Siyasilerin yabancı düşmanı eylemleri masumlaştırma çabasının yanı sıra Almanların da zarar gördüğü yönünde sarf ettiği sözleri ise uzmanların ve medyanın gözünden kaçmıyor Almanya’nın Bielefeld Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmadan çıkan sonuçlar; yabancı düşmanlığı, ırkçılık, Yahudi ve İslam karşıtlığı gibi olumsuz yaklaşımların ülkede tehlikeli boyutlara ulaştığını ortaya koyuyor. Doğu ve Batı Almanya’daki bu tür düşmanlık duygularının yoğunluğunu uzun süredir araştıran Bielefeld Üniversitesi, iki Almanya arasında ilginç farklılıklara ulaşmış. Araştırma sonuçlarına göre Doğu Almanyalılar, Batı Almanyalılarla kıyaslandığında daha yabancı düşmanı ve daha ırkçı. Buna karşılık Batı Almanyalıların daha çok cinsiyet ayrımı yaptığını ve Yahudi karşıtı olduğunu ortaya koyan araştırma, İslam düşmanlığının en çok görüldüğü kesim olarak Doğu Almanyalılar gösteriyor. Araştırma, evsiz-barksızların da Doğu Almanyalılar tarafından daha çok antipatiyle karşılandığını gözler önüne seriyor. Bielefeld Üniversitesi yaptığı anketleri sonucunda Doğu Almanyalıların, Yahudi karşıtlığına Batı Almanyalılar ile kıyaslandığına daha az prim verdiği görülüyor. 2002 ila 2005 yılları arasında 9 bin 878 kişiyle konuşan araştırmacılar ilginç sonuçlar elde etti. Buna göre Saksonya eyaletinde halkın yüzde 17,3’ü beyaz tenli insanların dünyadaki öncü ırkı teşkil etmesini doğru bulurken, yüzde 65,4’ü Almanya’da çok fazla yabancı yaşadığı ifadesini tasdik ediyor. Araştırmaya göre bu düşünce, diğer Doğu Almanya eyaletlerinde yüzde 69,3’lük bir oranla hayli yaygın. Bu düşünceyi paylaşan Batı Almanyalıların oranı da az değil: yüzde 56! Diğer bir araştırma sonucuna göre Saksonyalıların yüzde 37’si Almanya’ya göç eden Almanlara diğer göçmenlere nazaran daha çok önem verilmesini istiyor. Diğer Doğu Almanya eyaletlerinde bu oran yüzde 34 olarak kendini gösterirken, Batı Almanyalıların yüzde 27’si Alman oldukların için Alman göçmenlerin kayırılmasından yana tavır koyuyor. Araştırmadan ortaya çıkan bir diğer ilginç sonuç ise Saksonya eyaletinde yaşayan kadınlar arasındaki yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslam karşıtlığı gibi yaklaşımların erkeklere kıyasla daha hızlı bir şekilde artması. Erkekler arasında görülen Yahudi karşıtlığı ise Doğu Almanya’da kadınlarla kıyaslandığında daha hızlı yayılıyor. Yahudi karşıtlığı ve yabancı düşmanlığı Bielefeld Üniversitesi uzmanları; yabancı düşmanlığı, ırkçılık yada Yahudi karşıtlığının yaşlılarda daha çok kabul gösterdiğini söylüyor. Bu konuda 65 yaş ve üzerindekiler önde gelirken, 21 yaşın altındaki gençlerde de ırkçılık ve yabancı düşmanlığı Batı Almanya’daki gençlere göre daha ağır basıyor. Bielefeld Üniversitesi şiddet araştırmacısı Wilhelm Heitmeyer’in Stuttgarter Zeitung gazetesine yaptığı açıklamalar da Almanya’daki şiddet olaylarının yüksek bir düzeye ulaştığını, bazı eyaletlerde de halen artmakta olduğunu gösteriyor. Potsdam şehrinde gerçekleşen şiddet eyleminin ferdi bir olay olarak değerlendirilemeyeceğini söyleyen uzman, göçmenlere karşı olumsuz yaklaşımın Almanların orta sınıfını oluşturan kesiminde ve bu kesimi temsil eden siyasiler arasında bariz bir şekilde arttığını dile getiriyor. “Yıllardır bu toplumda bir bölünme yaşıyoruz. Şimdi de orta sınıfı oluşturan kesimler