PKK’nın Suriye kolu YPG saflarında IŞİD’e karşı savaşan eski Amerikan askeri, Fox News’a röportaj verdi.
“John” takma adıyla açıklama yapan eski asker, Suriye’ye giden öyküsünü şu sözlerle anlattı:
YPG saflarına katılmak o kadar basit oldu ki... Miami Beach’e gitmek kadar kolaydı. Önce internetten YPG’nin sayfasına girdim. Oradan bir mesaj gönderdim ve IŞİD’e karşı savaşmak için gönüllü olduğumu söyledim. Bana geri döndüler ve CV’mi göndermemi istediler. Değerlendireceklerini söylediler. Askeri kariyerim bonus oldu. Bu kişilerin YPG ile batılı gönüllüler arasında aracılık yapan Avrupalılar olduklarını sanıyorum.
Gönüllü kişileri değerlendirip eliyorlar ve YPG’ye uygun olanlar aralarından ya kendileri tarafından ya da onların yönlendirdiği kişiler tarafından seçiliyor. Bana kısa süre sonra Facebook üzerinden bir mesaj gönderdiler ve kabul edildiğimi Irak’a indiğimde birinin beni karşılayacağını söylediler. İnternetten uçak biletimi aldım ve Irak’a uçtum. Havalimanında gerçekten de beni karşıladılar. Arabada bir de İskoç vardı. Bu beni rahatlattı. ‘Yalnız değilim’ dedim. Aynı zamanda iyilerin tarafında olduğumu düşünmeme sebep oldu.
IŞİD’le mücadelenin ön cephesi olan Suriye’ye vardığımızda YPG saflarında çatışan bir Kanadalı, Amerikalılar ve İngilizler olduğunu gördüm. Bu aslında hukuki açıdan sorunlu bir durum. ABD, Kürt operasyonlarına destek veriyor ancak ABD Dışişleri Bakanlığı Amerikalılar’ın direkt olarak çatışmalara katılmasını tavsiye etmiyor. Birlikte savaştığım Kürtler’in ellerindeki silahlar çok yetersizdi. Çelik yelek olmadığı için bana verdikleri yeleğin içine bir incil koyarak destek yaptım.
Bazı üyeler ellerine daha önce hiç silah almamıştı. Hiçbir yaş, deneyim, fiziksel koşul şartı olmaksızın bu adamları aramıza almaları gerçekten çok tehlikeliydi. Bu insanları ellerine silah verip ‘hadi iyi şanslar’ diyerek cepheye gönderiyorlar. YPG saflarında bir süre çatıştıktan sonra IŞİD beni ve diğer yabancı savaşçılarını yakalayana ya da öldürene büyük bir ödül verileceğini duyurunca artık dönme zamanı geldiğini düşündüm. Irak’taki Amerikan büyükelçiliğine sığındım. Şimdi evimdeyim.
Kürtler’den hiç para almadım. Benimki ibretlik bir hikaye ve pişmanlıklarım da var. Ayrıca hukuki açıdan başıma ne geleceği konusunda da fikrim yok.”