Bu
anlaşmalarla iki
ülke ilişkilerinde 'yeni bir sayfa' açıldı. Bu yeni dönemin mimarlarından
Gül ve
Medvedev'in,
Ermeni asıllı
ressam Aivazovsky'nin
Köşk duvarlarında asılı tablosu önünde verdikleri poz ise ziyaretten akılda kalan önemli bir kare oldu.
Dün
Ankara'da
Türkiye ile
Rusya arasında 'tarihi' anlaşmalara
imza atıldı. Rusya Cumhurbaşkanı
Dmitri Medvedev, karşılıklı olarak vizeleri kaldıran anlaşma için 'tarihi sıçrama anlaşması' ifadesini kullandı. Tek başına Ankara ile
Moskova arasındaki ticaret hacmi ve 5 yıl sonrası için konulan 100 milyar dolarlık hedefi, hem iki ülke arasındaki ilişkilerde son yıllarda alınan büyük mesafeyi hem de potansiyeli ortaya koyuyor. Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin seyrini anlatan uzmanlar, her aşamada bu rakamlar üzerinden yorumlarına başlarlar. Hem büyüklüğü hem de Sovyetler'in yıkılmasının ardından bunun öngörülemez olduğundan bahseder.
Bir kez daha iki ülke arasındaki ilişkiler için 'yeni sayfa açıldı' ifadesini kullanmak yerinde olabilir. Dün yalnızca vizesiz seyahatin önünü açan, enerji alanındaki işbirliğini ileri noktaya taşıyan anlaşmalar imzalanmadı;
bölgesel ve uluslararası sorunlar da ele alındı. Bir önemli soruna ilişkin görüş birliği teyit edildi. Uluslararası alanda ülkelerin birbirine desteği teyit edildi.
Dünkü görüşmelerin Türkiye için önemli başlıklarından biri Karabağ idi. Ankara, öteden beri bu konuda yapıcı bir
politika izlediğini düşündüğü Rus yönetimine beklentilerini bir kez daha iletti. Kafkasya'da barış için konunun taşıdığı önemin üzerinde durdu. Medvedev,
Erivan-Ankara normalleşme sürecine desteğini yineledi. Ancak anlaşılan o ki, hem normalleşme sürecinin rayına girmesi için hem de Türkiye-
Ermenistan normalleşme sürecinde
kilit öneme sahip Karabağ sorununun çözümünde bir süre daha 'sessiz diplomasi'ye ihtiyaç var.
Taraf ve ilgili başkentler bunun farkında. Yapılan açıklamalar da bunu teyit ediyor. Dünkü temaslarda altı çizilmesi gereken bir husus da,
Ortadoğu barış süreci, İran'ın nükleer çalışmaları ve Karadeniz'in güvenliği gibi konulardaki görüş birliği. Rus liderin, 'Ortadoğu'nun nükleer silahlardan arındırılmış bir bölge olması gerektiği' yönündeki sözlerinin altının çizilmesi gerekiyor.
Çankaya'dan bir de sanatsal not. Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül, Çankaya Köşkü'ndeki makam odasının duvarını süsleyen Aivazovsky tablosunu Rus mevkidaşı Medvedev'e gösterdi, önünde poz verdi. Aivazovsky, Çankaya'nın koridorlarını ve önemli salonlarının duvarlarını da süslüyor. Makamdaki ise Gül'ün döneminde asıldı. Bir başka açıdan bakıldığında Ermeni asıllı Rus ressamın kimliği de resimleri de Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgeyi özetliyor. Dün iki liderin verdiği poz da ortak noktalara işaret eder gidiydi. ZAMAN