Yeni havalimanı inşaatıyla ilgili parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyen CHP'li Erdoğdu, havalimanının 'yap-işlet-devret' modeliyle yapılan ihalesini 5 şirketin aldığını hatırlattı. Havalimanının inşaat süresini takiben 25 yıllığına ihale edildiğini belirten Erdoğdu, 3 Mayıs 2013'te ihalesi yapılan havalimanının yer tesliminin 2 yıl sonra gerçekleştiğini söyledi.
Yer teslimi yapılmadığı için hem inşaat hem işletme süresinin 2 yıl haksız olarak kamunun aleyhine, işletmecilerin lehine uzatıldığını anlatan Erdoğdu, bununla 2 milyar 90 milyon euro'nun halkın cebinden alınarak, bu müteahhitlerin cebine konulduğunu belirtti.
İhale yapılırken öngörülen yatırım bedelinin 7 milyar 354 milyon euro olduğunu kaydeden Erdoğdu, ihalenin en büyük bedelini hafriyat ve dolgu malzemelerinin oluşturduğunu, havalimanı yerleşkesinin 90 metre yükseltilmesi için ihale yapılmasına rağmen, sonradan bunun 60 metreye düşürüldüğünü söyledi.
'HAKSIZ TUTAR 4 MİLYAR 590 MİLYON EURO'
Erdoğdu, bu durumun maliyeti 2.5 milyar euro düşürdüğünü, bu paranın da halkın cebinden alınarak, 5 müteahhite aktarıldığını belirtti.
Yapılan ihale usülsüzlüklerinin bununla sınırlı olmadığını, finansman garantisi ile ilgili hükümlerin ihale sonrasında değiştirilerek, Devlet Hava Meydanları İşletmesi'nin 6.3 milyar euro talep garantisinin yanında, yaklaşık 4.7 milyar euro da koşulsuz finansman garantisine kefil edildiğini anlatan Erdoğdu, bu müteahhitlerin kredileri ödemediği takdirde, kusurlu olup olmadıklarına bakılmaksızın borçlarının kamunun üzerine yıkılacağını ifade etti.
Erdoğdu, hem zamanında yer teslimi yapılmayarak hem de havalimanı kotu düşürülerek bir inşaat usulsüzlüğü yapıldığını vurgulayarak, "Haksız tutar 4 milyar 590 milyon euro'dur. Bunun Türk Lirası karşılığı 32 milyardır. Bu da kamu bütçemizin yaklaşık yüzde 5'ine denk gelmektedir. Biz, Türk Ceza Kanunu'nun 236. maddesine göre, bu müteahhit ekibi ve ne yazık ki siyasi talimatla bu suçu ortak edilen kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunacağız" diye konuştu.
Sayıştay denetçilerinin bu hususları tespit etmelerine rağmen, bu tarihi yolsuzlukla ilgili herhangi bir işlem yapmadığını aktaran Erdoğdu, Sayıştay yetkilileri hakkında da 'görevi kötüye kullanma' suçundan suç duyurusunda bulunacaklarını bildirdi.
'HAVALİMANININ YAPILDIĞI ZEMİN ÇÜRÜK'
Yeni havalimanının, uçuş güvenliğini tehlikeye sokacak ve işletme maliyetlerini çok artıracak teknik eksikliklerinin bulunduğuna işaret eden Erdoğdu, eski maden ocaklarının bulunduğu alana yapılan havalimanının zemininin çürük olduğunu ve bölgede hava koşullarının uygun bulunmadığını, kuşların göç yolunun buradan geçtiğini kaydetti.
Yeterli tesislerin yapılmaması nedeniyle Atatürk Havalimanı'nın kullanılacak olmasının, Türk Hava Yolları'nın işletme giderlerini artıracağını anlatan Erdoğdu, Atatürk Havalimanı ile bu havalimanının aynı anda kullanılmasının uçuş koridorları ve rotası açısından da uygun olmayacağını belirtti.
Yeni havalimanında çıkacak herhangi bir sorun nedeniyle Atatürk Havalimanı'nın da işletilmeye devam edeceğini, vatandaşların iki havalimanının da masraflarına katlanmak zorunda kalacağını aktaran Erdoğdu, 3. havalimanı inşaatının Telekom ihalesinden sonra dünya yolsuzluk tarihinin en büyük ikinci yolsuzluğu olduğunun altını çizdi.
Havalimanının açılışının gecikmesi dolayısıyla oluşacak maliyetin Türk Hava Yolları'na yüklenmek istendiğine işaret eden Erdoğdu, "İstanbul'un kuzey ormanları katledilerek" yapılan proje nedeniyle tarım arazileri ve temiz su kaynaklarının da elden çıktığını söyledi.
Erdoğdu, bu konuyla ilgili mücadelelerini 3. havalimanında ağır şartlarda çalışmak zorunda bırakılan işçilere atfettiklerini, işçilerin alın terini çalanlardan hesap soracaklarını sözlerine ekledi.