Hartz IV korkusuyla bölünüyor.” diyen Heitmeyer, Schäuble’nin sarışın ve mavi gözlülerin de şiddet kurbanı olduğu yönündeki açıklamalarını nahoş bir düzeltme denemesi olarak değerlendirdi. Der Standard: Yine çirkin suratlı Alman Diğer taraftan Avusturya’nın önde gelen gazetelerinden Der Standard, “Yine çirkin suratlı Alman” başlıklı yazısında Almanya’da aşırı sağın masumlaştırıldığını ileri sürerek uyardı. Dünya Şampiyonası’ndan kısa bir süre önce dünyaya açık Almanya imajından eser kalmadığına dikkat çeken gazete, Hükümetin ‘çirkin Almanlar’ını misafirlerinden saklama çabasında olduğunu dile getiriyor. Bununla birlikte Potsdam’daki saldırının Almanları gerçeğin yüzüne bir kere daha bakmak zorunda bıraktığı yorumunda bulunan Der Standard, Potsdam meydan dayanağının ferdi bir olay olmadığı üzerinde duruyor. Schäuble’nin sarışın ve mavi gözlülerin de şiddet kurbanı olduğu yönündeki açıklamalarını katlanılmaz bulan gazete, İçişleri Bakanı’nın olay hakkında fazla bilgi olmasa da aşırı sağcılığa karşı açıklamada bulunmasının daha doğru olacağını kaydediyor. Birlik Partileri ırkçı saldırıları hala küçümsüyor Almanya’nın Hıristiyan Demokrat ve Hıristiyan Sosyal Birlik Partileri (CDU/CSU) aşırı sağ şiddet tartışması ülkeye zararlı olduğunu savunuyorlar. Brandenburg eyaletinin başkenti Potsdam’da komalık olana kadar dövülen Etiyopyalının olayı tartışmalarında Federal İçişler Bakanı Wolfgang Schaeuble (CDU) ve Brandenburg Eyaletinin İçişler Bakanı Jörg Schönbohm (CDU) mağdurun ırkçı suç olarak nitelenmemesi gerektiğini savunmuşlardı. Schönbohm’un bu olayın daha açığa kavuşmadığını ve herhangi bir şekilde ırkçı suç olarak nitelendirilmemesini savunmasından sonra, bir destek de Birlik Partileri’nin Parti Başkan Yardımcısı Wolfgang Bosbach’tan geldi. Bosbach bu olayda sarhoşlar arasında çıkan kavgadan bahsetmek de mümkün olduğu görüşlerine yer verdi. Bu arada Schönbohm Pazartesi gecesi birinci devlet kanalı ARD’de ifadelerini savunarak, daha her şey ortada olduğunu belirtti. Schönbohm, Federal Başsavcı Kay Nehm’i yine eleştirdi. Nehm’in olayı büyüttüğünü ve soruşturmaları federal seviyeye çekmesini yanlış olduğunu söyleyen Schönbohm, Etiyopyalının dövülme olayını küçümsedi. Federal Başsavcı Nehm ise kendisini savunarak,“Şimdiye kadar elde ettiğimiz veriler olayın ırkçı bir suç olduğunu ortaya koyuyor” dedi. Nehm, kafasından ağır darbe alan Etiyopya uyruklu Alman Ermyas M.’in durumunun hala ağır olduğunu, suni komada olduğundan dolayı kafa yaralarından başka uzuvlarının da darbeli olup olmadığını bilmediklerini açıkladı. Bu arada Federal İçişler Bakanı Schaeuble Pazartesi akşamı söylemek istediklerini yanlış anlaşıldığını savundu. Schaeuble ifadeleri ile her türlü aşırı görüşlü şiddet ve yabancı düşmanlığı ile mücadele edilmesi gerektiğini ifade ettiğini savundu. Almanya’da aşırı sağ şiddeti hızla artıyor Federal Meclisinde İçişleri Komisyonu’nun başkanı Sebastian Edathy’nin (SPD) yaptığı açıklamalara göre Almanya’da aşırı sağ şiddeti yüzde 28 oranında arttı. Polis verilerine göre 2005 yılında 15 bin 360 aşırı sağ dürtülü suç işlendiği, 2004 yılına kıyasen 3 bin 309 suç fazla olduğu belirtildi. Tagesspiegel’de çıkan habere göre resmi veriler İçişleri Bakanlığı tarafından Mayıs ayında açıklanması bekleniyor. Azamat Damir / Berlin