Dünyanın en yaşlı toplumu Almanlar

Alman Federal İstatistik Dairesi'nin açıkladığı rakamlar, toplumsal yaşlanmanın ürkütücü boyutlara vardığını ortaya koydu.

Dünyanın en yaşlı toplumu Almanlar

Buna göre Almanya'da toplumun yüzde 20'si, yani 17 milyon kişi 65 yaşın üzerinde. Söz konusu durum Almanya'da emeklilik sisteminin nasıl finanse edileceği ve kalifiye eleman açığının nasıl kapatılacağı tartışmalarını ateşliyor Almanya'nın, yeni nesil eksikliği ve toplumsal yaşlanmayla başı dertte. Federal İstatistik Dairesi'nin yaptığı yeni bir araştırma endişe verici sonuçlar ortaya koydu. Buna göre Almanya'da 17 milyon kişi 65 yaşın üzerinde. Bu sonuçlarla Alman toplumu dünyanın en yaşlı toplumu. Federal İstatistik Dairesi 750 sayfalık araştırmasıyla, "Almanlar kimdir?" sorusuna cevap aradı. Toplumsal yaşlanma konusunda net rakamlar ortaya koyan araştırma uzmanları ürküttü. Alman toplumunun 17 milyonunun 65 yaşın üzerinde olduğunu ortaya koyan araştırmaya göre toplumun yüzde 20'si 65 yaş, yani emeklilik yaşının üzerinde ve çalışamaz durumda. Araştırmanın sonuçlarını Federal İstatistik Dairesi Başkanı Roderich Egeler, İstatistik Dairesi'nin yıllık kitabını tanıtırken açıkladı. Rakamlara göre Alman toplumunda 65 yaş üzerindekilerin oranı 1950 yılında toplumun yüzde 10'unu oluşturuyordu. Diğer yandan Almanya'da yaşam süresi ise uzadı. Buna göre 2007 ile 2009 yılları arasında doğan bir erkek çocuğu için ortalama ömür beklentisi 77, kız çocukları için ise 83 yaşa ulaştı. 50'li yıllarda ortalama ömür ise 13-14 sene daha kısaydı. Öte yandan, Almanya'daki toplumsal yaşlanmanın asıl nedeni olan doğum oranlarının düşüklüğü de araştırmada net şekilde ortaya çıktı. Buna göre ülkede doğum oranları 50'li yıllara göre yarıya düştü. Rakamlara göre 50'li yıllarda 1.1 milyon çocuk doğarken, 1010 yılında sadece 678 bin çocuk dünyaya geldi. Üstelik 50'li yıllarda Almanya'nın nüfusu daha azdı. Buna rağmen ortalama 1.1 milyon çocuk dünyaya geliyordu. İstatistiklere göre Almanya'da en az çocuk, 665 bin ile 2009 yılında dünyaya geldi. 2010 yılında ise yeni doğan çocuk oranında küçük bir artış yaşandı. Genç nüfusuyla tanınan Hindistan'da her bin kişiye yeni doğan 23 çocuk düşerken, bu oran Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) 14, Fransa'da 13, Almanya'da ise sadece yüzde 8. 1950 yılında ise Almanya'da her bin kişiye 16 yeni doğan çocuk düşüyordu. Bu rakam Brezilya'da şu anda yaşanan ortalama doğum oranına denk geliyor. Almanya'da doğum oranlarının sürekli düşmesi, buna karşın ortalama insan ömrünün sürekli uzaması ise emeklilik sisteminin finanse edilmesi tartışmalarını tekrar tekrar gündeme getiriyor. Doğum oranlarındaki düşüklük ve toplumsal yaşlanma ülkede kalifiye eleman eksikliğini de gündeme taşıyor. Konuyu tartışan ekonomi ve politika çevreleri hızlı bir kalifiye göç alma sürecinin başlatılmasını istiyor. Federal İstatistik Dairesi'nin verdiği rakamlara göre Almanya'da şu anda nüfusun yüzde 19'u göçmen kökenlilerden oluşuyor. Söz konusu kişilerin anne yada babalarından en az birinin göçmen olması kriter alınıyor. Söz konusu 16 milyon göçmenin 9 milyonu Alman pasaportuna sahip vatandaşlardan oluşuyor.
<< Önceki Haber Dünyanın en yaşlı toplumu Almanlar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER