ABD'nin Virgina eyaletindeki bir üniversitede dün en az 30 kişiyi öldürdükten sonra intihar eden saldırganın Güney Koreli olduğu açıklandı. Polis, saldırganın 23 yaşındaki Cho Seung-Hui olduğunu doğruladı. Seung'un ABD'de sürekli oturum iznine sahip olduğu belirlendi. Üniversite yönetimi, saldırganın son sınıf öğrencisi olduğunu açıkladı. Kanlı saldırıdan iki saat kadar önce üniversite yurdunda iki kişinin öldürüldüğü saldırının da Seung tarafından düzenlenip düzenlenmediği araştırılıyor. Bu arada, Virginia Tech üniversitesi bu hafta tatil edildi. Kanlı saldırının düzenlendiği Norris Salonu ise bu sömestr boyunca kapalı kalacak. Bugün üniversite düzenlenecek anma töreni, Başkanı George Bush ve eşi Laura Bush'un da katılımıyla yapılacak. İşte bir cep telefonu kamerasıyla saldırı anı görüntüleri... Virginia'daki saldırı tarihe geçti ABD'nin Virginia Tech Üniversitesinde dün düzenlenen silahlı saldırı, bu ülkedeki bir eğitim kurumunda düzenlenen en kanlı eylem olarak tarihe geçti. Virginia Tech Üniversitesinin kampüsünde önce 900 kişinin kaldığı yurtta kan döken, eylemine 2 saat sonra mühendislik ve bilim fakültesinde devam eden saldırgan, 32 kişinin ölümüne neden olduktan sonra intihar etti. Kimliği henüz belirlenemeyen ve neden kan döktüğü de tam olarak bilinmeyen saldırganın Asya kökenli olduğundan şüpheleniliyor ve ABD'ye yeni geldiği tahmininde bulunuluyor. Polis ve görgü tanıkları, saldırganın kurbanlarını tabanca ile öldürdüğünü, birçok öğrencinin, çok katlı okulun pencerelerinden atlayarak yaralandıklarını söylediler. Saldırıda ölenlerden sadece birinin kimliğinin resmi kaynaklarca açıklandığı, polisin, eylemin arkasında sadece bir kişinin olup olmadığı konusunda bilgi vermeye çekindiği belirtildi. Washington'daki federal yetkililer, saldırganın genç bir Asyalı olduğu ihtimali üzerinde durulduğunu söylediler. Üniversitenin sözcüsü Jenn Lazenby, bilgiyi doğrulamazken, üniversite kampüsünde ay başlarında ve son olarak cuma günü yapılan bomba ihbarlarıyla saldırı arasında bağlantı olabileceğini söyledi. Saldırıların iki saat arayla düzenlenmesi, üniversite görevlileriyle emniyet kuvvetlerinin yeterli önlemleri alıp almadıkları sorusunu da beraberinde getirdi. İlk olarak yurtta ateş açan saldırganın burada iki kişiyi öldürdüğü ve daha sonra yine aynı kampüs içinde yer alan mühendislik binasına geçtiği bilgisi verildi. Mühendislik binasındaki sınıf ve hollerde profesörlere ve öğrencilere kurşun yağdıran saldırgan, burada da 30 kişiyi öldürdü ve daha sonra intihar etti. Yetkililer, saldırganın başına kurşun sıkarak intihar ettiğini, yüzünün tanınmayacak hale gelmesi nedeniyle kimlik tespitinde zorluk çekildiğini belirttiler. İlk saldırının ardından gelecek tehlikenin farkına varamayan ve kampüs genelinde alarm durumuna geçilmesini sağlamayan üniversite yetkilileri, "olayın sona erdiğine inanıldı" diyerek kararlarının arkasında durdular. Yetkililer, "Bir başka olayın olacağına dair bir şüphe için gerekçe yoktu" dediler. -"SALDIRGAN, SINIF SINIF DOLAŞIP ESKİ KIZ ARKADAŞINI ARIYORDU" Olaya şahit olan öğrenciler, silahlı bir kişinin, sınıf sınıf dolaşarak, eski kız arkadaşını aradığını söylediler. İlk saldırıda ölen öğrencilerden birinin kimliği Ryan Clark olarak açıklandı. Öğrenciler bu saldırıda ölen diğer kişinin, birinci sınıf öğrencisi Emily Hilscher olduğunu belirttiler. Associated Press'e elektronik posta ile mesaj gönderen Ishwar K. Puri, yaklaşık iki saat sonra mühendislik binasında tekrar ateş etmeye başlayan saldırganın buradaki kurbanları arasında Profesör Liviu Librescu ile Profesör Kevin Granata'nın bulunduğu bilgisini verdi. Saldırı sırasında binanın üçüncü katında bulunan bir öğretim görevlisi de 40-50 el silah sesi duyduğunu, 911'i arayarak zaten harekete geçmiş polis kuvvetlerinden yardım istediğini ve polisin daha sonra binayı abluka altına aldığını, odasının kapısına barikat kurarak kendisini korumaya çalıştığını söyledi. Ölümlerinin çoğunun mühendislik binasında olduğunu yazan üniversite gazetesi, Erin Sheehan adlı öğrencinin, "Saldırgan normal gibi biri duruyordu. Asyalıydı. Üzerinde izci üniformasına benzeyen bir kıyafet vardı. Kurşunların, insanların vücutlarına girdiğini gördüm. Her yer kan olmuştu. Belki korkudan, belki de acıdan herkes donup kalmıştı. Sınıftan çıkmayı başarabilen 4 kişiden biri oldum. Geri kalanlar ya öldü ya da yaralandı" ifadesini kullandı.