Kurban
Bayramı namazı ve
kurban kesiminin ardından kendisini ziyarete gelenler ile kahvaltı yapan ve burada bayram değerlendirmesinde bulunan
Hocaefendi şöyle konuştu; "Bayramda bence insanların bir araya gelmesinde kalpleri de bir araya getiriyor. Bu atmosfer vifak ve
ittifak adına değerlendirilmeli. Birbirinden uzaklaşmış fertler bu vesile ile birbirine yaklaşır, husumetleri ortadan kaldırır.
Bayramlaşmaya giderken hediyeler alıp gitmeli, arada bağları güçlendirecek, kuvvetlendirecek davranışlarda bulunulmalı."
Bugünkü bayramlaşma geleneğinden bazı unsurların ve eylemlerin dini temellere dayanmadığını dile getiren Hocaefendi, "Bazı şeyler bizim bugün anladığımız şekilde
Efendimiz döneminde
el öpme, kucaklaşma gibi bayramlaşma şekli yoktu. Herkes namazını kılar ve evlerine çekilirdi. Bizdeki bu bayramlaşma kültürü belki de mahrumiyetin getirmiş olduğu bir durumdur." dedi.
Gelenekten gelen bazı bayramlaşma hareketlerinin dinen bir mahsuru olmadıkça kaldırılmamasında bir mahsur olmadığını belirten Hocaefendi, hatta bazılarının kocaman olmuş milleti bir araya getirmesi adına faydalı olduğu hususuna da dikkat çekti. Hocaefendi şöyle devam etti: "Bu gelenekten gelen bayramlaşma kültürü kocaman bir millet olmuş ulusumuzun birbirlerini arayıp sormaları adına, yakınlaşmaları adına faydalı oluyor. Aksi türde çok kopuk, çok dağınık içtimai hayat içerisinde yaşıyoruz. El öpmeler, kucaklaşmalar, sarılmalar dini bir mesnede dayanmasa bile kaynaşma adına önemli vesilelerdendir. Bayramda bu bir araya geliş, kalplerimizi de bir araya getiriyor bana göre. Bu
birleşme, kaynaşma Tevfik-i İlahi'nin teveccühüne de vesile olur."
Bayram vesilesi ile zararı dokunabilecek kimselere dahi iyilikle muamele edilmesini
tavsiye eden
Fethullah Gülen Hocaefendi, "Mevlevilik ruhuyla diyemiyorum ama bir Hz
Mevlana ya da Hz Yunus ruhu ile bize kalkan elleri öpmeliyiz. İnsanlara zararı dokuna bilecek bu tür kimselerin toplumun, milletin faydasına olacaksa onların elleri değil gerekirse ayakları dahi öpülebilir. Anca bu asla kendimizin şahsi korkuları, çıkarları ya da menfaatleri adına yapılmamalı." diye konuştu.
Toplumlardaki farklılıkları hoş karşılayıp, din adına dahi kimseye dayatma yapılmamasını isteyen Hocaefendi, Peygamber Efendimiz'in bu konuda örnek alınması gerektiğini aktardı. Farklılıklara karşı tahammüllü olunmasını vurgulayan Hocaefendi, "Efendimizin (s.a.s)etrafında bulunan Hıristiyanlarla, Yahudilerle iyi geçinmiştir, herkese kucak açmıştır." ifadelerini kullandı.
Yapılan kahvaltı sonrasında ziyaretine gelen çocuklarla da tek tek bayramlaşan Hocaefendi, küçüklere
harçlık vermeyi de
ihmal etmedi. (CİHAN)