Irak bozdu Irak yapacak Barack Obama, kabinesine almayı düşündüğü isimleri kamuoyuyla paylaşmaya başladı. Şu ana kadar açıklanan isimler, Türkiye-ABD ilişkilerinin "stratejik ortaklık" seviyesine dönmesi adına umut verici. Başkan Yardımcısı Joe Biden, Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Savunma Bakanı Robert Gates, Ulusal Güvenlik Danışmanı (Avrupa Kuvvetleri Komutanı) James Jones... Tamamı Türkiye'nin bölgesel etkinliğinin ve gücünün farkında olan ve geçmişte Türkiye ile yoğun teşrikimesaide bulunmuş isimler. Dolayısıyla Türkiye'yi yok sayan bir politika izlemeleri söz konusu olmayacaktır. Ankara ile Washington arasındaki güçlü ilişkilerin bozulmasına Irak'ı işgal neden olmuştu. Bush yönetimi, Irak konusunda tek taraflı hareket etmeyi tercih etti. "Beni seven benimle gelsin" mantığı, iki ülke arasında kurulan güçlü askeri ve siyasi işbirliğinin kopması ile sonuçlandı. İlginç bir şekilde, iki ülke ilişkilerinin tamirine de Irak'tan çekilmek vesile olabilir. Irak Parlamentosu, ABD'nin 2011 sonuna kadar ülkeden tamamen çekilmesini öngören planı dün onayladı. Geri çekilme sürecinde, Irak'ta kaos ortamının oluşmaması için, ABD'nin bölge ülkeleriyle güçlü işbirliğine ihtiyacı olacak. Türkiye'nin bölgesel ve askeri gücünün farkında olan isimlerin Obama kabinesine girmesi, bu açıdan umut verici. Demokratik - laik yönetim anlayışıyla Türkiye işbirliği için tercih edilebilecek en güçlü aday. Obama'nın "soykırımı" ve "Irak" konusunda izleyeceği politikaların, bu durumda korkulduğu gibi Ankara'yı vurması beklenmeyebilir. En azından, Türkiye ile izlenecek politikalarda mutabakat arayışı içerisine gireceklerdir. Ancak, Obama döneminde "Ermeni soykırımı" konusu halen ilişkileri germesi muhtemel potansiyeli taşıyor. Amerika'daki Ermeni lobileri şimdiden yeni yönetimi baskı altına almak için çalışmalar başlattı. Obama'nın göreve başladıktan sonraki ilk "24 Nisan" açıklaması, soykırım konusunda gelecekte izleyeceği politikaların da ipucu olacak. Türkiye, kendisini yakından bilen Obama yönetimindeki etkin isimlerle şimdiden lobi çalışmalarına başlamalı. Obama'nın Ankara ve önemini bilen isimleri tercih etmiş olması, soykırım konusunda da ilişkileri koparma yönünde hareket etmeyeceği izlenimi veriyor. Seçimlerden önce Türkiye'nin terörle mücadelesine hak veren açıklamalarda bulunan Obama, ilişkilerin yeniden "stratejik ortaklık" seviyesine çıkarılması arzusunu dile getirmişti. Kabinesine alması muhtemel isimler, Obama'nın bu sözleri siyasi mesaj verme kaygısından değil, siyaseten inandığı için sarf ettiğini gösteriyor. Bu nedenle, Irak konusunda olduğu gibi soykırımı konusunda da, Obama'nın yeni dönemde Türkiye'yi bilinçli olarak kırmayı veya karşısına almayı tercih etmeyeceğini düşünüyorum. Neler olacağını, yaşayıp, göreceğiz... ERHAN BAŞYURT - BUGÜN