Avrupa'nın en çok
Müslüman'ın yaşadığı
ülkesi olan
Fransa,
İslam'ı tartışmaya devam ediyor. Son olarak Fransa'nın ünlü
gazetesi
Le Monde dört farklı sosyoloğun Fransa'da İslam'la alakalı görüşlerini okuyucuya sunarak yeni bir anket çalışması başlattı. Türk asıllı Leyla
Arslan'ın da bulunduğu sosyologlar arasında en dikkat
çekici görüşü "İslam, Fransa'da hala bir
tehlike unsurudur." iddiasıyla Michele Tribalat gösterdi. Toplam 3 bin 475 kişinin oy verdiği anketin en ilginç yani ise yüzde 66'lık bir kesimin Tribalat'ın bu görüşüne katılıyor olmasıydı.
Müslümanların nüfusunun yüzde 6,4'ünü oluşturduğu Fransa'da İslam, ülkenin en ünlü gazetesi Le Monde'un son anketine konu oldu. Dört farklı düşünce yapısındaki sosyologların görüşlerini okuyucuya aktaran gazete hangi yazarın düşüncesinin ülke için daha mantıklı olacağını yaptığı anketle okuyucuya sordu.
Türk asıllı sosyolog Leyla Arslan'ın "din entegrasyonun bir göstergesidir" görüşüne de yer verilen araştırmada en radikal tepki daha önce yazdığı birçok kitabında İslamofobik unsurlar içeren Michele Tribalat'den geldi. "İslam'ı Fransa'da tehlike unsuru" olarak gördüğünü söyleyen Tribalat, ülkenin gitgide daha Müslüman bir yapıya büründüğü eleştirisinde bulundu.
Verdiği örneklerle yıllara göre Fransa'daki Müslüman nüfusun yapısını anlatan ünlü araştırmacı, Fransa'da her 10 kişiden birinin Müslüman olduğuna değindi. Tribalat, Avrupa'dan silinen İslam'ın, göçmenlerle tekrar Fransa'da ikinci din olabildiğinin altını çizdi.
İslam'ın
modern hayatı tehdit eden bir unsur olduğunu iddia eden araştırmacı, Fransa'ya göç eden
Kuzey Afrika ve
Türkiye kökenli göçmenlerin "daha az laik" olabildiğini belirtti. Doğum oranıyla ilgili olarak da her yıl doğan çocuklar arasında Müslümanların 4 kat daha fazla olduğunu söyleyerek Fransa'da yükselen İslami değerlerin, Fransa'yı sosyal sefalete sürükleyeceğini öne sürdü.
"DİN ENTEGRASYONUN BİR GÖSTERGESİDİR"
Aynı araştırmada farklı bir görüş sergileyen Türk asıllı araştırmacı Leyla Arslan ise Müslümanların Fransa'da farkı sosyal yapı eğitim ve kültür yapısına sahip insanlar olduğunu belirterek, Müslümanları sadece din boyutunda görmenin yanlış olacağının altını çizdi. 1990 yıllarının başında eşitlik ve ırkçılığa karşı yeni bir birlikteliğin oluştuğunu belirten Aslan, bugün de bu düşüncenin hakim olduğunu ama "Bazıları İslam'ı bir tarafa, cumhuriyeti diğer tarafa koymaya çalışıyor." uyarısında bulundu. İslam'ın ülkede entegrasyona engelleyici bir unsur olarak gösterilmek istendiğini de belirten Aslan "Din entegrasyonun bir göstergesidir" diye kaydetti.
YÜZDE 66'LIK KESİM, İSLAM'I HÂLÂ TEHLİKE OLARAK GÖRÜYOR
Le Monde gazetesinin yaptığı ankette okuyucuya araştırmacılar arasında hangi görüşü kendisine en yakın hissettiği sorulurken, çıkan sonuç düşündürücü boyutlara ulaştı. Katılımcıların yüzde 66'sı "Din hâlâ bir tehlikedir" diyen Michele Tribalat'ın görüşüne
destek verirken sadece yüzde 5'lik bir kısım ise Leyla Arslan'ın öne sürdüğü teze destek verdiğini belirtti.