İkinci dünya savaşının bitimi olan 8 mayıs 1945 tarihinde yapılan
zafer kutlamaları, o tarihte
Fransa'nın sömürgesi
Cezayir'in bir çok yerinde ve özellikle Setif kentinde müslüman Cezayirlilerin bir soykırıma uğramaları ile sona ermişti.
Savaş sonu kutlamalarına Cezayir bayrakları ile katılan tüm
Müslüman Cezayirlilerin üzerine
Fransız ordusu, polisi ve Fransız sömürgecileri tarafından acımasızca ateş açılmış ve silahsız olan 45 000
sivil Cezayirli, görüldükleri ve yakalandıkları her yerde katledilmişti.
Bu tarihten itibaren Cezayir'in bağımsızlığını ilan ettiği 1962 tarihine kadar sivil Cezayirlilere sistematik bir şekilde
katliam gerçekleştiren Fransa, tarihinin bu kara sayfasını görmek istemiyor, Cezayirli ve bazı Fransız tarihçilerin verdikleri rakamlara göre en azından 2 milyon Cezayirli Fransa tarafından soykırımına uğratıldı. Sık sık Fransa ile Cezayir arasında diplomatik
krizlere sebep olan Fransa'nın acımasız sömürgeci geçmişi Fransız devlet yetkilileri tarafindan bir türlü kabul edilmiyor.Fransa
cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin yaptığı bir
seçim konuşmasında sarf ettiği “Fransa tarihinde soykırım yapmamıştır, Fransa İnsan Haklarını
icat eden
ülkedir gibi sözler ve Fransa Parlamentosundan geçirilen bir
kanun tasarısında Fransa'daki
ders kitaplarına konmak istenen "sömürgecilik, sömürge yapılan ülkelere faydalı ve yararlı olmuştur" sözleri iki ülke arasında oldukça derin bir diplomatik kriz yaratmıştı ve ilişkiler kopma noktasına gelmişti. Rachid Bouchareb'in filminin
Cannes film festivalindeki vizyonundan önce sinema salonu önünde toplanan “Cezayir savaş gazileriö filmi
protesto ederken, UMP partisi Alpes Maritime milletvekili Lionnel Luca , filmi görmediği halde, çekimlerin başlamasıyla birlikte çekimleri durdurabilmek için, “savaş gazi ve malulleri devlet bakanlığıdaö dahil olmak her türlü çareye başvurması dikkatleri çekmişti.
1915 olayları konusunda her fırsatta Türkiye'ye ders vermeye çalışan Fransız yetkililer Fransa'nın sömürgeci geçmişi ele alındığında çok rahatsız oluyorlar