Trafiğe ve hava kirliliğine çözüm getirmesi amacıyla yerel yönetimler tarafından benimsenen bisikletler, kullanıcılar için ulaşım noktasında ekonomik çözüm sunarken, kimilerince spor amaçlı da tercih ediliyor. Kişi başına düşen 88 bin dolar milli gelirle, dünyanın en zengin ülkesi olan Lüksemburg'da bisiklet kiralama sistemi büyük ilgi görürken, sürücüler için ayrılan özel yollar da kolaylık sağlıyor. Toplu ulaşım araçlarına ait durakların yanı başında yer alan ''kiralık bisikletler'' ilk yarım saat için ücretsiz olarak kullanılıyor. Abonman sistemiyle işleyen sistemden yararlanmak için yıllık 150 Avro ücret ödeniyor. Bisiklet sürücülerinin yarım saati aşan kullanımları, üyeliğin türüne göre 1 Avro'dan başlayan ücretlerle abonman hesaplarından tahsil ediliyor. Ayrıca turistlerin kullanımına yönelik kredi kartı ile ödeme imkanı da bulunuyor. Ülkede giderek yaygınlaşan sistem yerel yönetimlerce destekleniyor. Tamamı özel olarak tasarlanmış olan bisikletler tek tip olarak özel park alanlarında yaygın olarak kullanıma sunulurken, ülkenin tamamında bisiklet sürücüleri için ayrılmış özel yollar bulunuyor. Lüksemburg'da bisiklet kiralama sistemine abone olanların sayısı kısa sürede 5 bine ulaşırken, ülkede bulunan Avrupa Konseyi'ne bağlı çeşitli kurumların çalışanları da bir süre önce yürürlüğe giren protokolle bisikletleri ücretsiz olarak kullanabiliyor. Lüksemburg'un yanı sıra Fransa ve Almanya'da da bisiklet kullanımı giderek yaygınlaşıyor. Kent merkezlerindeki hemen hemen tüm sokaklarda bisiklet kullanan her yaştan kadın dikkat çekiyor. Kimi kadınlar bisiklet kullanımını sağlıklı yaşam için tercih ederken, kimileri de ulaşımda ucuz ve pratik bir çözüm olarak görüyor. Bazı kadınlar ise fazla kiloları ile mücadelede bisikletin etkin rol oynadığını savunurken, genç yaştaki kadınlar da düzgün bir fizik için bisiklet sürmenin önemine vurgu yapıyor.