Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Federal Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble'nin Yunanistan'ın AB tasarruf politikalarından vazgeçmesi durumunda Euro para birliğinden çıkışının üstesinden gelinebileceğini söylemelerinin kamuoyuna açıklanması iki ülke arasında krize yol açtı.
Avrupa Birliği'nin (AB) öncü ekonomik güçlerinden Almanya'nın da etkisiyle 2010 yılından itibaren aldığı toplam 240 milyar Euro ile iflasın eşiğinden dönen Yunanistan ile ilgili ortaya atılan "Alman hükümeti, gerektiği takdirde Yunanistan'ın Euro para birimi bölgesinden ayrılmasına hazır." şeklindeki demeçler başkent siyaset gündeminde ve borsalarda bomba etkisi oluşturdu.
EURO BORSADA DEĞER KAYBETTİ
Yunanistan'da 25 Ocak'ta yapılacak erken seçimler öncesinde gündeme düşen Der Spiegel dergisinin "Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Federal Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble , Yunanistan'ın Euro para birliğinden çıkışının üstesinden gelinebileceği kanısındalar." açıklaması şaşkınlık oluşturup borsada da Euro'nun değer kaybetmesine yol açarken, ilgili spekülasyonlar Yunanistan tarafından da tepkiyle karşılandı.
Hükümet kaynaklarına atıfta bulunulan haberde, "Alman hükümetinin Yunan sol muhalefet lideri Aleksis Tsipras'in erken seçimlerde iktidara gelmesi durumunda Yunanistan'ın Euro bölgesinden çıkışını kaçınılmaz olarak gördüğü" ifadelerine yer verildi.
AB tarafından da dikkatle takip edilen Yunan seçim anketlerine göre önde olan Syriza Partisi'nin lideri Tsipras, AB, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu'ndan oluşan Troyka ile anlaşma koşulları üzerinde yeniden müzakere edileceği ve tartışmalı tasarruf politikasının gevşetileceği vaadinde bulunarak yeni bir borç affının da mümkün olabileceğini kaydetmişti.
YUNANİSTAN'A "ANLAŞMALARA RİAYET ET, BİZE ŞANTAJ YAPMA" UYARISI
Bu arada konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Büyük Koalisyon hükümetinin Sosyal Demokrat Partili (SPD) Başbakan Yardımcısı ve Federal Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel, "Seçimleri kazanarak hükümeti kim kurarsa kursun Yunan hükümetinden beklentimiz AB ile üzerinde mutabık kalınan anlaşmalara riayet etmesidir." dedi.
Hannoversche Allgemeine gazetesine demeç veren Gabriel'in Yunanistan'a yönelik şu sert eleştirisi ise dikkat çekti: "Euro bölgesi bugün birkaç yıl önceye göre önemli derecede daha istikrarlı ve dayanıklıdır. Bu yüzden de ayrıca kimse bize şantaj yapamaz."
Yunanistan'ın Euro bölgesinde kalmasından yana olduklarını hatırlatan Gabriel, "Hükümetimizin, AB'nin ve Atina'daki hükümetin hedefi Yunanistan'ı Euro bölgesinde tutmaktır." dedi.
Diğer taraftan, Federal Dışişleri Bakanlığı AB müsteşarı Michael Roth da açıklamasında, Yunanistan'ın Euro bölgesinden çıkışına karşı olduğunun altını çizerek, "Yunanistan, Euro bölgesinin bir üyesidir ve üyesi olarak da kalmalıdır." dedi.
YEŞİLLER: SORUMSUZCA BİR TARTIŞMA
Alman devlet kanalı ARD'ye verdiği demecinde Yunanistan ile ilgili dile getirilenlere tepki gösteren Yeşiller Partisi Başkanı Simone Peter, "Tartışmalar sorumsuzluktur." çıkışında bulundu. Olası Euro bölgesinden çıkışın ekonomik boyutları üzerinde düşünülmesi gerektiğini anlatan Peter, "Yunanistan'ın Euro bölgesinden ayrılması İtalya ve Portekiz gibi ülkeler için de sonuçlar doğurur." Endişesini dile getirdi.
YUNANİSTAN'DAN SERT TEPKİ
Almanya tarafından yapılan açıklamalara Yunanistan'dan da sert tepkiler geldi. Yunanistan'ın tasarruf politikası yürütmemesi halinde Euro bölgesinden çıkması gerektiği yönündeki açıklamaları eleştiren Sol Syriza Partisi lideri Alexis Tsipras, tasarruf politikalarının sona ermesi gerektiği yönündeki görüşlerini yineleyerek ülkesinin Euro bölgesinden çıkmayacağının altını çizdi. Almanya'nın tehditlerde bulunduğunu ifade eden Tsipras, bu söylemlerin "Yunan seçmenini terörize etmeye yönelik olduğunu" savundu.
ZAMAN