AP ajansına konuşan bir
Pentagon kaynağı, Ladin'den alınan örneklere kimlik testi için birden fazla metot kullanıldığını söyledi. Aynı kaynak, kendisinin de cesedin fotoğrafını gördüğünü belirtti.
İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, uygulanan metotların ne olduğu konusunda detaylı bilgi vermedi; ancak Obama yönetiminden yetkililerin DNA delillerinin Ladin'in ölümünü doğruladığını söylediklerini aktardı. Yetkililerin,
DNA testinin ölen kişinin Ladin olduğunu yüzde 99'luk bir doğruluk payıyla belirlediği kaydedildi.
Yetkililer, testin ne zaman ve nerede yapıldığının bilinmediğini; ancak Obama'nın resmi açıklamayı yaparken ölen kişinin Ladin olduğundan emin olduğu bilgisini verdi. Obama, ölen kişinin ladin olduğuna ilişkin bir kanıt açıklamamıştı.
Amerika'nın 11
Eylül saldırılarının ardından Ladin'in
aile üyelerinden DNA örnekleri topladığı düşünülüyor. ABD'nin
parmak izi gibi başka testler de uygulayıp
uygulamadığı bilinmiyor.
Bin Ladin'in operasyonda başından vurulduğu açıklanmıştı. Operasyona katılan askerlerin Ladin'le yüz yüze geldikleri belirtilmişti. Amerikalı yetkililer, Ladin'in yüzünden de tanındığını aktarmışlardı.
Cesedin daha sonra bir
Amerikan savaş gemisine götürüldüğü açıklanmış; ancak geminin ismi verilmemişti. Her ne kadar şimdiye kadar resimleri kamuoyuyla paylaşılmasa da Ladin'in denize gömülmeden önce cesedinin fotoğrafları çekildiği kaydedildi.
Kimlik tespiti, Amerikan operasyonu için önemli bir uygulama olarak kullanılıyor. Haziran 2006'da öldürülen
El-Kaide' class='textetiket' title='El Kaide haberleri'>El Kaide
Irak lideri Ebu Musab Zerkavi için de DNA testi yapılmış ve kimliği doğrulanmıştı.
Obama yönetiminin fotoğrafları yayınlayıp yayınlamayacağı ise henüz bilinmiyor. 2003'te Irak'ta Saddam'ın Uday ve Kusay adlı iki oğlunu öldüren Amerikan ordusu, daha sonra fotoğraflarını yayınlamıştı.
BİN LADİN'İN KİMLİĞİ DNA EŞLEŞMESİ İLE TESPİT EDİLEBİLİR Mİ?
ABD Başkanı
Barack Obama, El Kaide lideri
Usame Bin Ladin'in öldüğünü açıklamasının ardından
Pakistan televizyonu tarafından yayınlanan ancak daha sonra fotomontaj olduğu anlaşılan bir resim, Ladin'in ölümüyle ilgili şüpheleri artırmışı. AP ajansının Ladin'in cesedinin denize gömüldüğüne dair bir haber geçmesi ve Obama'nın açıklamasına rağmen ne operasyona ne de Ladin'e ilişkin bir fotoğraf yayınlanmaması, Ladin'in ölümünün kesinleştirilmesi için en güvenilir yol olarak DNA testini gündeme getirmişti.
2001 yılında
Afganistan operasyonuna başlayan ABD, Usame Bin Ladin'in saklandığı düşünülen Tora Bora bölgesini "BLU-82 Daisy Cutter"
bombasıyla yerle bir etmişti. Ancak tahrip gücü yüksek olan ev "fakirin nükleer bombası" olarak da nitelenen bu bomba, geride yüzlerce parçalanmış
ceset ve Amerikan güçleri için zor bir görev bırakmıştı. Cesetlerin kime ait olduğunu anlamak zor olduğundan Amerikan askerleri, Ladin'in ölüp ölmediğinden emin olmak için ceset parçalarını toplayarak DNA testlerinin yapılması için FBI'ya göndermişti. Cesetlerden elde edilen DNA örnekleri, FBI laboratuvarlarında Ladin'in ailesinden alınan DNA örnekleri ile eşleştirilmişti.
DNA EŞLEŞMESİ NASIL YAPILIYOR?
"
Genetik parmak izi" olarak da bilinen DNA eşleşmesi, tam kapsamlı DNA sıralamasından farklı bir işlem olarak biliniyor ve daha uzun bir işlem gerektiriyor. İnsanların DNA sıralamalarının yüzde 99'u aynı, ancak geri kalan kısım her kişiye özel. Geri kalan bu yüzde 1'lik kısmın bir kısmını ise kan bağı olan, özellikle de ebeveyn ve kardeşlerle benzerlikler taşıyor. DNA eşlemesi de işte bu benzerlikler üzerine yapılıyor.
Bu durumda Ladin'in DNA eşleşmesini ararken, El Kaide
elebaşından alınmış bir örneğe ihtiyaç duyulmuyor. Bu yüzden de Ladin'in Boston'da yakın zamanda hayatını kaybeden kız kardeşinden alınan
doku örnekleri kullanılmıştı.
Anne-babadan kardeşlere aynı genetik kod geçtiği için kız kardeşinden alınan örneklerle bir referans DNA parmak izi oluşturulmuştu. Bu testlerde de DNA eşleşmesine bakarak, iki örneğin kardeşlere ait olup olmadığına bakılmıştı.
Ancak bu tip tipik bir DNA testi, ancak 14 günde yapılabiliyor. 2010 yılında ise
Arizona Üniversitesi, çok zaman alan bu işlemi iki saatte yapabilen bir
makine geliştirdiğini duyurdu. Bu yüzden öldürüldüğü açıklanan Ladin'den alınacak örneklerle kardeşinden alınan örneklerin eşleştirilmesi burada mümkün görünüyor.
Ancak elbette DNA eşleşmesi kesin sonuç vermiyor, hatta kardeş DNA eşleştirmesinde doğruluk oranı daha da düşüyor. Bu yüzden Ladin'in öldüğünün DNA testiyle kesinleşmesi, daha çok tartışılacak gibi görünüyor.
(CİHAN)