Babacan'dan umut dolu sözler

Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, "Türkiye'nin Türk-Yunan ilişkileri konusundaki geleceğe dönük vizyonunun gayet açık olduğunu" söyledi.

Babacan'dan umut dolu sözler

Babacan'ın Yunan Devlet Televizyonu ikinci kanalı NET'e verdiği ve kanalın dün akşam haber bülteninde kısa bir özetini yayımladığı demecin tümü bugün yayımlandı. Babacan, demecinde, Türk-Yunan ilişkileri, Türkiye'nin AB üyeliği, Kıbrıs, Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis'in Ankara ziyareti, istikşafi görüşmeler, Batı Trakya ve İstanbul Fener Rum Patrikhanesi konularına değindi. "Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin her sene istikrarlı biçimde iyileştiğini" söyleyen Babacan, "Bu dönemde her iki ülkede de yeni seçilmiş hükümetler görev yapmaktadır. Her iki hükümet de güçlü, tek başına iktidara gelmiş ve halklarından büyük bir taze destek almış hükümetlerdir. Bu, iki ülke için de ikili ilişkilerin ilerlemesine ivme kazandırmak için önemli bir fırsat teşkil etmektedir" dedi. Babacan, "Türk-Yunan ilişkilerinin geleceğine dönük vizyonumuz gayet açık. İleriki dönem için vizyonumuz, iki ülkenin birbirine destek olması, AB üyesi iki komşu olmalarıdır" diye konuştu. Karamanlis'in Ankara ziyaretini ise "dönüm noktası" olarak nitelendiren Babacan, "İki hükümetin de önlerinde bir ufuk olacak, beraber çalışabilecekleri birkaç yılı olacak. Bunun çok önemli bir fırsat olduğuna inanıyoruz" dedi. Dışişleri Bakanı, gerek kendisinin Atina'ya gerçekleştirdiği ziyaretin, gerekse Karamanlis'in Ankara ziyaretinin taze bir başlangıç olduğunu ve böyle olması gerektiğine inandığını kaydetti. Babacan, söz konusu ziyaretlerin ikili ilişkilerde ileriye dönük bir hamle olacaklarını da vurguladı. Demecinde istikşafi görüşmelere de değinen Dışişleri Bakanı, şöyle konuştu: "İstikşafi görüşmelerde görev yapan müsteşarları belirledik. Bu görüşmeler bir süredir devam ediyor. Şu ana kadar 19 güven artırıcı önlem açıkladık ve Atina ziyaretimde de belirli birtakım önlemler daha açıklanacak. Öyle ki bu alanda da ilerleme kaydediyoruz." BATI TRAKYA Babacan, Batı Trakya konusuna da değindiği demecinde, "Bu bölgede yaşayan insanlar Yunan vatandaşı olarak, hak ve yükümlülük sahibidirler. Yunanistan AB üyesi olup, demokratik sistem, temel hak ve özgürlükler ile hukuk kurallarını konu alan çok önemli ilke ve ideallere sahiptir. İnanıyoruz ki, tüm Yunan vatandaşları, birçok AB vatandaşının faydalandığı hak ve özgürlüklerden faydalanacaklardır" diye konuştu. FENER RUM PATRİKHANESİ Dışişleri Bakanı, İstanbul Fener Rum Patrikhanesi konusunda ise, "Patrik Türk vatandaşıdır. Türkiye'de vatandaşlarımız hak ve özgürlüklerden faydalanmaktadırlar. Bu, Kopenhag Kriterlerine yüzde yüz uyum sağladığımız anlamına gelmiyor. Ancak tüm hak ve özgürlük alanlarındaki bütün konularda iyileşme kaydedeceğiz. Öyle ki, istisnasız tüm Türk vatandaşları bu alanlarda gelişme kaydedildikçe bunlardan gittikçe fazla faydalanacaktır" ifadelerini kullandı. -KIBRIS- Babacan, Kıbrıs konusuna değinirken de şöyle konuştu: "2008 için istek ve beklentimiz, konuyla ilgili tüm ülkelerin, samimi ve istekli bir şekilde çalışmaları, görüşmeleri ve BM yardımıyla toplu bir çözümü hedeflemeleridir. Sadece Türkiye değil, uluslararası toplum da, ya da Yunanistan gibi diğer garantör ülkeler de konunun taraflarını bir çözüm için cesaretlendirmelidir. BM parametreleri çerçevesinde prosedürün canlanması için yardımda bulunmalıyız. Konu zaten birçok kez görüşülmüştür ve BM'nin bu konuda arabulucu olarak uygun teşkilat olduğuna inanıyoruz." -TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİ- Babacan, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda ise Türkiye'nin AB üyeliği sürecinin 2005 yılı Ekim ayında başladığını hatırlatarak, "Müzakere çerçeve belgesi o dönemde Fransa dahil olmak üzere tüm üye devletler tarafından benimsendi. Türkiye de kabul etti. Öte yandan, farkına varıyoruz ki, dönem dönem bazı AB üye ülke liderleri Türkiye'nin gelecekteki üyeliği konusunda değişik görüşler ortaya koyuyorlar. (Fransa) Cumhurbaşkanı (Nicolas) Sarkozy de bunlardan biridir" diye konuştu. Üyelik süreci prosedürünün sonunda ne olacağının ise oy birliğiyle alınacak karara bağlı olduğunu kaydeden Babacan, şunları söyledi:"Bu da tüm üye ülkelerin Türkiye'nin üyeliğine 'Evet' demeleri anlamına gelmektedir. Bu dönem içinde Türkiye farklı bir ülke olacaktır. AB üyesi olacak olan Türkiye bugünkü Türkiye olmayacaktır. Yarınların, oldukça farklı olacak olan Türkiye'si olacaktır. Prosedür bitiminde nasıl olsa bir görüşme olacak. Fakat önümüzde, kendisine doğru ilerleyeceğimiz bir hedef olmalıdır. Aksi halde hiçbir ülkede belirli bir hedef olmadan reformlar yapılması kolay değildir." -EKONOMİ VE ENERJİ ALANINDA İŞBİRLİĞİ- Babacan, Türkiye ile Yunanistan arasında ekonomi ve enerji alanındaki işbirliğine de değindiği demecinde, "Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilere genel olarak bakarsak, gelişme oldukça cesaretlendiricidir. Enerji alanında Türkiye ile Yunanistan'ı birleştiren doğal gaz boru hattının açılış töreni tarihi bir olaydı" dedi. İki ülkenin boru hattı aracılığıyla bağlandığı sınırda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis'in de bulunduğunu kaydeden Babacan, "İlerleme konusunda çok önemli stratejik bir adımdır. Yalnız bu değil, iki ülkede de artan oranlarda doğrudan yatırım gözlemliyoruz. Türkiye'de yatırım yapan Yunan şirketlerinin sayısı 294'e varmıştır. Toplam yatırım da dört milyar avroyu aşmıştır" diye konuştu. Babacan, iki ülkeyi ziyaret eden turist sayısında da istikrarlı biçimde artış kaydedildiğinin altını çizdi. Babacan, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerde çok boyut olmasının ve sürekli ilerleme olmasının çok önemli olduğunu sözlerine ekledi. AA
<< Önceki Haber Babacan'dan umut dolu sözler Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER