AB
Dışişleri Bakanları toplantısı için Brüksel’de bulunan
Kıbrıs Rum
Dışişleri Bakanı Yorgos Lillikas, AB Dönem Başkanı Finlandiya'nın Dışişleri Bakanı Erkki Tuomiojan, AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu üyesi
Olli Rehn ve Komisyonu'nun dış ilişkilerden sorumlu üyesi Benita
Ferrero-Waldner ile biraraya geldi.
Lillikas'ın Rehn ile yaptığı görüşmede mali
yardım tüzüğünün uygulanmasında sorunlar var. Bunları Komisyon ile görüşelim çağrısı Brüksel'de
Rumların Kıbrıslı Türklere yönelik mali yardım tüzüğünün bürokratik engellerle bloke edeceği şeklinde yorumlandı.
Lillikas, Tuomiojan ile yaptığı görüşmede
Talat-Papadopulos görüşmesi hakkında bilgi verdi. Rum
bakan Finlandiyalı meslektaşına bu inisiyatif sürecek dedi. Lillikas, Kıbrıs'ta iki lider arasında yapılan görüşmeler, mali yardım ve doğrudan ticaret tüzükleri ile
Türkiye'nin AB yükümlülükleri arasında bir bağ kurulamayacağını ifade etti.
Avrupa Komisyonu'nun hazırlayacağı Türkiye ilerleme raporunun objektif olacağı beklentisi içinde olduklarını Finli bakana anlatan Lillikas, ayrıca doğrudan ticaret tüzüğüne Magosa'nın verilmesi karşılığı onay vereceklerini hatırlattı.
Lillikas Tuomiojan'a Kıbrıs'ın AB yolunda Türkiye'yi desteklediğini ancak bu desteğin bazı şartlar altında olduğunu bunun da garanti olmadığını aktardı.
Rehn ile görüşmede ise Lillikas,
Mali yardım tüzüğünün uygulanması noktasında sorunlar olduğunu söyledi.
Kıbrıslı Türklere yönelik mali yardım tüzüğünü Kıbrıslı Türklerin hayat standardını yükseltip ada'nın birleşmesi için zemin hazırlayacağından yola çıkarak onay verdiklerinin altını çizen Rum bakan, ''ancak bu tüzüğün hedefinden uzaklaşmaması gerekiyor. Maalesef mali yardım tüzüğünün uygulanmasında sorunlar var. Sorunu çözmek için Komisyon ile iyi bir
işbirliği yapılması gerekiyor'' şeklindeki görüşünü Rehn'e aktardı
Lillikas, Rehn ve Avrupa Komisyonu'nun mali yardımı uygulayacak ilgili birimlerinin ağustos ayı sonu veya eylül ayı başında biraraya gelerek mali yardım tüzüğünün uygulanışı konusunda ortaya çıkan sorunları masaya yatıracaklar.
Lillikas Rehn'e ayrıca doğrudan ticaret tüzüğü ile ilgili Magosa'nın karşılığında tüzüğe onay vereceklerini bildirdi.
Rum bakan Rehn'e tüzükler ile Türkiye'nin AB'yi yükümlülükleri (
Gümrük birliğinin 10 AB yeni üyesine uygulanması bağlamında
liman ve havaalanlarının açılması) arasında bir bağlantı kabul etmeyecekleri mesajını da verdi.
Rehn ise Rum hükümetinin onayı olmadan hiç bir şey (mali yardım tüzüğünün uygulanması ile doğrudan ticaret tüzüğü
önerisi) yapmayacakları garantisini Lillikas'a verdi. Mali yardım tüzüğünün hayata geçirilmesi için oy birliği değil oy çokluğu gerekiyor. Ancak Rehn buna rağmen Rumların onayı olmadan
Kuzey Kıbrıs'a mali yardım yapamayacaklarını Rum bakana iletmesi kafalarda birçok soru işaretinin oluşmasına yol açtı.
Öte yandan Olli Rehn'in sözcüsü Krisztina Nagy'de ABHaber'e yaptıpı açıklamada, Lillikas'ın Rehn'e Talat-Papadopulos görüşmesi hakkında bilgi aktardığını ayrıca mali yardım ve doğrudan ticaret tüzüklerinin hayata geçirilmesi konularının ele alındığını söyledi.
Bununla birlikte Avrupa Komisyonu'nun dış ilişkilerden sorumlu üyesi Benita Ferrero-Waldner ile de görüşen Yorgos Lillikas Kıbrıs yeşil hat ticaret tüzüğü ile ilgili gelişmeler hakkında Komisyon üyesine bilgi verdi. Lillikas Waldner ile görüşmesinde şunları kaydetti:
''Kıbrıs Türk Toplumu yönetimine yeşil hat tüzüğü ile bir dizi öneri yaptık. Ancak devamlı Türk tarafı sorun çıkarıp tüzüğü işlemez hale getirdi. Kıbrıs Türk yönetimi devamlı dünyaya izole olduk görüntüsü vermek için yeşil hat tüzüğünün çalışmasını engelledi. Buna örnek olarak Kuzey Kıbrıs'taki 2 bin ton patatesin
Güney Kıbrıs limanları üzerinden satılması Türk yönetiminin engellemesini söyleyebiliriz.
Patates ihraç fiyatının yarısı iç pazarda satılmak zorunda kaldı.''
Lillikas Waldner görüşmesinde ayrıca
Azerbaycan konusunun da gündeme geldiği bildirildi.
AB HABER