MISIR'DA İKTİDAR SAVAŞLARI! Mısır'da yaşanan son olaylarla ilgili bir çok şey söyleniyor. Ancak bir konu sanırım gözden kaçırılıyor. O da Mısır'ın kendi iç dinamikleri. Hüsnü Mübarek 82 yaşında. Mübarek sonrası Mısır'da kuşkusuz iktidar hesapları yapan bazı isimlerin varlığı öteden beri biliniyordu. Bunların başında da Mübarek'in oğlu Cemal ile İstihbarat başkanı Ömer Süleyman'ın ismi geçiyordu sıklıkla. Kuşkusuz Mübarek sonrası şekillencek süreçte Mısır'ın kimler tarafından yönetileceği önemli bir sorun olarak duruyordu. Nitekim ABD’nin eski Kahire Büyükelçisi şimdi Ankara Büyükelçisi olan Ricciardone’nin 7 Nisan 2007 tarihinde kaleme aldığı bir diplomatik yazışma Mısır’da 82 yaşındaki lider Hüsnü Mübarek sonrası dönem için yaşanan iktidar mücadelesi ile ilgili son derece önemli bilgiler veriyor. Söz konusu yazışmada geniş Mısır çevrelerinde pek rağbet görmeyen darbe olasılığından bile bahsediliyor. Gizlilik dereceli ve Mısır parlalemtosundan bir milletvekiline dayandırılan belgede, yaşlanan Hüsnü Mübarek dönemi sonrası için Mübarek’in oğlu Cemal Mübarek ile İstihbarat başkanı Ömer Süleyman ve Savunma Bakanı Muhammed Hüseyşn Tantavi arasında bir iktidar mücadelesi yaşandığı iddia ediliyor. Söz konusu belgeleye gore Tantavi’nin milletvekiline Cemal’den duyduğu derin rahatsızlık da aktarılıyor. Mısır'lı milletvekilinin ABD’li ‘Poloff’ kod adlı diplomata verdiği bilgiye gore, Anayasa’da yapılan yeni düzenlemelerin Hüsnü Mübarek’in oğlu Cemal Mübarek’in ülkenin başına geçtiği dönemde ülkeyi daha rahat yönetebilmesi için yapıldığı belirtiliyor. Cemal’in ve kendisini destekleyen kliğin gün geçtikçe güçlendiğinin Babası Hüsnü Mübarek’e Tantavi ve Ömer Süleyman’ı önünden çekmesi için baskı yaptığı belirtiliyor. Belge’de, Mübarek’in oğlu için gerekli düzenlemeleri yapmadan ölmesi durumunda, bunun oğlu Cemal için sıkıntıya neden olacağı da belirtiliyor. Bunun Cemal kendisi için ortamın bir an önce düzenlenmesini istiyor. Büyükelçi Ricciardone’un kaleme aldığı belgede Cemal ve çevresinin inanılmaz büyük yolsuzluk olaylarına da karıştığı iddia ediliyor. Haber kaynağı Mısır’a olanlar karşısında artık geceleri uyuyamadığını belirtiyor. Yeni anayasa düzenlemelerinden ötürü büyük hayal kırıklığı yaşadığını belirten milletvekili, Cemal ya Hüsnü Mübarek’in ülkede reformları hayata geçireceklerinden şüphe duyduğunu tek çıkar yolun ise bir askeri darbe olduğunu söylüyor. Büyükelçi Ricciardone, bunun üzerine, haber kaynaklarının bir darbe olasılığı ile ilgili detaylı bilgi vermediğini, bunun gelecekle ilgili bir teori olarak gözüktüğünü haber kaynaklarından bu konuda kapsamlı bilgiler almadıkları notunu düşmüş. Cümle aynen şu: ‘¶3. (S) XXXXXXXXXXXX said XXXXXXXXXXXX had commented to him in a recent private meeting that, "he has had it 'up to here' with Gamal and his cronies, and the tremendous corruption they are facilitating." "XXXXXXXXXXXX told me he is having trouble sleeping at night," he continued, "and that he cannot stand what has happened to the country, and what may yet happen to the country." Disappointed by the recent constitutional amendments, and skeptical about the will of either Mubarak or Gamal to push forward meaningful political reforms, XXXXXXXXXXXX said he viewed a post-Mubarak military coup as "the best possible way out for Egypt ... we are in a terrible spot, and that is the best of all the bad options available." (Note: XXXXXXXXXXXX provided no further details about a possible coup scenario, and appeared to simply be theorizing about the future. To date, we have not heard other interlocutors speculate about a possible coup option. End note). Özetle, Mısır’da yaşananların kesinlikle Mısır’ın iç dengeleri ve iktidar mücadeleleri açısından da değerlendirilmesi gerekiyor. Mısır’da yaşanan olaylar, Mısır’da Hüsnü Mübarek sonrası dönemin dizaynı ile ilgili olabilir. Söz konusu Amerikan belgesinde Mübarek’in oğlu Cemal’den yolsuzluklara karışmış biri olarak söz edilirken, İstihbarat Başkanı Ömer Süleyman aleyhinde her hangi bir ifadeye rastlanmıyor. Ömer Süleyman, son olaylardan ardınadn Mısır’ın Devlet Başkan Yardımcısı olarak belirdi. Bu da Amerika’nın tercihinin şimdilik bu yönde tezahür ettiğini gösteriyor. Bu da kuşkusuz Mısır’ın demokratikleşme yolunda daha epey mesafe katetmesi gerektiğini gösteriyor! AYDOĞAN VATANDAŞ