Black Hawk Uluslararası
Güvenlik Hizmetleri
Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı
emekli Kor
general Köksal Karabay, kamuoyunda ''çuval geçirme'' olarak bilinen Türk askerlerine yönelik olayla ilgili olarak, ''
Süleymaniye olayında benim hatam ya da eksikliğim yok,
Özel Kuvvetler Komutanı'nın da, 11 tim mensubunun da yok'' diye konuştu.
Black Hawk Uluslararası Güvenlik Hizmetleri Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Emekli Korgeneral Karabay, Yönetim Kurulu Üyesi Emekli Büyükelçi Mehmet Nuri Ezen ve şirketin büyük ortağı Hüseyin Atkın, basında yer alan bazı haberlerle ilgili bir
basın toplantısı düzenledi.
Şirket binasında düzenlenen basın toplantısına gazeteciler
dedektör kontrolünden geçirilerek alındı. Toplantıda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Karabay, şirketlerinin, sahipleri Türk olan ABD'deki bir şirket ortaklığıyla kurulduğunu söyledi. Şirketin hiçbir
yabancı ortağı bulunmadığını belirten Karabay,
Irak'ta iş yapan şirketlere yönelik güvenlik
hizmetleri vereceklerini, bu şirketlerin Irak'ta iş yapmaları durumunda Türkiye'nin kazançlı olacağını kaydetti. Karabay, bu amaçla Silopi'de 422 dönüm
arazi kiraladıklarını, bu araziye tesisler yapacaklarını ve Irak'a gidecek konvoyların düzenlenmesinde kullanacaklarını anlattı.
Basında ve internet sitelerinde çıkan haberleri okuyarak tek tek yanıtlayan Emekli Korgeneral Karabay, ''(Çuvaldan Ortaklığa) diye yazılmış. Bu haberle (Köksal Karabay'ın Süleymaniye'deki olayda eksikliği var şimdi de ABD ile
işbirliği yapıyor) denilmek isteniyor'' dedi. Süleymaniye olayıyla ilgili açıklama yetkisi olmadığını, görev yaptığı dönemlerde kendi aleyhine de olsa
ülke çıkarlarını zedeleyecek gizli bilgileri açıklama yoluna gitmeyeceğini belirten Karabay, şöyle konuştu:
''Süleymaniye olayında en
küçük hatam, eksikliğim yok. Özel Kuvvetler Komutanı'nın yok. Olaydaki 11 tim mensubunun da yok. O arkadaşlar vatanseverlerdir. Ölmekten korkmazlar. Vatanları için canlarını vermekten çekinmezler. Süleymaniye'de benim eksikliğimi, hatamı ortaya koysunlar, mahkemeye başvurup yargılanmamı isteyeceğim. Bu şerefli görevi 41 yıl yaptım. Eksikliğimi ve hatamı ortaya koysunlar, doğru ve somut bir şekilde, açık
bono veriyorum mahkemeye başvurup yargılanmamı isteyeceğim.''
Şirketlerinin hiçbir ABD'li ortağı olmadığını yineleyen ve ABD'ye hizmet edeceği iddialarını reddeden Karabay, ''Ben hep ülkeme hizmet ettim, ABD'ye değil'' dedi.
Sınır güvenliğini şirketlerinin koruyacağına dair iddialarla ilgili Karabay, ''Sınır güvenliklerini şirketler korumaz'' diye konuştu. Karabay, Pentagon'a yakın olduğuyla ilgili haberler konusunda ise, ''Kime yakınmışım, Pentagon'dan kimin kahvesini içmişim, kimle konuşmuşum? Ne zaman ABD'ye gitmişim?'' dedi.
''Silopi'de ABD adına üs kurduklarına'' dair haberlerin de yer aldığını hatırlatan Karabay, bir ülkenin diğer ülkede üs kurmasının şirketler aracılığıyla değil iki ülkenin
anlaşmasıyla olabileceğini kaydetti.
Bir gazetede Süleymaniye'de ''Direnmeyin'' talimatı vermekle suçlandığını belirten Karabay, ''Bunun basın etiğine ne kadar uyduğunu takdirlerinize sunuyorum'' dedi.
Tüm bu haberlerin çıkışıyla ilgili Karabay, ''Biz acaba birilerinin ayağına mı, kuyruğuna mı bastık? Bir süredir
Türk Silahlı Kuvvetleri yıpratılmaya çalışılıyor. Acaba benim üzerimden de TSK mı yıpratılmaya çalışılıyor?'' diye değerlendirme yaptı.
Şirketlerinin iyi niyetle kurulduğunu belirten emekli
büyükelçi Ezen ise, arkalarında karanlık güçlerin olmadığını, Türkiye'den Irakla iş yapmaya çalışan şirketlere hizmet vereceklerini anlattı.
Şirketin büyük ortağı Hüseyin Atkın ise, ABD'deki şirketin yüzde 95'inin kendisine, yüzde 5'inin
Günay Övünç'e ait olduğunu kaydederek, burada kurulan şirketin yüzde 75'inin ABD'deki şirkete ait olduğunu, yüzde 25'inin de
yönetim kurulu üyelerine ait olduğunu vurguladı. Şirket ambleminde ABD bayrağı olmasının nedeninin ''yabancı sermayeli olmasından'' kaynaklandığını belirten Atkın, ''Ayrıca Irak'ta ABD'liler güvenliği sağlıyor. Orada ABD olmadan sinek uçmuyor. Biz onun için Türk, Irak ve ABD bayraklarını kullandık'' dedi. Kendisinin ülkesini ve bayrağını seven bir
işadamı olduğunu ve Irak'ta Türk şoförlerin çektiği acıyı gördüğünü, bu ülkeye 4 bin kamyon gittiği için bu şirketi kurduğunu anlatan Atkın, ''Yoksa gider Ürdün'de kurardım. Irak savaşından önce Kuveyt'e Irak üzerinden bir milyar dolarlık mal gönderiyorduk. Şimdi bu 100 milyon dolara düştü. Şimdi biz güvenliği sağlarsak tekrar ihracat eski düzeyine yükselecek'' diye konuştu.
Atkın, MİT eski müsteşarı Şenkal Atasagun'un şirketlerinin ''danışmanı'' olduğuna dair haberlerin doğru olmadığını belirterek, Atasagun'a
teklif götürdüklerini ancak, Atasagun'un özel sebeplerden dolayı teklifi kabul etmediğini kaydetti.
Bir soru üzerine Karabay, şirketlerin güvenliklerini sağlarken saldırı olması durumunda mukabele amacıyla
silah kullanabileceklerini belirterek, Türkiye'de özel güvenliğin hangi silahları kullanabileceğinin belli olduğunu, Irak'ta ise bu ülkenin izin vereceği silahları kullanacaklarını bildirdi.
Karabay, güvenliklerini sağladıkları şirketlerin
sigortalarının da Axa Oyak tarafından yapılacağını, bu sigorta şirketi ile henüz anlaşma imzalamadıklarını ancak mutabakata vardıklarını kaydetti.
Savaş bölgesinde silah kullanarak oradaki savaşa dahil olup olmayacaklarının sorulması üzerine Karabay, kendilerinin mal taşıyan şirketlere hizmet vereceklerini, bu şirketlere saldırı durumunda karşı koyacaklarını, savaşa dahil olmayla bunun bir ilgisi olmadığını kaydetti.
Bir başka soru üzerine de Atkın, Irak yasalarına göre personelin yüzde 40'ını bu ülkeden kullanmak durumunda olduklarını bildirdi.
AA