Fransa'da 6 Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunun favori adayı Nicolas
Sarkozy, tarihe ve Türkiye'ye karşı çelişkili bir tutum sergiledi. Fransa'nın tarihi söz konusu olunca kesinlikle "pişmanlığa" ve özür dilemeye karşı çıkan Sarkozy, konu Türkiye'nin geçmişi olunca "ahlak hocalığına" soyundu.
Önceki
akşam yaptığı konuşmada, Fransa'nın Cezayir'de gerçekleştirdiği katliamlarla ilgili olarak isim vermeden, "babalarının yaptığı hataların, çocuklarına ödetilemeyeceğini" savunan Sarkozy, dün "24
Nisan Ermeni soykırımını
anma günü" dolayısıyla Ermeni toplumuna gönderdiği mektupta ise "Ermeni soykırımını" inkar edenlerin cezalandırılmasını ve Türkiye'nin sözde soykırımı tanımasını istedi. Sarkozy, Türkleri üstü kapalı olarak "barbarlıkla" suçladı.
Fransa'da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birinci turundan zaferle çıkan Sarkozy, önceki akşam Dijon'da yaptığı mitingde, "(Benden) neden bu kadar nefret? Pişmanlığı kabul etmediğim için mi? Babalarının hatalarını çocuklarına ödetmemizi istemediğim için mi?.. Fransa'nın soykırım yapmadığını ve dünyada insan özgürlüğü için en çok şeyi yapan
ülke olduğunu söylediğim için mi?" şeklinde konuşarak milliyetçi çıkışlarını savundu.
Sarkozy, dün Ermenilere gönderdiği mektupta ise tersi bir tavır takınarak Türkiye'den, pişmanlık duyduğunu ifade etmesini istedi. "Ermeni ismi, anlatılamaz bir barbarlığa karşı cesareti simgeliyor." diyen Sarkozy, Fransa'nın sadece soykırımın inkarını cezalandıran bir
yasa çıkarmakla kalamayacağını, aynı zamanda "her türlü devlet propagandasına" karşı çıkması gerektiğini ifade etti. Sağ kolu, Asala'nın avukatı Ermeni asıllı siyasetçi Patrik Deveciyan olan sağcı lider Sarkozy, Ermeni Örgütleri Koordinasyon Konseyi Başkanı Alexis Govciyan'a hitaben yazdığı mektupta, "kabul edilebilir olanla kabul edilemez olan arasındaki sınırı meclisin belirleyebileceğini" belirterek, "
Fransız Parlamentosu'nun, soykırımın inkarının bu sınırın aşıldığı bir hareket olduğuna karar verebileceğini" bildirdi. Sarkozy, bu soykırımla ilgili yasaların da ötesine gidilerek mecliste partiler üstü bir karar çıkarılmasını önerdiğini hatırlattı. Fransız Meclisi, 12 Ekim'de yaptığı oturumda sözde soykırımı inkar edenlerin
hapis ve para cezasıyla cezalandırılmasını öngören
kanun teklifini onaylamıştı.
Türkiye'nin AB üyeliğine karşıyım
Sarkozy, sözde soykırımın kabulünün AB üyeliği için ön şart olup olmamasına ilişkin ise "Türkiye'nin üyeliğine karşıyım. Ama tutarlı olmak lazım. Bir yandan soykırımın inkarına karşı çıkıp diğer yandan Türkiye'ye bunu şart olarak sunmamak olmaz." dedi. Sarkozy, mektubunda, Türkiye'nin üyeliğine muhalefetini yenileyerek en kısa zamanda "imtiyazlı
ortaklık" statüsünün tanımlanması gerektiğine değindi. "Küçük Fransız okul çocuklarına Avrupa'nın sınırının
Irak ve
Suriye olduğunu açıklayamam. Türkiye'nin Avrupalı olduğunu düşünürsek, o zaman Lübnan'ı, İsrail'i, Mağrip'i ve Ukrayna'yı da düşünmek lazım." diyen Fransız siyasetçi, ayrıca Türkiye'nin
Güney Kıbrıs'ı tanımaması halinde müzakerelerin durdurulmasını talep ettiğini belirtti.
Orhan Pamuk'tan 24 Nisan değişikliği
Orhan Pamuk'un haftalar önce açıklanan 24 Nisan'da Paris'te vereceği bir konferans son anda 26 Nisan'a ertelendi. Değişikliğin, konferansın 'Ermeni soykırımını' anma gününe denk geldiği için yapıldığı ifade ediliyor.
Konferansın ev sahibi Sosyal Bilimler Yüksek Etüdler
Okulu (EHESS) bu konuda bir yorum yapmazken, ertelemenin yazarın programından kaynaklandığını açıkladı. Birkaç haftadır Paris'te bulunan yazar 26 ve 28 Nisan tarihlerinde EHESS'te "Benim Adım Kırmızı" kitabı ile "Romanın gücü" konulu iki
İngilizce konferans verecek.
Zaman