuz yerde de bu hastalık ortaya çıkarsa artık oradan dışarıya çıkmayın!” (Buhârî, tıp 30 (5728); Müslim, selâm 98.)
Bu konudaki bir diğer hadis de bulaşıcı bir hastalık olan cüzama yakalanmış bir insandan uzak durmak ile ilgilidir: “Cüzamlıdan (vahşi hayvan) aslandan kaçar gibi kaçın.” (Buhari,5707)
İnsan nasıl vahşi hayvan aslandan kaçarken bütün gayretini ortaya koyarsa aynı şekilde bulaşıcı bulaşıcı hastalıklardan uzak durmada da aynı hassasiyeti göstermesi gerektiğini ifade buyuruyordu.
Dünya Sağlık Örgütünün bulaşıcı Korona Virüse karşı alınması gereken tedbirleri açıklamasının ardından bütün ülkelerde mabetler tedbiren kapatıldı..
Dünya bir virüs karşısında aciz durumda..Her gün binlerce insan çaresiz bir şekilde vefat etmekte..
Bütün dünyayı etkisi altına alan Korona Virüse karşı önce tedbirimizi almalı, bu konuda uzmanların tavsiyelerine riayet etmeliyiz..
Hijyen kurallarına dikkat etmeli, özellikle ellerimizi bol bol sabunlayarak yıkamalı, insanlarla sosyal mesafeyi koruyarak yakın temastan uzak durmalı ve hasta olmamak için gereken bütün tedbirleri almalıyız.. Zira “toplum sağlığını korumak için önlemlere başvurmak aktif bir dua biçimidir”
Bu tedbirlerin yanında “yapabileceğimiz bir diğer önemli şeyse tüm insanlığın yaratıcısının kapısını kederli bir kalble çalarak ona yalvarmaktır.
“Hem önlem almak suretiyle aktif duada bulunmak hem de ona dua etmek biz Allah’ın kulları olarak ona karşı görevimizdir.”
Dua ve yakarışlarla sebeplerin Yaratıcısı olan Allah’a yönelip dua etmek bir vazifedir. Zira ayette bildirildiği üzere: “Hasta olduğumda şifa veren O’dur.” (Şuara, 26/80) Yapılan tedavilere tesir gücü vermek ve şifayı ihsan etmek, Allah’ın elindedir. Bediüzzaman Hazretlerine göre; ilâçlara tedavi özelliklerini veren ve tesiri yaratan, ancak Şâfî-i Hakikî olan Allah’tır. (30. Lem’a, s. 413)
Yaşadığımız hayatı Korona virüsün şekillendirdiği günümüzde dünya bütünüyle olmasa da büyük bir ekseriyetiyle alınan tedbirlerle birlikte duaya yönelmiş durumda..
Semavi din temsilcileri online da olsa bir araya gelip dua dua yalvarış ve yakarışa başlamış iken bir duaya bir çağrı da Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nden geldi.
Haber sitelerinde yer alan 11 Nisan 2020 tarihli çağrıda şöyle denildi:
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, dünyadaki dini liderlere, COVID-19 ile girilen mücadeleye katılmaları çağrısında bulundu.
BM Genel Sekreteri, dini günlerin toplumun ve ailelerin bir araya geldiği özel anlar olduğunu ifade sadedinde “Ancak bu defa çok garip, gerçek üstü değişik bir zamandayız. Sokaklar sessiz, dükkanlar kapalı, ibadethaneler boş” sözlerinden sonra,“Bugün size özel bir çağrıda bulunmak istiyorum” dedi.
Guterres, bu kutsal günlerde başta salgın ile mücadele eden sağlık çalışanları olmak üzere virüse karşı savunmasız mültecilere ve diğer kesimlere dua edilmesi çağrısında bulundu ve “İş birliği, dayanışma ve inançla bu virüsü birlikte yenebiliriz ve yeneceğiz” dedi.
Madem insanlık alemi büyük ekseriyetiyle duaya yönelmiş durumda, öyleyse biz de kendi kaynaklarımızdan bu gün ihtiyacımız olan duaları birlikte öğrenip okuyalım istedik.
Bu vesile ile yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’den ve Efendimiz'in hadis-i şeriflerinden duaları öğrenme gayreti içinde olacağız..
Özellikle bu felaketli ve musibetli günlerde bizi Rabbimize tevekküle yönlendirecek, teselli edecek ve güçlü kılacak duaları öğrenip okumaya çalışacağız..
Geçmiş büyüklerimizin enfes dualarından en seçkin örnekleri huzurlarınıza getirecek ve tefekkürümüzle birlikte duamızı da zenginleştireceğiz..
Ramazanda inşallah her gün bir duayı sizlerle birlikte okuyup anlamaya ve bu vesileyle dualar penceresinden dinimizi de öğrenmeye gayret edeceğiz inşallah..
En güzel dualarla en ruhani dua ikliminde buluşmak dileğiyle..
Hüseyin Yağmur / İlahiyatçı - Yazar