CİHAN, önceki günkü basına kapalı toplantıya ait tutanaklara ulaştı. Tutanaklara göre, oturumda soykırım iddialarının tanınması ve 24 Nisan'ın İngiltere'de resmen 'soykırımı anma günü' olarak ilan edilmesi talepleri kabul görmeyerek reddedildi. İngiltere'nin başkenti Londra'da bulunan Dialogue Society ofisini ziyaret eden Lord Kilclooney ise Cihan'a yaptığı açıklamada Lordlar Kamarası'nın Ermenilerin taleplerine geçit vermediğini ve vermeyeceği söyledi. Lordlar Kamarası'nda yapılan ve yaklaşık bir saat süren 'Ermeni' tartışmasını İngiliz-Ermeni Karma Parlamento Grubu Başkanı Baroness Cox açtı. Ermeni yanlısı olan Baroness Cox, konuşmasının başında Ermenistan ve Karabağ'a bugüne kadar 69 kez ziyarette bulunduğunu hatırlattı. Toplantı tutanaklarına göre, konuşmasında Ermeni iddalarını kabul eden ülkeleri sıralayan Baroness Cox, tanınmamış 'her soykırımın yeni soykırımları tetikleyebileceğini' öne sürdü. Cox, "Ermeni soykırımının tanınmasının zamanı geldi ve geçti. Ne zaman Ermeni soykırımının tanınması yönünde bir adım atılsa, Türk hükümeti o ülkenin büyükelçisini geri çekme ve mallarına boykot uygulama gibi uygulamalarla sert bir şekilde karşılık veriyor. Bu gerçeğin kabul edilmemesi, Türk-Ermeni ilişkilerinin de sağlıklı bir şekilde ilerlemesini engelliyor." dedi. Konuşmasında İngiliz hükümetini de eleştiren Baroness Cox, hükümetin sözde soykırımı tanımayarak dürüst olmayan bir duruş sergilediğini iddia etti. AZERBAYCAN'A MESAJ Ermenistan'a karşı izlediği politika nedeniyle Azerbaycan'ı da eleştiren Baroness Cox, "Azerbaycan'ın 1991 yılında Karabağ'da yaşayan Ermenilere karşı gerçekleştirdiği saldırılar, 1915 yılında Ermenilere karşı yapılanların tekrarıdır. Azerbaycan, Nahçıvan'daki Ermenileri de sürgün ediyor." ifadelerini kullandı. Cox, Azerbaycan'ın Karabağ'daki Ermenilere uyguladığı baskıcı politikaya karşı burada yaşayan Ermenilerin kendi hür iradeleriyle bu politikaya karşı çıktıklarını söyledi. "SOYKIRIMI TANIMAK BİR ONUR MESELESİDİR" Konuşmasında Türk hükümetine mesajlar gönderen Baroness Cox, 'onur' ve 'ayıp' gibi birbirine zıt kavramların Türk milleti için önemli kavramlar olduğunu kabul ettiğini, ancak Türkiye'nin Ermeni iddialarını kabul etmekle onurlu bir davranışta bulunacağını ileri sürdü. Cox ayrıca, Türkiye'nin bu iddiaları kabul etmekle uluslararası toplumdan saygı göreceğini, daha açık ve özgür bir toplum ve daha demokratik bir ülke olacağını iddia etti. "EN AZINDAN HÜKÜMET BİR BAKAN GÖNDERSİN" Baroness Cox, konuşmasının sonunda oturumu izleyen Devlet Bakanı Baroness Kinnock of Holyhead'e seslenerek, "Eminim ki hükümetimiz Ermenilerin bu acısını daha da kötüleştirmeyecektir. Acaba hükümet önümüzdeki haftalarda Galler'in Cardiff şehrinde düzenlenecek anma törenine en azından bir bakan temsilci gönderecek mi? Hükümet soykırım sözcügünü telafuz etmese bile, en azından bir bakan temsilcinin katılması, Ermenilerin acısını biraz olsun dindirecektir." ifadelerini kullandı. LORD AVEBURY, ERDOĞAN'IN SÖZLERİNİ HATIRLATTI Baroness Cox'dan sonra kürsüye çıkan Lord Avebury da Cox'un görüşlerine