Yunanistan
Kilisesi'nde aşırılık yanlısı 'bir kısım' üst düzey din adamının
İslam ve Müslümanlar ile ilgili nefret ve düşmanlıkları artarak devam ediyor. Önceki gün bir
bildiri yayımlayan Pire Metropoliti
Serafim, Mısır'da bir kilisede meydana gelen bombalı eylemler ile
Atina'ya yapılması öngörülen camiyi bahane ederek İslam'a, Hz.
Muhammed'e (sav), Kur'an'a ve Müslümanlara olan ağır
hakaretlerde bulundu.
Hz. Muhammed (sav) ve Kur'an-ı Kerim için "sözde" ifadesini kullanan Metropolit, "İslam,
cinayet, şiddet,
terör ve öldürmeyi yayılma aracı olarak emrediyor" görüşünü ileri sürdü. Açıklamasında Kur'an-ı Kerim'den ilgili ayetleri çarpıtan Serafim: "İslam'a inananların en belirgin özelliği, sözde
peygamberin sözde getirilerini (Kur'anı) kabul etmeyenleri kesmek ve öldürmektir" dedi.
Mısır'da Kıpti Kilisesi'ne yapılan saldırılar hatırlatan Serafim, "İslam'ın karakteri saldırgandır. İslamcıların cinayet eylemleri, bugün de bunun geçerli olduğunu gösteriyor" ifadelerini kullandı. Serafim, "Sözde Peygamber Muhammed sadece dini bir topluluk oluşturmadı dahası ana unsuru kutsal savaş olan bir devlet kurdu" diyerek skandal sözlere
imza attı.
Pire Metropoliti, sözlerini şöyle sürdürdü: "Müslümanlar için kılıç ve
bıçak, vaaz ve öğretilerin kabul edilmesi için en ikna edici şeyler olarak kabul edilir. İslam'ın belli bölgelerinde tutunmasının asıl sebebi de cihaddır."
"İslam, cinayet, şiddet, terör ve
ölüm vasıtalarını öncelikli yayılma aracı olarak öne sürüyor" diyen Serafim, "Atina'ya yapılması öngörülen caminin ana
yasaya, kamu düzenine, iyi ahlâka ve AB müktesebatına aykırı olduğunu" savundu. Serafim, "Müslümanlığın yıkıcı bir din olması sebebiyle,
Yunanistan Anayasası'nın dini özgürlüğü güvence altına alan 13. maddesi ile kamu düzeni ve iyi ahlâk hükümelerine aykırı olduğunu" öne sürdü.
Serafim, "Trakya'daki Yunan Müslümanlara tarihsel sebepler ve sözleşmelerden dolayı ve yasalara aykırı olarak cami yapma ve dini anlayış izni verilse de, ülkedeki diğer Müslümanlara cami yapma ve dini anlayış hakkının verilmesi, toplumsal omurgaya ve toplumsal barış
dinamit koyacaktır" görüşünü savundu.
Pire Metropoliti Serafim, açıklamalarını şöyle sonlandırdı: "Yunan hükümetini anayasaya aykırı olan cami yapılmasına dair yasayı kaldırmaya davet ediyorum. Aksi taktirde ülkede fundamentalist İslamcıların yapacakları benzer cinayetlerden sorumlu olacaklardır."
DÜŞMANLIK YANLISI GÖRÜŞLERİYLE HER KESİMİN TEPKİSİNİ ÇEKİYOR
Metropolit Serafim, cami olmaması nedeniyle Atina'da yaşayan Müslümanların geçen
Ramazan ve Kurban bayramı namazlarını meydanlarda kılmalarına sert çıkmıştı. Serafim, Yunanistan'a kamuya açık yerde
ibadet yapma uygulamasının ilk defa Osmanlılar zamanında girdiğini, Türk zulümlerinden sonra ilk defa 2010 yılında Atina'da meydanlarda namaz kılındığını söylemişti.
YAHUDİLERİN DE TEPKİSİNİ ÇEKTİ
Atina nüfusunun yarısının yaşadığı
liman kenti Pire metropoliti olarak görev yapan Serafim (55), 3 hafta önce de Yunanistan'daki
ekonomik kriz ile ailenin yozlaşmasına
Yahudilerin neden olduğunu ileri sürmüştü.
İsrail ile dünya genelindeki Yahudilerin tepkisini çeken Serafim, Adolf Hitler'in Yahudi katliamını, Avrupa'daki Yahudilerin İsrail'e göç etmelerini sağlamak için Yahudi bankacılar tarafından finanse edildiğini iddia etmişti. Yunan hükümeti, Serafim'in "kin ve düşmanlık içeren görüşlerini" kınadığını açıklamıştı.
