Mısır'da krizler ve toplumsal kamplaşmalarla başlayıp ordunun yönetime el koymasıyla sonuçlanan darbenin önceden planlandığı ve çeşitli dönemlerde farklı planların ortaya konulmaya çalışıldığı ifade ediliyor.
ABD dış siyasetine ilişkin eleştirel yayınlarıyla tanınan "Counterpunch" dergisinde makalesi yayımlanan Esam el-Amin, Mısır'da seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Mursi'ye suikast girişimi, yolsuzlukların üzerinin örtülmesi, Körfez ülkelerinin tutumu, erken seçim çağrıları, medya ve ekonomi ilişkileri ile darbeye ülke dışından verilen desteğe dair bazı bilgilere değindi.
Amin, "Büyük tertip: Mısır askeri darbesinin bilinmeyenleri" başlıklı yazısında, tarih boyunca bütün darbelerin bir askerin anayasanın askıya alındığını duyurması ve ülke liderinin hapse atılmasıyla başladığını ifade ederek, halkın darbelere karşı durması durumunda kan dökülmesinin alışılagelmiş bir durum olduğunu, Mısır'ın da bu konuda bir istisna olmadığını dile getirdi.
Anayasa Mahkemesi'nin demokrasiyle sınavı
Mısır Anayasa Mahkemesi'nin seçimlerden 4 ay sonraki parlamentoyu feshetme kararına dikkati çeken Amin, şöyle devam etti:
"Bu aynı zamanda mesclisteki Anayasa Yazma Komisyonu’nu da feshetmeyi amaçlıyordu. Bunun üzerine Mursi, olaya müdahale edip, anayasayı korumaya çalıştı ancak anayasa için belirlenen yol haritasında hemfikir olan Anayasa Komisyonu’ndaki tüm sekülerler istifa etti. Anayasa Mahkemesi tarafından görevleri sınırlandırılan Mursi, demokratik kurumlar oluşturabilmek için yetkilerini elinde tutmaya çalışarak, anayasayı referanduma götürdü. Anayasa Mahkemesi ise seçimleri 2 kez geçersiz kılarak yeni gelişmekte olan demokrasiyi engellemeye devam edeceğini gösterdi."
Mübarek’in son başbakanı Ahmed Şefik'in, Mısır seçimlerini kaybetmesinin ardından BAE’ye yerleştiğine değinen Amin, Körfez ülkelerinin tavrını şöyle özetledi:
"On yıllardır Mübarek ve sömürge güçleriyle iyi ilişkiler içinde olan BAE, Mübarek'in sahip olduğu milyon dolarları Dubai ve Abu Dabi’deki bankalarına yatırdı. Mübarek’in devrilmesiyle de eski rejim yöneticileri, Mısır’dan ayrılarak BAE’ye yerleşti. 2012 yılında BAE’nin Mursi’yi devirmek için ciddi bir ekiple plan hazırladığı ortaya çıktı."
Mursi'ye suikast girişimi
Amin, Mursi’yi devirmek için CIA aracılığıyla 2012 yılının Kasım ayında Amerikalılara 2 darbe planı sunulduğunu öne sürerek, Mursi'ye suikast girişimini de içeren bu iddiaya ilişkin şunları yazdı:
"A planına göre, geçen yıl aralık ayında Mursi rezidansında suikastle öldürülecekti. Ancak bu plan gerçekleşemeden ortaya çıktı ve İhvan’ın yardımıyla plan kamuoyunda duyurulmadan önlendi. B planı ise 2 seçenekten oluşuyor. İlki devrilinceye kadar Mursi’nin görevi bırakmasını isteyen ülkeyi istikrarsızlaştıracak uzun süreli protestolar yapılacak, ikincisi ise muhalifler birleşecek ve sandıkta Mursi’yi yenecek."
AA