destek vererek, Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde Londra'da Türkiye'de kaçak işçi olarak çalışan Ermenilerin sınır dışı edilmesi ifadelerine yer verdi. Lord Avebury, Erdoğan'ın bu sözlerininin 1915 olaylarını hatırlattığını söyledi. Lord Avebury'e, soykırım iddialarını içeren 'Mavi Kitap'ın önsözünü de yazmıştı. LORD HYLTON: 'SOYKIRIM' KAVRAMI YANLIŞ OLUR Baroness Cox ve Lord Avebury'nun Türkiye aleyhine konuşmalarının ardından söz alan Lord Hylton, 1915 yılında yaşanan insanı trajedinin üzücü olduğunu ve birçok Ermeni vatandaşın hayatını kaybettiği gerçeğinin ortada olduğunu, ancak bunun 'soykırım' olarak adlandırılmasının yanlış olacağını söyledi. Bunun Ermenistan ile Türkiye arasında başlayan normalleşme ilişkilerine de zarar vereceği uyarısında bulunan Lord Hylton, "Soykırım sözcüğünü 1915 olaylarıyla ilişkilendirmek yersiz olur. Bu Türkleri ve Türk hükümetini bu tarihi olayın üzerine gitmekten iyice uzaklaştıracağı gibi, iki ülke arasında başlayan normalleşme gelişmelerine de zarar verir. Türkiye'de gündemi meşgul eden bu iddialar, anayasal reformlara verilmesi gereken dikkati de başka yöne çekiyor." diye konuştu. LORD MAGİNNİS: 100 YIL ÖNCEKİ OLAY DEĞİL, GÜNÜMÜZ KARABAĞ OLAYI ARAŞTIRILSIN Lord Hylton'dan sonra konuşan Lord Maginnis, sözde soykırım iddialarına karşı çıktı. Olayın neredeyse bir asır önce gerçekleştiğini söyleyen Maginnis, "Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkıldığı dönemler olan 100 yıl önceki olaya değil, Ermenilerin gerçekleştirdiği insani bir trajedi olan Karabağ olayı üzerinde durulması gerekir." dedi. Karabağ işgali yüzünden 1 milyon Azerinin mülteci konumuna düştüğünü vurgulayan Lord Maginnis, "Ben hiç bir zaman sistematik bir etnik temizlik için bir sebep olduğuna inanmıyorum. O dönemler bir Rus-Ermeni ittifakı vardı ve bu oluşum bu olayları provoke etti. Bu olaylar sonucunda da tabii ki istenmeyen gelişmeler yaşandı." ifadelerini kullandı. "TÜRKLERİ KENDİMİZE YABANCILAŞTIRMAYALIM." Lord Maginnis, konuşmasının devamında soğuk savaş döneminde Kıta Avrupa'sının güvenliğine karşı bir tampon görevi üstlenen ve Türkiye'yi Batı dünyasına karşı daha fazla yabancılaştırmanın yanlış ve tehlikeli olacağına işaret etti. Türkiye'yi müttefik bir ülke olarak tanımlayan Lord Maginnis, şöyle devam etti: "İngiltere asıl şunu hatırlamalı ki, Kemal Atatürk 1922 yılında Türkiye'yi yeni bir yola koydu. Türkiye bu tarihten sonra bizim müttefikimiz oldu. 90 yıldır böyle devam ediyor. NATO ile Varşova Paktı arasındaki tehlikeli dönemlerde Türkiye, Avrupa'nın özgürlüğünü ve güvenliğini korudu. Bence biz Birleşik Krallık olarak, Türk dostlarımızı kendimize karşı daha fazla yabıncılaştırmamalıyız. ABD kongresi de aynı şekilde dikkatli olmalı." LORD KILCLOONEY: TÜRKLER DE HAYATINI KAYBETTİ Lordlar Kamarası'ndaki tartışmada konuşan ve soykırım iddialarının yanlış olacağını belirten bir diğer kişi ise Lord Kilckooney oldu. Lord Kilcnooney, Karabağ olayına dikkat çekerek, binlerce Azerinin Ermeniler tarafından öldürüldüğünü söyledi. Şu şıralarda Türkiye ile Ermenistan