Hürriyet Gazetesi
Ankara Temsilcisi Nur Batur bugün HAMAS Lideri
Halid Meşal neden apar topar Ankara’ya geldiğin perde arkasını yazdı. İşte Baturun haberinden ziyaretin perde arkası :
Son 24 saattir
sürpriz temas trafiğinin içinde bulunan birçok yetkiliyle konuştum. Her şey 15
Şubat Çarşamba günü saat 16.00’da Şam Büyükelçisi’nden gelen mesajla başladı.
HAMAS lideri, Ankara’ya gelmek için vize istiyordu. Hem de Başbakan’la görüşmek için. Herkes şoke oldu. O andan itibaren kapalı kapılar ardında yapılan değerlendirmeleri aktarıyorum. Aslında Meşal’in
Türkiye’ye gelmek istediği sürpriz değildi. Sürpriz olan, zamanlamasıydı. Türk diplomatları, "
Aktif rol oynayabiliriz; ama henüz
erken. HAMAS’ın hükümet kurmasını bekleyelim" dediler.
Başbakan’ın çevresinde yapılan değerlendirmeler ise farklı oldu. Derhal harekete geçilmesi gerektiği savunuldu.
nuştuğum herkese aynı soruları sordum:
HAMAS liderinin önce Rusya’ya gitmesini neden beklemediniz?"Geç olurdu" dedi bir yetkili. "Rusya’ya değil
İran’a gidecekti. Orada
İsrail’in silinmesini isteyen Ahmedinecad’la görüştükten sonra ne yapabilirdik ki?" diye ekledi.Peki, hükümeti kurduktan sonra görüşmek daha doğru olmaz mıydı?Yine "
Hayır" dedi aynı yetkili ve nedenini şöyle anlattı:"Geç olurdu. Eğer HAMAS, İsrail’i tanımadan ve silahı bırakmadan hükümet kurarsa,
Batı Şeria ve
Gazze arasındaki bütün irti
batı keseceklerini söylüyorlar. Bu, savaş ilanından beter! Gazze açık hapishaneye dönecek. HAMAS ne yapacak? Yine teröre başlayacak. Eğer bir şey yapılacaksa şimdi yapılması gerekiyor.
Hükümet kurulduktan sonra ya gelişmeler iyi olur, zaten gerek kalmaz, ya da
karikatür krizindeki gibi ok yaydan çıkar, hiçbir şeyi engelleyemeyiz."Ama İsrail ve ABD, silahları bırakmadığı için HAMAS’a izolasyon uygulamıyor mu?Türkiye izolasyonu kırıp HAMAS’a meşruiyet kazandırmadı mı?
İşte yanıtı: "Biz HAMAS’la konuşmayıp izolasyon uygulasaydık İran ve
Suriye konuşurdu. Hayır deseydik, bir daha etkili olamazdık. Evet deyip sadece bürokratlar konuşsaydı da etki şansımız azalırdı. Ama Abdullah Gül’ü dikkatle dinlediler."Peki arabuluculuğa mı soyunduk?"Hayır" dedi
kilit noktadaki yetkili ve devam etti: "Şu anda arabuluculuk yapılamaz. Çünkü İsrail’de
seçim var ve muhatap yok. Daha önemlisi şu anda İsrail, işgal ettiği topraklardan çekiliyorum, diyebilir mi? Ama HAMAS yumuşatılabilir." Peki HAMAS yumuşatılmazsa ne olur? Yetkilinin çizdiği tablo son derece karanlık:"İsrail ve HAMAS’ın çelişkileri ve hataları yüzünden hem Türkiye, hem bütün dünya bedel ödeyecek. Eğer İsrail izole ederek HAMAS’ı boğmaya çalışır ve HAMAS da direnişini sürdürürse, 3 ay sonra iki taraf da rasyonel çizgiye getirilemezse bütün dünya, çok daha yaygın bir kriz beklesin. Yeni bir intifada başlayacak ve İsrail de Arafat’a yaptığı gibi HAMAS mevzilerini bombalayacak. Hatta Halid Meşal orada olduğu için Suriye’yi bombalayacak. Bundan kim kazanacak?"
NASIL HÜKÜMET EDECEKSİNİZ?
Abdullah Gül’ün Halid Meşal’e verdiği mesaja gelince. Görüşmelere katılanlardan dinledim. Aynen şöyle:"Sonunda
iktidarı yakaladınız. Bu fırsatı kaçırmayın. İsrail’le temaskurmadan iktidar olamazsınız. Şu anda realist davranma zamanıdır. İktidar olmanın gereklerini yapmak istiyorsanız gerçekçi olmak zorundasınız. HAMAS’ın bakanları Batı Şeria’dan Gazze’ye bile gidemez. Nasıl hükümet edeceksiniz?"Meşal ikna oldu mu derseniz? Konuştuğum yetkili, "Bu adamlar intifada içinde yetişmiş. Diplomasi bilmezler; ama ağzından bir kez bile şiddet sözü geçmedi. 3 kez barıştan söz etti. Bu süreç yavaş yavaş olacak" diye konuşuyor. Gül, gerçekten HAMAS liderini ikna edebildi mi? Bunu önümüzdeki günlerde göreceğiz.