İran,
Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesiyle Almanya'nın Haziran ayında sunduğu pakete, bugün
yanıt vereceğini ilan etmişti.
Pakette yer alan başlıca talep, İran'ın
silah üretiminde kullanılması kaygısı yaratan
uranyum zenginleştirme faaliyetinden vazgeçmesiydi.
İran'a
ekonomik teşvikler ve teknolojik
destek öneren pakete kesin yanıtı bugün Cumhurbaşkanı
Mahmud Ahmedinecad açıklayacak.
Nükleer silahların yayılmasını önleme konusunda uzman olan,
Londra merkezli Uluslararası Stratejik
Araştırmalar Merkezi'nden Mark Fitzpatrick'e göre, İran yanıtını aslında çoktan verdi. Yani uranyum zenginleştirme faaliyetini askıya almayacak.
Genel beklenti İran'ın paketteki bazı unsurları olumlu bulduğunu belirterek bazı unsurlar konusunda açıklama, bazıları üzerinde müzakere talep etmesi.
Ancak İran'ın nükleer programının bu tartışmalı unsuru üzerindeki
müzakerelerin 2003 Ekim'inden bu yana düşe kalka devam ettiği düşünülürse, yeni ve uzun bir müzakere maratonu, dünyanın önde gelen güçleri açısından cazip olmayabilir.
Tahran'ın yanıtı tatmin edici bulunmadığı takdirde Uluslararası
Atom Enerjisi Kurumu 31 Ağustos'ta Güvenlik Konseyi'ne bir
rapor sunacak ve Tahran'ın faaliyeti durdurmadığını bildirecek.
Mark Fitzpatrick, kurumun işbirliğinin geliştiği ya da ilerlemediği noktaları da sıralayacağını, Güvenlik Konseyi'nin de bunun üzerine
yaptırım kararı getirecek bir tasarı metni üzerinde çalışmaya girişeceğini söylüyor.
Ara formül
Peki bu müzakereler sonunda nasıl bir formül ortaya çıkabilir?
Bazı uzmanlara göre bir müzakere ortamının başlamasına ortam sağlayacak şekilde, faaliyetlere "
teknik gerekçeler" adı altında ara verilmesi söz konusu olabilir.
Ancak yanıt tatmin edici bulunmazsa
Washington yönetiminin yaptırımlara yönelebileceği belirtiliyor.
Rusya ve Çin şimdiye dek yaptırım olasılığına direnmişti.
Daha evvel alınan BM kararında askeri değil sadece diplomatik ya da ekonomik yaptırımlara kapı aralandı.
Bu nedenle Washington'un ilk aşamada nükleer programla ilgisi olan İranlılara
seyahat yasağı getirilmesini,
sivil amaçla olduğu kadar nükleer faaliyetlerde de kullanılabilecek bazı malzemelerin satışının yasaklanmasını isteyeceği düşünülüyor.
Bu öneriler de Güvenlik Konseyi'nde uzlaşma yaratmazsa, bazı ülkelerin yine kendi aralarında bir koalisyona gitmesi ihtimal dahilinde.
Uzmanlar İran sorununun iki yıl içinde
kriz noktasına geleceğini söylüyor.
Zira İran'ın 2008'de nükleer silah geliştirebileceğine inananlar var.
Dahası 2008'de ABD'de
başkanlık seçimleri yapılacak ve Başkan Bush'un bu konuyu halefine bırakmadan çözmek isteyeceği inancı hakim.
İranlı yetkililerse son günlerde yaptıkları açıklamalarda, zaten 27 yıldır yaptırıma tabi olduklarını belirterek, yaptırım olasılığından endişe duymadıklarını belirtiyor.