arasında hareketli gelişmelerin olduğunu hatırlatan Kilclooney, "1915 olaylarında hem Türklerden hem de Ermeni tarafından binlerce kişi hayatını kaybetti. Bence bu çerçevede soykırım iddialarını desteklemek yanlış olur." dedi. Oturumla ilgili Cihan'a konuşan Kilclooney, Lordlar Kamarası'nın Ermenilerin taleplerine geçit vermediğini ve vermeyeceği vurguladı. LORD WALLACE: OLAY SOYKIRIM DEĞİLDİR Tartışmada en uzun konuşmayı yapan Lord Wallace ise İngiltere'nin geçmişte Hindistan'da zamanında bir Müslüman topluluğu yok ettiğini söyledi. İngiliz tarihinde buna benzer olayların yaşandığını dile getiren Lord Wallace, "Kuşkusuz binlerce Ermeni vatandaşı katledildi. Çok sayıda Rum vatandaşı da katledildi. Eğer Atatürk ile yapılan savaşı Yunanlılar kazansaydı o zaman da Türkler katledilecekti. Bu, savaşların doğal bir sonucudur." şeklinde konuştu. Lord Wallace, Türkiye'de iktidarda bulunan AK Parti için şu ifadeleri kullandı: "Şu an Türkiye'de en az derecede kötü sayılabilecek bir hükümet var. Ben kendim AK Parti milletvekilleriyle sık sık bazı konuları tartışıyorum. Bu hükümet Türkiye'yi modernleşme yolunda yürüten hükümet. Bu hükümet ayrıca, Ermenistan ile normalleşme sürecini başlatan bir hükümet." DEVLET BAKANI BARONESS KINNOCK SON NOKTAYI KOYDU Sözde Ermeni soykırımının tanınması ve Ermenilerin İngiltere'de soykırım gününü resmi olarak kutlaması talebinin görüşüldüğü Lordlar Kamarası'ndaki tartışmaya son noktayı oturumu izleyen Devlet Bakanı Baroness Kinnock koydu. 1915 yılında yaşananların bir insanlık trajedisi olduğunu kabul eden ve acıyı paylaştıklarını dile getiren Devlet Bakanı Kinnock, İngiliz hükümetinin Ermeni iddiaları konusundaki pozisyonununu bir kez daha hatırlattı. İngiltere hükümetinin Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme sürecine sonuna kadar destek vereceğinin altını çizen Bakan Kinnock, "İngiliz hükümeti, iki ülke arasındaki bu normalleşme sürecini sekteye uğratacak herhangi bir açıklamada bulunmayacaktır. Türk ve Ermenistan Cumhurbaşkanları bu olayın araştırılması yönünde bir tarih komisyonunun kurulması planına da destek veriyor. Şu anda 1915 olaylarının 'soykırım' olduğuna karar verecek hukuki bir merci yoktur. Bu yüzden İngiliz hükümetinin bu olayları soykırım olarak tanımlaması doğru olmaz." dedi. "GALLER'DEKİ TÖRENE TEMSİLCİ GÖNDERİLMEYECEK" Devlet Bakanı Baroness Kinnock, İngiliz hükümetinin soykırımı kabul etmeyeceği gibi Galler'in başkenti Cardiff'te yapılacak sözde soykırımı anma törenine de herhangi bir hükümet yetkilisinin gönderilmeyeceğini açıkladı. Bakan Kinnock, "Bu törene bir hükümet temsilcisinin gönderilmesi, soykırımı tanıma anlamına gelebilir." açıklamasını yaptı. "İSVEÇ VE ABD'NİN KARARI İNGİLTERE'NİN KONUMUNU DEĞİŞTİRMEDİ." Bakan Kinnock, ABD ve İsveç'teki soykırım iddialarıyla ilgili oylamaların İngiltere hükümetini etkilemediğini de vurguladı. Kinnock, bu ülkelerdeki girişimlerin, İngiliz hükümetinin Ermeni halkları arasında çözülmesi gereken bir olay olduğu yönündeki resmi görüşünde herhangi bir değişikline neden olmadığı bir kez daha yineledi. (CİHAN)