Yazarın,
romanlarından birinde anlattığı
cinayeti işleyenin kendisi olduğu ispatlanınca 25 yıl
hapis cezasına çarptırıldı.
Bala, 2003'te kaleme aldığı "Amok" adlı romanında bir Polonyalı
işadamının vahşice öldürülüşünü anlatmıştı.
Polis, romanda anlatılanlarla, 2000 yılında
Almanya sınırındaki Oder Nehri'nde bir cesedin bulunmasıyla ortaya çıkan cinayet arasında benzerlikler saptadı. Savcılar, Bala'nın, eski eşiyle ilişkisi olan
kurbanı, işkence ettikten ve aç bıraktıktan sonra öldürdüğünü tespit etti.
Ağustosta tutuklanan ve cinayetten yargılanan Bala'nın davası geçen zaman içinde büyük ilgi çekti. 2003 yılında yayınlanan romanda işadamı Dariusz J.'nin öldürülmesi, en
küçük ayrıntısına kadar anlatılıyordu. Polis, o dönem cinayetle ilgili olarak bir ipucuna dahi ulaşamamıştı. Dariusz J. sevilen ve başarılı bir işadamıydı. Cinayete kurban gitmesi için sebep de görünmüyordu. Cinayetten 5 yıl sonra gelen ihbar, polisin, cinayet dosyasını yeniden açmasına sebep oldu.
İhbarda, işadamının ölümünden 3 yıl sonra yayımlanan 'Amok' adlı romana göz atılması öneriliyordu. Bunun üzerine kitabı inceleyen müfettişler, okuduklarına inanamadılar; çünkü roman, cinayetle ilgili sadece
katil ve polisin çözebileceği bilgiler içeriyordu. Soruşturmanın devamında, öldürülen işadamı ile romancı Bala'nın eski eşi arasında bağlantı olduğunun belirlenmesi şüpheleri yazar üzerinde yoğunlaştırmıştı. Boşandığı eşi bile, Krystian Bala'nın takıntılı biri olduğuna ve boşandıktan sonra dahi kendisini
kontrol altında tutmaya çalıştığına dikkat çekmişti.