Uluslararası kamuoyunun da ilgiyle takip ettiği ziyarette Davutoğlu,
Suriye lideri Beşşar Esed ile yüz yüze görüşerek
Türkiye'nin "kardeş ve dost
ülke" uyarılarını iletecek. Sivillere karşı şiddet kullanımından bir an önce vazgeçilmesini isteyecek. "Tamam mı, devam mı?" şeklinde özetlenen ziyaretin Türkiye-Suriye ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcı olabileceği belirtiliyor.
Davutoğlu çok partili sistemin önünü açacak siyasi reformların
vakit kaybetmeden hayata geçirilmesi gerektiğini söyleyecek. Türk Bakan katliamların sürmesi durumunda Türkiye-Suriye ilişkilerinin devam etmesinin imkânsız olduğunu belirterek "Gerekirse ipleri atarız." mesajı verecek. Davutoğlu, Beşşar Esed'e öncelikle "Sivillere karşı şiddet hemen durmalı." diyecek. Ayrıca "Halkın seslerine
kulak vererek çok partili sistemin önünü aç" mesajı verecek. Türk Bakan, Suriye ile ilişkilere önem verdiklerini; ancak ilişkilerin bu şartlarda sürmesinin imkânsız olduğunu anlatacak. Davutoğlu, Arap Baharı'na dikkat çekerek
demir kafeste mahkemeye çıkan Mısır'ın devrik lideri Hüsnü Mübarek'in durumunu hatırlatacak. Baş
bakan Erdoğan'ın "Bundan sonraki süreç, verilecek cevaba ve uygulamaya göre şekillenecektir." Sözlerinden sonra tüm gözler bu ziyarete çevrilmiş durumda. Kritik ziyaret öncesi ABD
Dışişleri Bakanı
Hillary Clinton, Davutoğlu'nu aradı.
Amerikalı bakan Türkiye'nin Suriye'ye
baskı yapmasını isteyerek, bu mesajların Suriye'ye iletmesini rica etti. ABD'nin görüşmeyi "Davutoğlu mesajlarımızı iletmek üzere Şam'a gidiyor" şeklinde yansıtma gayreti Ankara'nın tepkisini çekti. Yetkililer "Clinton arayarak geleceğe dönük düşüncelerimizi sordu. Planlarımızı merak eden onlar. Davutoğlu,
Başbakan Erdoğan'ın mesajlarını iletecek." değerlendirmesinde bulundu.
Amerikan tarafı "Şam'dan olumsuz
cevap alırsanız ne yapacaksınız?" sorusuna da cevap aradı.