BAŞPİSKOPOSA DA KAFA TUTTU
Yunanistan Kilisesi'nde aşırı görüşleri ve
Türkiye düşmanlığıyla sık sık gündeme gelen Atina eski Başpiskoposu Hristodulos döneminde seçilen 33 Metropolit, bugün Yunan Kilisesi'nin şahinleri olarak biliniyor. Pire Metropoliti Serafim, kısa süre önce ağırbaşlı duruşu ve siyasetten uzak duran yaklaşımı ile takdir toplayan Yunan Kilisesi lideri ve Atina Başpiskoposu İeronimos'u hükümet işlerine karışmamakla suçlamış, "daha ne kadar boynu bükük duracaksın" sözleriyle
eleştiri konusu olmuştu. Serafim, İeronimos'un göçmenlere
yardım eden tutumundan da rahatsızlık duyduğunu ilan etmişti.
YUNANİSTAN'DA MÜSLÜMANLAR BASKI ALTINDA
Serafim'in kin ve düşmanlık eken açıklamalarının, ülkenin gündemini teşkil eden kaçak göçmenlerle mücadele kapsamında, Müslümanlara yönelik saldırılarda artışa neden olmasından endişe ediliyor. Geçen yıl Atina'da 4
mescit, fanatik gruplar tarafından ateşe verilmişti. Yunan hükümetinin Meriç'e
tel örgü çekme projesi ile başlayan tartışmalar giderek alevleniyor.
Hükümet yasadışı göçmenlerin tamamının sınır dışı edileceğini ileri sürüyor. Bu söylem, ülkede yaşayan yasal göçmenleri de endişelendiriyor. Daha çok Müslümanlar kastedilerek Atina'nın gettolaştığını ileri süren siyasiler ve sağ gruplara medya da olumsuz yayınlarla yangına benzin döküyor. Yunan başkentinde yaşayan Müslümanların hayatı her geçen gün daha da zorlaşıyor.
YUNAN HÜKÜMETİ SESSİZ
Pire Metropoliti'nin Müslümanlar ve İslam dinine karşı 2 gün önce yaptığı kindar açıklamalar, medya ve Yunan kamuoyu tarafından henüz kınanmadı. Yunan hükümetinden de henüz bir açıklama gelmemesi, Müslümanlara yönelik çifte standart olarak yorumlandı.
YUNAN GAZETECİ: ÇOK TEHLİKELİ AÇIKLAMALAR
Öte yandan To Vima gazetesinde kilise konularında haber yapan
Maria Antoniadu, Cihan'a yaptığı açıklamada kısa bir süre önce Yahudilik karşıtı açıklamasıyla tepki çeken Serafim'in şimdi de Müslümanlara saldırdığını söyledi. Terörizmin hangi din mensubu tarafından yapılırsa yapılsın kabul edilemeyeceğini belirten Antoniadu, "Serafim'in açıklamaları çok tehlikeli. Toplumsal barışa zarar veren, kabul edilemez üzüntü verici görüşler. Bunların hiç dile getirilmemesi gerekirdi. Kınıyorum." dedi. Antoniadu, yarın toplanması beklenen ve Serafim'in de üyesi olduğu Yunan Kilisesi'ndeki toplantıda bu konunun gündeme gelmesinin beklendiği ifade etti.
KİLİSE İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜNE KARIŞAMAZ
Yunanistan Kilisesi ve Atina Başpiskoposluk
Basın ve Halkla İlişkiler Bürosu Müdürü Haris Konidaras ise daha önce yaptığı açıklamada, "Yunan Kilisesi, başka din mensuplarının hiçbir kısıtlamayla karşılaşmadan kendi ibadetlerini yapma ve vicdani yükümlülüklerini ifa etme hakları olduğuna inanıyor ve bunu istiyor." diyerek Yunanistan Anayasası'nın 13. maddesinde ifade edilen 'Dinî
inanç özgürlüğü dokunulmazdır. İbadetler de kanunun himayesi altında ve serbestçe icra edilir.' maddesini işaret etmişti. Konidaras, "Yunanistan Kilisesi'nin cami inşa edilmesine ne
itirazı var ne de itiraz etmeye hakkı... Bu konu, devletin meselesi." ifadelerini kullanmıştı.
Yunan hükümeti, 2006 yılında kabul edilen yasa gereği Atina'da cami yapılacağını duyurmuştu. Bu bağlamda 17 dönümlük
arazi cami için tahsis edilmişti. Bu ay içerisinde yayınlanması beklenen bir
Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle cami inşaatı ile ilgili süreçte ikinci aşamaya geçilmesi bekleniyor.